Dostlar,
Bildiğiniz gibi yeni liberal politikaların; Dünya Bankası, IMF ve Dünya Ticaret Örgütü aracılığıyla uygulandığı tüm ülkelerde, kamu hizmetlerinin tasfiyesi hızla gerçekleşmekte ve toplumun temel yaşamsal gereksinimleri birer birer piyasalaştırılmaktadır.
Bugün, AKP hükümetinin ülkemizde uygulamaya çalıştığı kamusal yıkım programı bunun bir parçasıdır. Yoksullukla mücadele edeceğini söyleyerek, yoksulların oyu ile iktidara gelen AKP hükümetinin gerçekte iki buçuk yıldır tek yaptığı; yoksullukla değil, yoksullarla mücadele olmuştur. Önce biz yoksulları daha da yoksullaştıran programların altına imza atanlar; ardından fabrikalarımızı, madenlerimizi sermayeye peşkeş çekip, iş yerlerimizi ve ekmeğimizi ellerimizden alanlar; şimdi de hastanelerimizi ve okullarımızı, yani sağlığımızı ve geleceğimizi satılığa çıkarmaya çalışmaktadırlar.
En önemli temel haklarımızdan eğitim ve sağlık hakkına yapılan saldırılar, dünya çapında yürütülen “hizmetlerin piyasalaştırılması” programının ilk hedefleridir ve bu büyük planın karşısında kamusal hakların yeniden savunusu da, kamusal alanın demokratik yeniden inşası mücadelesinin önemli parçası olmaktadır. Dolayısıyla kamusal hakların savunusu etrafında verilen mücadeleler ile siyasal demokrasi mücadelesi iç içe geçmektedir.
Halkevleri bu bilinçle, geride kalan temmuz ayında ülke genelinde bir kampanya başlattı. Halkın “Parasız Eğitim ve Parasız Sağlık Hakkı” talebini açığa çıkarmak amacıyla bir yandan mahallelerde, kent merkezlerinde; eğitim ve sağlık hakkı konusunda bilgilendirme toplantıları, temel hak ve kazanımlarımızı etkin bir biçimde sahiplenmeye yönelten ev ve kahve sohbetleri, panel ve seminerler, okullara ve hastanelere toplu olarak giderek parasız kayıt ve tedavi olanaklarının yerinde zorlanması gibi çalışmalar; öte yandan da ülke çapında “Herkese eşit, parasız, nitelikli eğitim ve sağlık hakkı için; bir imza ile katıl, bir milyon imza ile değiştir” adlı bir imza kampanyası yaşama geçirildi.
Şimdi “Parasız Eğitim, Parasız Sağlık” kampanyamızda topladığımız imzaları, 19 Kasım 2005/Cumartesi günü Ankara’da gerçekleştireceğimiz kitlesel bir yürüyüş ve basın açıklaması ile TBMM Başkanlığı’na vereceğiz.
Bizler; “Parasız Eğitim, Parasız Sağlık” istiyoruz ! Okul kayıtlarında, hastane kapılarında soyguna dur diyoruz !
Çünkü eğitimin parayla satılması; halkın cahil bırakılmasıdır ! Sağlığı parayla satmak; “parası olmayan ölsün” demektir !
Amacımız; ödediğimiz vergilerin IMF’ye, yabancı sermayeye değil bize geri dönmesi; bizim çocuklarımızın eğitimi ve sağlığı için harcanması; eğitim ve sağlık hizmetlerinin özelleştirilmesine son verilmesi. İstediğimiz; okullarımıza ve hastanelerimize elektriğin, suyun, yakacağın, telefonun, kırtasiyenin ücretsiz verilmesi; eğitime ve sağlığa bütçeden daha fazla pay ayrılması.
Halkımızı, bütün dost kişi ve kurumları, 19 Kasım Cumartesi günü Ankara’da gerçekleştireceğimiz yürüyüşümüze katılmak üzere, saat 11.00 de Kurtuluş Parkı’na davet ediyoruz.
Gelin hep birlikte yürüyelim; emeğimize, ülkemize ve onurumuza birlikte sahip çıkalım !
Abdullah Aydın/Genel Başkan