Hopa iddianamesi kabul edildi

Sa, 08/05/2012 - 18:03
  • Arttır
  • Eksilt
  • Normal

Hopa iddianamesi kabul edildi. 51 kişi, "2911 Sayılı Yasaya muhalefet ettikleri", "polise direndikleri", "kamu malına zarar verdikleri", "nitelikli yaralamada bulundukları" iddialarıyla yargılanıyor. AKP’nin ve 29 polisin ‘mağdur’ sıfatıyla yer aldığı iddianamede “taş”, silah olarak kabul ediliyor

Hopa’da 31 Mayıs 2011’de meydana gelen olaylara dair iddianame 11 ay sonra tamamlanabildi. Hopa Savcılığı'nın hazırladığı iddianamede, 51 kişi hakkında, "2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Yasası'na muhalefet", "polise direnme", "kamu malına zarar verme", "nitelikli yaralama" ve "siyasi partiler ya da meslek kuruluşlarının kullanımında olan bina, tesis ve eşyaya zarar verme" suçlarından dava açıldı.

51 kişinin yargılandığı iddianamede, Hopa olayları öncesinde bir inşaata asılan “Tek yol sokak tek yol devrim” yazılı pankartın, AKP’lileri tahrik edici niteliği bulunduğu ve polisin pankarta müdahale etmek isterken saldırıya uğradığı iddiaları yer alıyor. Başbakanlık Koruma Dairesi’nde görevli memur Server Erkan’ın ne şekilde otobüsten düştüğünün açıklığa kavuşturulmasının önemi üzerine durulan iddianamede, bu konuyla ilgili olarak sadece Erkan’ın ve özel harekatçıların ifadelerine başvurulması dikkat çekiyor.

Taşa silah muamelesi

İddianamede “taş” için silah tanımı da yapılıyor: “TCK-265/4 maddesinde suçun "silahla" işlenmesi; eylemin icrasını kolaylaştırması, faile cesaret vermesi ve mağduru olumsuz etkilemesi bakımından artırım nedeni sayılmıştır. TCK-6/1-f maddesinde silah tanımlanmış, 4. bendinde "saldırı ve savunma amacıyla yapılmamış olsa bile fiilen saldırı ve savunmada kullanılmaya elverişli diğer şeyler" silah olarak kabul edilmiştir. Buna göre, bu konudaki yerleşmiş içtihatlar da dikkate alındığında şüpheliler tarafından kullanılan "taşın" suçun işlenmesinde faile verdiği avantaj nedeniyle silah olarak kabul edilmesi ve TCK-265/4 maddesinin uygulanması gereklidir.”

Savcılık, Erdoğan Ustabaş, Engin Korkmaz, İsrafil Vayiç, İslam Topaloğlu, İrfan Gedik, Yavuz Yenigül, Şenol Çelik, Müslük Karabulut, Resul Köse, Harun Aksu ve Funda Kaya hakkında ise kovuşturmaya yer olmadığına karar verdi.

Neler yaşandı?

Başbakan Erdoğan'ın 31 Mayıs 2011 tarihinde Hopa'ya yaptığı ziyaret, halkın yoğun tepkisiyle karşılaşmıştı. Eylemlere polisin gaz bombalı müdahalesi sonucu emekli öğretmen Metin Lokumcu yaşamını yitirmişti. Olayın ardından başlatılan operasyonlarda gözaltına alınanlardan Önder Öner, Ali Aksu, Görgü Demirpençe, Ferdi Şağbanoğlu, Güven Poshoroğlu, Taylan Kaya ve Müslüm Karabulut tutuklanmıştı. Soruşturma ilk olarak "örgüt üyeliği" suçlamasıyla özel yetkili Erzurum Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülmüş, ancak "görevsizlik" kararıyla dosya Hopa Cumhuriyet Savcılığı'na gönderilmişti. Bu kararın ardından cezaevinde tutulan 7 kişi, 16 Aralık 2011 tarihinde serbest bırakılmıştı.