Arif Mardin Öldü: Dünyaya Müzik Dinletti-HÜLYA TUNÇAĞ

Sa, 27/06/2006 - 01:00
  • Arttır
  • Eksilt
  • Normal

Yüzyılın en büyük müzik yapımcılarından biri olan 12 Grammy ödüllü Arif Mardin, New York'ta 74 yaşında hayatını kaybetti. 60'a yakın platin ve altın plak kazanan Mardin, Ray Charles'tan Norah Jones'a Phil Collins'ten Barbora Straisand'a Bette Midler'dan Bee Gees'e müzik dünyasının dev isimleriyle çalışmıştı

Sevgili müzik dostları, Arif Mardin'i yitirdik... Ölüm ve Arif Mardin... Birbirine hiç yakışmayan iki sözcük. Pazartesi öğleden sonra Erkan Aktuğ verdi bana ölüm haberini. Yüreğimden vuruldum. Hastalığını bilmeme rağmen bu denli erken beklemiyordum. Mardin'in müzik yolculuğu en büyük tutkusu olan caz'la başladı, soul, klasik ve pop müzikle devam etti, yine caz'la noktalandı.

1932 yılında İstanbul Cihangir'de bir konakta dünyaya geldi. Müziksever bir ailede, Bing Cosby, Glenn Miller gibi o dönemin gözde sanatçı ve orkestralarının plaklarını dinleyerek büyüdü. Ablası (günümüzün Halkla İlişkiler duayeni) Betül Mardin'in sınıf arkadaşı basçı, caz eleştirmeni ve yazarı Cüneyt Sermet'le tanıştı. İngiliz Lisesi'nde okuduğu yıllarda Sermet'le caz dünyasına sistematik bir giriş yaptı. 22 Eylül 1999'da New York'ta, Atlantic Records'un 28'inci katındaki odasında yaptığımız söyleşide (Jazz dergisi, sayı 17, 2000) "Mentor'um" dediği Cüneyt Sermet için 'Sermet's Dream', yine Sermet'in kedisi Piyon için 'Piyon Jumps' adlı parçaları yazdı.

Ekonomi ve Ticaret Fakültesi'nde okuduğu yıllarda da Pangaltı'daki Ermeni Cemiyeti'nde toplanıp Arto Haçaturyan orkestrasını kuran genç işadamlarına caz parçaları besteliyordu. Bu projenin öncüsü olan Cüneyt Sermet, 'Cazın İçinden' kitabında o dönemi şöyle anlatır: "1950-51'de bu defa gene benim yetiştirmem olan Arif Mardin'le beraber büyük orkestra müziği tecrübesi olan tromboncu Arto Haçaturyan'la temas edip 15-16 kişilik bir büyük orkestra kurmuştuk. Pek çok konser verdiğimiz (Şan Sineması, İnci Sineması ve Pangaltı Ermeni Lisesi'nde) bu orkestra, genellikle Stan Kenton ve Arif'in aranjmanlarını çalıyordu."

Mardin, 1952'de İngiltere'deki London Schools of Economics'te iş idaresi master'ı yaptıktan sonra Türkiye'de babasının ortağı olduğu Türk Petrol şirketinde çalışmaya başladı. Ama içindeki caz tutkusu giderek artıyordu. 1955'te Ankara ve İstanbul'a konserler vermek üzere gelen Dizzy Gillespie ve orkestranın aranjörü trompetçi Quincy Jones'la tanışması, yaşamının dönüm noktası oldu. Birkaç ay sonra Amerika'nın Sesi radyosunda çalışan arkadaşı Tahir Sur'a, aranjmanlarını da yaptığı üç bestesini yolladı. Sur, bu besteleri Quincy Jones'a ulaştırdı. Sonucunda Mardin, Boston Berklee Müzik Okulu'nda 'Quincy Jones' bursunu kazandı. Dört yıllık eğitimi birbuçuk yılda bitirdikten sonra New York'ta müzik dersleri vermeye başladı.

