Buca Halkevi Yaz Okulu'nda çocuklar, 1 ay boyunca gönüllü öğretmenlerle, pandomim, ritim, oyunlarla matematik, halkoyunları, koro, heykel, çocuk hakları, kukla, satranç, oyunlarla ingilizce, resim, yaratıcı drama, sinema, fotoğrafçılık dersleriyle eğlenerek öğrenmenin mümkün olduğunu gördüler. Haftanın 4 günü Halkevi'nde olan çocuklar öğretmenlerinin ve velilerinin eşliğinde bazı dersleri parkta yaptılar. Sokağa çıkan çocuklar halkoyunları, pandomim derslerinin birkaçını parkta izleyenlerin eşliğinde yaparken, Halkevciler çevrede izleyenlere Yaz Okulu'nu anlattılar. Yaz Okulu'nun 3. haftasında çocuklar, diğer şubelerdeki arkadaşlarıyla Oyuncak Müzesi gezisinden sonra Konak Meyda’nında ürettiklerini paylaştılar. Şarkılar ve danslarla devam eden etkinlikte, çocuklar şubelerinde yaptıkları kukla ve resimleri sergilediler.
Buca'da ilk defa yapılan Yaz Okulu ile veliler, eğitim sisteminin ezberci, gerici ve piyasacı yönünün çocuklara karanlık, güvencesiz bir gelecek bırakacağının farkına vardılar. Yaz Okulu boyunca birçok veli yapılan çalışmaların içerisinde oldular. 4+4+4'ün tartışıldığı veli toplantılarında, bu dönem, Halkevi Yaz Okulu'nun daha fazla ve yaygın olmasını vurgulayan veliler, çocuklarındaki değişimleri anlattılar.
Okulumuzun şenliği var!
Gönüllü olarak bildiklerini paylaşan öğretmenler, çocukları yarışmadan eğlenebilecekleri bir şenliğe hazırladılar. Bir ayın sonunda çocuklar pandomim, halkoyunları, ritim ve koro çalışmalarını, resimlerini, kuklalarını, fotoğraflarını arkadaşları ve velileri ile paylaştılar.
Buca Belediyesi Meclis Salonu'nda yapılan etkinlikte, açılış konuşmasının ardından, “Okumuş İnsan Halkın Yanındadır” diyen Öğrenci Kolektifleri söz aldı. Öğrenci Kolektifleri’nden Seval Ekşici “AKP'nin yaratmak istediği kindar nesile karşı bizler güneşli günler bırakacağımız çocuklar istiyoruz ve umuyoruz ki bu çocuklar dünyayı alacak elimizden ölümsüz ağaçlar dikecekler” dedi. Konuşmanın ardından sahneye boyalı yüzleri ve beyaz elleriyle çocuklar çıktı ve pandomim gösterisi sahne aldı. Çocukların 4 ayrı oyun sergiledikleri gösteride ana tema “özgürlük ve doğa” oldu.
Yaz Okulu boyunca kolektif çalışmanın büyük bir parçası olan veliler adına sözü Gülay Boran aldı. Gülay Boran”Pırıl pırıl gencecik üniversite öğrencileri çocuklarımıza ücretsiz pandomimden halkoyunlarına, eğlenceli matematikten koroya kadar birçok dersi ücretsiz vereceklerini söylediler. Böylelikle başladık bu yolculuğa ve gördük ki parasızda eğitim verilebiliyormuş” dedi. Konuşmasına Halkevleri’ne, gönüllü öğretmenlere, Halkevci Kadınlara ve üniversite öğrencilerine teşekkür ederek son verdi. Konuşmanın ardından, söylerken çocukların eğlendiği ve eğlendirdikleri koro sahneye çıktı.
Bir ağızdan söylenen şarkılardan sonra gönüllü öğretmenler adına konuşan Sinem Atasoy” Bizler sadece çocukları sevdiğimiz için değil, aynı zamanda onlara güvenceli bir gelecek bırakmak için buradayız. Eğitimin parasız ve bilimsel olarak verilmesinin de olanaklı olduğunu ispatlamış olduk” dedi.
Daha sonra toplam üç yöreden oyunun sergilendiği halkoyunları çalışması, sahneyi doldurdu. Buca Halkevi adına konuşan Ayşe Çevik”Eğitimin 4+4+4 yasası ile gericileştirildiği ve paralılaştırıldığı bir dönemde Halkevi Yaz Okulları karanlığa karşı umut oluyor. Herhangi bir konuda bilgili isek herkese bunun parasız paylaşılabileceğini kanıtladık. Ve bütün bunlar bir çocuğun gözündeki ışıltıyı görmek içindi. Şimdiye kadar binlerce öğrenci ve öğretmen geçti Halkevi'nden. Geceye inat ateşböceyi oldu hepsi” dedi. Konuşmanın ardından bilgilerini ve yeteneklerini İzmir Müzisyenler Derneği'nde örgütleyen ritim eğitmenleri çocuklarla sahneye çıktı. Salonun da eşlik etmesiyle ritim gösterisi salondaki çoşkuyu arttırdı. Kapanış konuşmasının ardından, hatıra fotoğrafı ile etkinlik sona erdi.