KESK, DİSK, TMMOB ve TTB bugün düzenledikleri basın toplantısıyla, eğitimdeki 4+4+4 formülüne ilişkin görüşlerini ve eylem planını açıkladı.
KESK, DİSK, TMMOB ve TTB tarafından TMMOB’da düzenlenen ortak basın toplantısıyla dört örgüt eğitimde değişiklik getiren kanun teklifine karşı eylem planlarını açıkladı. Emek ve meslek örgütleri adına ortak açıklamayı yapan KESK Genel Başkanı Lami Özgen, kanun teklifinin ideolojik bir saldırı olduğunu, tüm emek ve demokrasi örgütlerini, eğitimcileri, velileri AKP’nin bu ideolojik saldırısına karşı geleceğine, ülkesine, çocuklarına sahip çıkmaya çağırdı. Basın toplantısında ÖVDER, Halkevleri, ÖDP, TKP ve EMEP temsilcilerinin yanısıra BDP ve CHP grubundan milletvekilleri de hazır bulundu.
Dört örgütün eylem planı şöyle:
Eğitim Sen’in 15 Mart 2012 Perşembe günü yapacağı sevk eylemi diğer örgütler tarafından desteklenecek, alanlara çıkan eğitim emekçilerinin eylemlerine diğer örgütlerin üyeleri de katılacak.
Aynı gün (15 Mart’ta) her ilde, “okulumuza, çocuklarımıza ve geleceğimize sahip çıkıyoruz” sloganı ile okulların etrafında zincirler oluşturulacak. Bu zincir eylemine eğitimciler, öğrenciler ve veliler ve tüm kitle örgütü temsilcileri katılacak.
Dört örgüt tarafından 17 Mart 2012 Cumartesi günü bütün illerde kitlesel eylemlergerçekleştirilecek.
Yasa teklifi, Meclis gündemine geldiğinde, Eğitim Sen’in yapacağı greve dört örgütte destek olacak başta Ankara olmak üzere tüm illeri eylem alanına çevirecek.
KESK, DİSK, TMMOB ve TTB tarafından yapılan açıklamada kamuoyunda 4+4+4 olarak bilinen “222 sayılı İlköğretim ve Eğitim Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi" ile hayata geçirilecek uygulamalar ve itiraz noktaları şöyle sıralandı:
•Kanun teklifinde yer alan, “ilköğretim devlet okullarında parasızdır” ifadesi komisyon görüşmelerinde metinden çıkarılarak, ilköğretimin tamamen paralı hale getirilmesinin ilk adımları atılmak istenmektedir.
•4 yıl süreli birinci kademe “ilkokul” ikinci 4 yıl süreli kademe ise “ortaokul” olarak tanımlanmıştır. Değişiklik yürürlüğe girdiği zaman, 5. sınıf öğrencilerini okutan bütün öğretmenler “norm fazlası” haline gelecek ve bakanlık tarafından başka görevlerde görevlendirilebilecektir.
•12 yıllık kademeli zorunlu eğitimi meşrulaştırmak için 5. sınıftan itibaren çocukları “mesleğe yönlendirme” gibi gerekçeler ileri sürülmektedir. Bütün dünya ülkelerinde mesleğe yönlendirmenin daha ileri yaşlarda yapıldığı gerçeği ortadayken, Türkiye’de 10 yaşına çekilmesi pedagoji bilimine aykırı olduğu kadar, Uluslararası İnsan Hakları Sözleşmesi’ne de aykırıdır.
•Daha önce 4. sınıftan sonra getirilmek istenen “açık öğretim” sistemi, komisyonda yapılan değişikliklerle 8. sınıf sonrası için öngörülmüştür. Böylece kız çocukları eğitim süreci dışına itilmektedir. Ülkemizde çocuk gelinlerin ağırlıklı olarak 13, 14, 15 yaşında olduğu düşünüldüğünde mevcut düzenleme ile “çocuk gelinler” uygulamasına resmen onay verilmek istenmektedir.
•Temel eğitimin en önemli aşaması olan okul öncesi eğitim, yasa teklifinde yer almamaktadır.
•Yıllardır toplumsal bir talep olan zorunlu din dersinin kaldırılması ve anadilinde eğitim talepleri karşılanmamaktadır. Aksine, getirilmek istenen düzenleme ile zorunlu din derslerine ek olarak seçmeli din dersleri gündeme getirilmektedir.
•Arapça ve Kur’an dersleri ikinci kademede seçmeli hale getirilerek, bütün okullarda fiilen imam hatip modeline geçilmek istenmektedir.
•Okulların yeterli altyapı ve donanıma sahip olmadığı gerçeği gözardı edilerek, ilkokul ve ortaokul eğitiminin “bağımsız binalarda” gerçekleştirileceği iddia edilmektedir.
•4+4+4 şeklindeki kademeli eğitim ile hedeflenen “açık öğretim” sistemi ile zorunlu eğitimin “esnekleştirilmesi” arasında bağ kurularak, eğitim sisteminin piyasa ile ilişkilendirilmesi vesermayeye ucuz işgücü sağlar duruma getirilmesi amaçlanmaktadır.
•Bir taraftan uzun vadede seçme sınavlarının kaldırılacağı iddia edilirken, diğer taraftan kademeli eğitim uygulaması ile çocuklarımızın daha erken yaşlarda dershaneye gitmeleri teşvik edilmektedir.