Öğrenciliği sırasında yazdığı parçaları Newport Jazz Festivali'nde dinleyen Nasuhi Ertegün, hemen iş teklif etti ve 1963'te Atlantic Records'a arşiv sorumlusu olarak girdi. Alt basamaklardan başlayarak şirkette ilerlerken bir yandan da tonmayster Tom Dowd'dan kayıt tekniğini öğreniyordu. İlk prodüksiyonu, The Young Rascals topluluğu için düzenlediği 'Good Lovin' adlı parçaydı. Bu parça hemen liste başı oldu. Ardından Aretha Franklin'in prodüksiyonlarında Jerry Wexler'in yardımcılığını yaptı. Tom Dowd'la Memphis stüdyolarında güneyli müzisyenleri keşfetmeye başlayan Arif Mardin, 1972'de Bette Midler'ın prodüksiyonlarında önemli bir rol üstlendi. Midler'la ailecek de dost olmuşlardı. Bee Gees'in 'Jive Talking' parçasını düzenlerken pop müziğe doğrudan girmiş bulunuyordu. Bunu, David Bowie, Chaka Khan, Average White Band, Roberta Flack, Scritti Politti izledi... Daha sonra Brandy, Jewel, son olarak Norah Jones, Diana Reeves, Raul Midon'un albümlerine değerli imzasını attı. Jazz'dan sanılanın aksine hiç kopmadı.

1960-1980 arası iki plak yaptı. 1969'da çıkardığı 'Glass Onion', pop ve soul parçalar üzerine yaptığı jazz düzenlemelerini kapsıyordu. 1974 yılında çıkan 'Journey' albümünde ise tümüyle kendi beste ve düzenlemeleri yer alıyordu. Her iki albümdeki parçaları caz dünyasının önemli müzisyenleri seslendirmişti. Boston Berklee'ye girmesini sağlayan ve Herb Pomeroy orkestrası gibi ünlü bir topluluğun seslendirdiği 'Faculty Meeting', 'Sermet's Dream'. 'Piyon Jumps' gibi öğrenclilik yıllarının temel taşı olan parçaların kayıtları ne yazık ki piyasaya sürülmedi. Yanı sıra ACT müziğin prodüktörü Siegfried Loch'un önerileriyle klasik müzik ve modern büyük orkestra çalışmaları yaptı. Örneğin; WDR Big Band için yazdığı 'Suite Fraternidad', 1993 yılında çıkan 'Jazzpana' albümünde yer aldı.

Her ne kadar kendisi emekli olduğunu ve bayrağı oğlu piyanist aranjör Joe Yusuf Mardin'e verdiğini söylese de ışığını hiç esirgemedi müzik dünyasından, genç müzisyenlerden... En son 'Piyano Süiti' ile 'Yaylı Çalgılar Dörtlüsü İçin Üç Karalama' adlı besteleri 13 Mayıs 2006'da İş Sanat'ta Hüseyin Sermet tarafından seslendirildi. Konser bu iki eserin dünya prömiyeriydi.

'Dünya çapında starlar çıkardı'

Kerem Görsev (Caz Piyanisti)

Dünyada caz deyince akla gelen iki tane isim ve iki tane de büyük prodüktör var. Atlantic Records'un kurucuları rahmetli Nasuhi Ertegün ve şu anda hayatta olan Ahmet Ertegün. Ve Atlantic Records'la dünyanın en büyük caz starlarını çıkartan İlhan Mimaroğlu ve de Arif Mardin. Dünyada pek çok star çıkardı. Arif Mardin'in son çıkarttığı insan Raul Midon'du. Ve onun aldığı Grammy'leri göremeden öldü. Tanışmışlığımız vardı, İKSV'nin ödülününü aldığı 2003'te, Esma Sultan'daki törende bir solo konser vermiştim. Dünyada böyle büyük prodüktörlerin tekrar ortaya çıkacağını zannetmiyorum. Çünkü Arif Mardin'in akustik ekolden gelen bir besteci ve aranjör kişiliği vardı. Çok büyük bir kayıp, üzgünüz.

