Kabaca Köyü’nde yayla altında kurulması planlanan HES projesi için ÇED görevlilerince, muhtarlar ve köy halkını bilgilendirme paneli düzenlenmek istendi. Toplantı, Murgul Dereleri Koruma Platformu üyelerince engellendi.

İlgili şirket ve kurum yetkilileri ile platform üyeleri arasında yaşanılan tartışmada, Murgul Derelerini Koruma Platformu sözcüsü İlyas Orhan, toplantı yasal olmadığını vurgulayarak “Rize Bölge İdare Mahkemesinin vermiş olduğu karar uyarınca; HES projesinin uygulandığı yerlerde havza planlamasının yapılmış olması gerekmektedir. Ancak kurulan veya kurulması planlanan santrallerin havza planlaması yapılmamıştır” dedi.

Yaşanan tartışmalar sonrası firma yetkilileri ve görevliler, toplantı yapmadan Kabaca Köyü’nden ayrıldılar. Murgul Derelerini Koruma Platformu adına bir basın açıklaması yapan İlyas Orhan, HES projelerinin ilçe ve ülkeye verdiği zararları şöyle dile getirdi:

1. Dere yatağındaki suyu boru ve kanallardan akıtarak vadideki canlıların ve cansızların yaşamları tehlike altına girmiştir.
2. HES’lerin inşaat süresinde ÇED raporuna uymadığı tespit edilmiştir.
3. İnşaat aşamasında yüzlerce ağaç kesilmiş doğa tahrip edilmiştir.
4. Boru ve kanalların geçtiği bölgedeki molozların ve degebajın asıl dökülmesi gereken yerlere değil dere yatağına dökülmüştür.
5. Kurulan taş ocaklarının yarattığı toz bulutlarının ekilen meyve, sebze ve bitki örtüsünü olumsuz etkilemiştir.
6. Atılan dinamitler yüzünden içme suları yer değiştirmiş ve kaybolmuştur.
7. Ağır tonajlı kamyon ve iş makineleri ilçe ve köylerimizdeki yolları bozmuş gürültü kirliliğine yol açmıştır. Özel araçlarımızda maddi hasarlara sebebiyet vermiştir.
8. Zaman, zaman derenin tamamı borulara alınıp özelikle geceleri can suyunun bırakılmadığı aldığımız kamera görüntüleriyle tespit edilmiştir.
9. Profesörlerin ve hukukçuların katılımıyla yapılan bilgilendirme panelinde HES’lerin yapılmasındaki asıl amacın enerji olmadığı suların ticari bir metaya dönüştürüldüğü belirtilmiştir.
10.  Yine aynı panelde yapılan ve yapılması düşünülen ülke genelinde toplam 2 bin adet HES projesinin ülkenin %3’ lük enerjisini karşılıyor olması gibi komik bir rakam ortaya çıkartmıştır.
11. HES’lerin tamamının yabancı sermaye ve yabancı ortaklıkla yapıldığı ve suların emperyal güçlerin eline geçtiği anlaşılmıştır.

Bu kadar olumsuzlukları barındıran HES projelerinin istihdam sağladığı da bir yalandır. Oysa sularımız bizlere ve gelecek nesillere sonsuz bir istihdam ve sonsuz bir yaşam sunmaktadır.

Bizler Murgul yaşayanları olarak, ülkemiz veya ilçemizde bir tane daha HES projesine taahmülümüz kalmamıştır. Mücadelemiz hukuki ve demokratik tepkilerimizle devam edecektir. Bu karar köy temsilcileri ve Murgul Derelerini Koruma Platformu tarafından alınmıştır.