GENÇLERE VURMAYIN !
“Vurmayın !”
Bu ses, henüz yirmili yaşlarında bir genç kızın ağzından, 7 Kasım 2006 günü Ankara sokaklarında yankılanan bir çığlık olarak döküldü.
Kendisine ve arkadaşlarına vahşi biçimde saldıran Ankara Emniyet Müdürlüğü’nde görevli polis memurlarına sesleniyordu genç kız.
“Vurmayın !”
O anda kendisi ve arkadaşları, dört bir yandan büyük bir hışımla üstlerine gelen Çevik Kuvvet polisleri tarafından coplanıyor, tekmeleniyor, yerlerde sürükleniyordu.
Gençler, bir 12 Eylül kurumu olan YÖK’e karşı, “parasız eğitim” ve “özerk demokratik üniversite” talebiyle gerçekleştirmek istedikleri bir basın açıklamasıyla, kamuoyuna seslerini duyurmak istiyordu.
Uluslararası sözleşmelerde, Anayasa’da, bir çok kanun ve yönetmeliklerde yazan o süslü sözlerin ifade ettiği; toplantı ve gösteri yürüyüşü haklarını kullanmaktı amaçları.
Birileri onlara, Türkiye Cumhuriyeti’nin insan haklarına saygılı bir hukuk devleti olduğunu, demokratik değerleri öne alan bir yönetim biçimine sahip olduğunu söylemiş olmalıydı.
Onlarda bu ülkenin vatandaşları, yüksek öğretimde yaşanan sorunların asli muhatapları olan üniversite öğrencileri olarak, meşru demokratik tepkilerini ve ülke gündeminde süre gelen tartışmaya düşünsel katkılarını koymayı amaçlamıştı.
Ancak bizlerin kulağında kalan tek söz, “vurmayın !” oldu.
“Vurmayın !”
Şimdi Halkevleri olarak, 7 Kasım 2006 günü Ankara sokaklarında bir genç kızın ağzından yankılanan bu çığlığı büyütüp, Ankara Valiliği ve Ankara Emniyet Müdürlüğü yetkililerinin kör vicdanlarına iletmek isteriz.
Gençlerimize vurmayın !
Onları dinleyin, onlarla konuşun, onları anlamaya çabalayın !
Şiddetle, baskı ve yasaklamalarla hiçbir sorunun çözülemeyeceğini artık görün !
Kendinizi, hukukun ve demokratik toplum değerlerinin üzerinde görmekten vazgeçin !
Eliniz her kalktığında, karşınızdakinin her şeyden önce bir insan olduğunu ve sırf insan olmaktan kaynaklı vazgeçilmez ve dokunulmaz haklara sahip olduğunu aklınıza getirin !
Siz istediğinizi yaparsınız da; herkes susar, kimsecikler görmez, duymaz, ses etmez sanmayın; her şeyden önce toplum vicdanında mahkum olduğunuzu bilin !
“Vurmayın !”
Av. Ender Büyükçulha
Genel Sekreter