'Müzikte türler üstü bir duruşu vardı'

Görgün Taner (İKSV Genel Müdürü)

Müzik dünyası son yüzyılın en önemli yapımcı ve müzik adamlarından birini kaybetti. Üzüntümüz sonsuz. Arif Mardin'in ilk aşkı cazdı ama müzik dünyasında türler üstü bir duruşu vardı. Meslektaşı Ahmet Ertegün'ün de dediği gibi "Akımların ve modanın yönlendirdiği bir dünyada, olağanüstü yeteneğiyle gerçek bir sanatçı olarak kalmayı başarmış" bir yapımcıydı. Yapıtlarında belirli bir türe bağlı kalmaksızın, birlikte çalıştığı sanatçının kimliğini ön plana çıkaran üstün nitelikli işlere imza atmış bir yaratıcı dehaydı. Bu yıl da son keşfi Raul Midon'a programımızda yer veriyoruz.

'Hep basitlikten yanaydı'

Cem Yegül (Pozitif)

Müzik endüstrisi çok önemli bir çalışanını kaybetti. Çok önemli bir yapımcıydı, aranjördü, sayısız önemli müzisyenin sound'larının oluşmasına çok büyük katkı sağladı. Hep basitlikten yanaydı. Farklı disiplinlerden müzisyenlerin kendilerini ifade etme biçimlerini ortaya çıkarabilecek zemini hazırlamakta çok ustaydı. Kendisiyle fikir danışmak için iki kez görüşme şansı yakaladım. İkisinde de çok faydalandım. Üzgünüm.

'Popüler müziğin kilometre taşlarından'

Pelin Opcin (İstanbul Caz Festivali Yonetmeni)

Arif Mardin, yaratıcılığı, çalıştığı sanatçıların dehasını ön plana çıkaran üstün kulağı ve güncel akımlara bağımlı kalmadan yine de günceli yakalamayı başaran yaklaşımıyla popüler müzik tarihinin kilometre taşlarından biri olarak anılacaktır.

'Son günlerinde bile müzikle uğraştı'

Latife Mardin (Arif Mardin'in eşi, yazar)

Onu 1.5 yıldır mücadele ettiği pankreans kanseri nedeniyle pazar gecesi kaybettik. Son günlerinde bile müzikle uğraşmaya devam etti. Hatta hastalığıyla mücadelesi sırasında bir şiir besteledi. Oğlumuz Joe Yusuf Mardin bu besteyi tamamlayacak.

'Hepsinden evvel iyi bir insandı'

Selçuk Sun (Caz kontrabasçısı)

Çok korkunç bir şey. Arif benim çok eski arkadaşımdır. Biz neredeyse müziğe beraber başladık. Teşvikiye'de Teşvikiye Palas vardır, onun dördüncü katında otururlardı, biz her gün sazımızı alır oraya giderdik, Arif'le çalardık, prova yapardık. Dizzy Gillespie gelmeden önce ona aranjman yaptırdık o sayede ABD'ye gitti. Quincy Jones çok yardımcı oldu. Söyleyecek çok şey var aslında. ABD'deki hayatı belli, başarıdan başarıya koştu. Çok büyük bir müzisyen, büyük bir aranjör, iyi bir piyanist hepsinden önce çok iyi bir insandı. En son iki ay evvel telefonla görüştüm, "Nasılsın Arifciğim?" dedim "Valla iyi değilim Selçukcuğum" dedi ondan sonra da konuşamadık.

'Dünyada yer edinmiş bir müzisyendi'

Önder Focan (Caz gitaristi)

Sadece caz dünyasının değil aynı zamanda R&B ve popun da çok önemli isimlerini ortaya çıkartmış düzenlemeleri ve prodüksiyonlarıyla da dünyada yer etmiş bir müzisyeni kaybettik. Türkiye'nin hakikaten en önemli müzisyenlerinden birisiydi. Her Türk gibi her cazsever gibi her müzisyen gibi ben de çok üzgünüm.