Keçiören Yunus Emre Direniş Parkı

Gündem: Keçiören parklarındaki örgütlülük

• Örgüt iki beynin ortak akıl yürütmesi, fikirlerin ortak çatı altında birleşmesidir. Egemenlerin engellemeye çalıştığı şey budur. Bizim yan yana gelmemizden korkuyorlar. Onların oyunlarına alet olmamalıyız. Bunun içinde toplumun ezen ve ezilen olarak iki sınıftan oluştuğunun farkında olmalıyız. Hepimiz hangi sınıfa ait olduğumuzu biliyoruz. Yaşadığımız sorunları tespit etmeli bu sorunlara somut çözümler üretmeliyiz. Örgütlü olmak bunu gerektirir.
• Örgütlü olmak birden fazla kişinin belli bir amaç uğruna bir arada bulunmasıdır. Bizler burada hükümetin yaşam alanlarımıza müdahalesi üzerine bir araya geldik. Bugün burada örgütlenmeli, burayı büyütmek için çaba harcamalıyız.
• Ben örgütlü olmaktan temel olarak kendi haklarımıza sahip çıkarken başkalarının haklarına da sahip çıkmayı anlıyorum. Sünni iken Alevi’nin hakkına da sahip çıkmak, bunun için de mücadele vermektir. Doktorsan öğretmenin de hakkına sahip çıkmaya çaba göstermektir. Direnişi büyütmek istiyorsak sadece kendimizin değil, buraya gelen herkesin sorunlarına çözüm aramalıyız.
• Ben ’78 kuşağıyım. Biz o zamanlar 3-4 kişi başladık örgütlenmeye. Sonra büyüdükçe büyüdük. Saldırılara uğradık ama yalnız değildik. 12 Eylül sonrası her şey değişti. O süreç örgütsüzlüğü yarattı. İnsanların bir araya gelmesini engellediler. Ama bugün örgütlenirsek çoğalırız, AKP’yi yeneriz.
• Aynı amaca ulaşmak isteyen insanların ortak amaç uğruna ortak hareket etmesidir örgütlü olmak. Amaç konusunda hepimiz aynı fikirdeyiz ama bu amaca nasıl ulaşacağımız konusunda herkesin farklı fikirleri var. Bu fikirleri tartışıp ortaklaştırarak örgütlülüğümüzü arttırabiliriz.
• (Piyango Tepe şehitlerini anlatan bir ablamız) Biz zulüm gördükten, yedi arkadaşımız kana bulandıktan sonra örgütlendik, omuz omuza verdik. Bugün ise bizim daha çok gündemi konuşarak, tartışarak ilerleyip örgütlülüğümüzü daha iyi bir noktaya taşımamız gerekir.
• 50 gün önceki Türkiye ile 50 gün sonraki Türkiye arasında çok fark var. Bence bu halk isyanı, bu direniş örgütsüz bir halk kitlesinin örgütlü bir tepkisidir. Kızılay Meydanı’nda doktorundan öğrencisine, işçisinden emeklisine, kadınından gencine herkesin meydanın dört bir yanında imece usulü barikat kurması örgütlü bir tepkidir. Bugün bu direniş bize yeni bir örgütlülük kavramını tartıştırmaktadır. Tepeden tabana değil, tabandan örgütlenen bir halk ile karşı karşıyadır AKP. Halkın öz örgütünün kurulmsıana ihtiyacımız olduğu bir süreçteyiz.
• Bu direnişte kadınlar hep ön saflarda oldular, hep çoğunluktular. Bence en çok kadınlar örgütlenmeli. Kadınlar bu direnişte yaptıkları gibi örgütlenme konusunda da öncülük etmeli.
• Ethem’in yolu hepimizin yoludur. Bu direnişte 4 çocuğumuzu yitirdik. Onların kanının yerde kalmaması için örgütlenmeli bu düzeni yıkmalıyız.
• Bence otobüse 25 kuruşa binmektir örgütlü olmak. Çünkü belediye ticarethane değildir, hizmet merkezi olmalıdır. Bir öğrencinin 600 lira burs alabilmesidir. Nitelikli eğitim alabilmesi için dershaneye ihtiyaç duymamasıdır. Kışın 20 liralık doğalgazla ısınabilmektir. Sağlıktan herkesin eşit ve parasız yararlanabilmesidir.

Forum yapılan sohbet sonrasında ertesi gün tencere tavalarla gürültü eylemi yapma çağrısı ile sonlandırıldı.