Yasağın kaldırılması için dava açan Halkevleri Hukuk Dairesi  İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nün "Bu tür haberlere itibar etmeyiniz" açıklaması üzerine yeni bir açıklama yaparak  "Kararın temel hak ve özgürlüklere aykırı olduğunu açıklayarak geri çekmelerini, toplantı ve gösteri özgürlüğüne uygun davranmalarını bekliyoruz" dedi.

Halkevleri Hukuk Dairemiz, Pazar günü DİSK Dev Sağlık İş üyelerinin taşerona kadro düzenlemesi ile ilgili yapılan ve gözaltına alındıkları eylemin ardından Valiliğin İstanbul’da 30 gün süreyle eylemleri yasaklandığına ilişkin bir belge ile karşılaşmış, hakim kararına ihtiyaç duyulmadan ilan edilen bu yasağa karşı iptal davası açmış ve ardından bir açıklama yayımlamışlardı.

Hukuk Dairemizin hazırladığı dilekçede 27 Mart Pazar günü gerçekleşen eylemin ardından gözaltı kararına ilişkin, eylemde 2911 sayılı yasaya muhalefet olmamasına rağmen yapılan gözaltının gerekçesi olarak kendilerine İstanbul Valiliği’nin kentte yapılan tüm toplantı gösteri yürüyüşü ve basın açıklamalarının yasaklamasının gösterildiği belirtildi. Dilekçede “Eylem etkinlik yasağının, 12 Eylül mahsulü 2911 sayılı yasanın antidemokratik uygulamaları Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nde defalarca mahkum olmuş (ilgili / ilgisiz) 10-17-23-32. maddelerine dayandırılması hukuksuzdur” denildi.

“Valiliğin görevi basın açıklaması yapanları yasaklamak değil, Ankara ve Suruç katliamlarında olduğu gibi demokratik haklarını kullanan kişileri bombalı saldırganlara karşı korumaktır” diyen Halkevleri Hukuk Dairesi avukatları, valiliğin uygulamasının yasal bir dayanağı olmayıp; polis devletine doğru adım adım gidilmesini amaçlayan, temel hak ve özgürlüklere aykırı, muhalefeti baskı altına almayı amaçlayan bir işlem olduğunu belirtti.

Türkiye’nin taraf olduğu AİHM kararlarının açıkça ihlal edildiği belirtilen dava dilekçesinde, açıklanan nedenlerin demokratik toplum düzenini baskı altına alma amaçlı olduğu açıkça belli olan uygulamaların bir an önce iptal edilmesi gerekmektedir denildi.

Emniyet, Hukuk Dairemizin açtığı dava ve kamuyounda yükselen tepkiler üzerine şu açıklamayı yapmak zorunda kalmıştı:  

“29.03.2016 günü bazı basın yayın kuruluşlarında “İstanbul’da Sıkıyönetim” başlığıyla yer alan haberler ile ilgili olarak kamuoyunu bilgilendirme ihtiyacı duyulmuştur. Bahse konu haberler ile ilgili olarak İstanbul Valiliğince Mülki Amirlik sınırlarında geçerli alınmış bir karar bulunmamaktadır. Söz konusu yasaklama kararı Mardin Valiliğince alınan bir karar olup bu tarz haberlere itibar edilmemelidir. Kamuoyuna saygıyla duyurulur. İstanbul Emniyet Müdürlüğü”

Halkevleri Hukuk Dairesi ise bir açıklama daha yayımlayarak kararın ve yazının geri çekilmesi gerektiğini belirtti.

 Halkevleri Hukuk Dairesinin açıklaması şu şekilde:

“29.03.2016 günü İstanbul Valiliği’nin il genelinde 30 gün süreyle yapılması planlanan “her türlü toplantı ve gösteri yürüyüşü, basın açıklaması, miting, stand açma, çadır kurma vb. etkinliklerin” yapılmasını yasaklamasına ilişkin kararına karşı İstanbul 7. İdare Mahkemesi’ne dava açtığımızı duyurmuştuk.

Bu açıklamamız üzerine İstanbul Emniyet Müdürlüğü tarafından “Bahse konu haberler ile ilgili olarak İstanbul Valiliğince Mülki Amirlik sınırlarında geçerli alınmış bir karar bulunmamaktadır.” şeklinde açıklama yapılmış olup; aşağıda sunmuş olduğumuz Emniyet Müdürlüğü tarafından düzenlenen “Olay, Yakalama ve Savcı Görüşme Tutanağı” ile Anadolu Cumhuriyet Savcılığı’nın “Sorgulama Tutanağı”ndan görüleceği üzere, söz konusu yasaklama kararı emniyet tarafından uygulanan, gözaltılara gerekçe olan ve savcılıklar tarafından da dikkate alınan bir karardır.

İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nün basın duyurusu gerçeğe aykırı olup, bu tarz haberlere itibar edilmemelidir. 

İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nden “bu tür haberlere itibar etmeyin” demek yerine, kararın temel hak ve özgürlüklere aykırı olduğunu açıklayarak geri çekmelerini, toplantı ve gösteri özgürlüğüne uygun davranmalarını bekliyoruz.

Kamuoyuna saygıyla duyurulur.”

HALKEVLERİ HUKUK DAİRESİ