Devam etmekte olan açlık grevlerine dikkat çekmek için TBMM'de bir basın açıklaması yapıldı. Mersin Milletvekili Ertuğrul Kürkçü ve İstanbul Milletvekili Levent Tüzel'le birlikte Genel Başkanımız Oya Ersoy, EDP Genel Başkanı Ferdan Ergut, EHP Genel Başkanı Sibel Uzun, EMEP Genel Başkanı Selma Gürkan, ESP Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, ÖDP Eş Başkanı Bilge Çetinkaya ve Sosyalist Parti Genel Başkanı Mustafa Kahya açıklamada hazır bulundular.
Mersin Milletvekili Ertuğrul Kürkçü tarafından okunan açıklamada açlık grevlerine seyirci kalmak, ölümlere, çatışmalara ve savaşa seyirci kalmaktır denildi. Açıklamanın ardından BDP grubunu ziyaret eden heyet burada BDP Grup Başkanvekili Pervin Buldan, DTK eşbaşkanı Ahmet Türk, BDP Muş milletvekili Sırrı Sakık ve BDP Urfa Milletvekili İbrahim Binici ile görüşme yaparak açlık grevleriyle ilgili dayanışma mesajları verdi.
Açıklamanın tam metni şöyle;
Türkiye genelinde çeşitli cezaevlerinde 707 Kürt siyasi tutsak tarafından 12 Eylül 2012 tarihinde başlatılan süresiz ve dönüşümsüz açlık grevinin 57. gününe gelindi. Artık açlık grevlerinde, telafisi mümkün olmayan, yaşamsal sorunlara ve ölümlere yol açabilecek, günlerin değil dakikaların önem kazandığı bir aşamadayız. Cezaevlerinden gelen bilgiler, ciddi sağlık sorunları ile karşı karşıya olan onlarca tutuklu ve hükümlünün varlığına işaret ediyor. Gerekli önlemler alınmaz, tutsaklarla diyalog yolu bulunmaz, 57 günden beri açlık grevini sürdürenlerin insani ve demokratik talepleri karşılanmaz ise tek tek ya da toplu ölümler kaçınılmaz olacaktır.
Türkiye’nin demokratikleşmesinde ve Kürt sorununun eşit haklara dayalı demokratik çözümünde önemli bir adım olacağını düşündüğümüz taleplerin karşılanması, ölümlerin önüne geçilebilmesinin yegane koşuludur. Bu, aynı zamanda barış ve halkların birlikte yaşama iradesi yönünde atılacak önemli bir adım olarak da görülmelidir.
Bu bıçak sırtında giden gündem karşısında bir yanda Başbakan Erdoğan’ın açlık grevleri konusundaki tahrik edici açıklamaları, BDP yöneticilerine ve milletvekillerine yönelik saldırgan tutumu, idamı yeniden gündeme getirerek “aba altından sopa gösterme” tavrı, diğer yanda güvenlik güçlerinin, ülkenin her yerinde konuya dikkat çekmek üzere toplanan kalabalıkların üzerine biber gazı, tazyikli su ve copla pervasızca müdahaleleri, faşist güçlerin eylemcilere dönük saldırılarını adeta teşvik eden tutumları sadece cezaevlerini değil, tüm Türkiye’yi hızla gerginliğe ve kargaşaya sürüklüyor.
5 Kasım’dan başlayarak her gün yüzlerce tutsağın daha açlık grevine girmesi, temel haklar kapsamındaki açık, anlaşılabilir ve gerçekleştirilmesi kolayca mümkün taleplere hükümetin somut karşılıklar vermekteki isteksizlik ve kararsızlığının, açlık grevcilerinin kararlılığını sınamaya kalkışarak ateşle oynamasının sonucudur.
Açlık grevlerine seyirci kalmak, ölümlere, çatışmalara ve savaşa seyirci kalmaktır. Grevcilerin taleplerine karşı duyarsızlığın sürmesi AKP iktidarının altından kalkamayacağı sonuçlar doğuracak, yaşanacak ölümlerin, sakatlıkların ve politik gerilimlerin sorumlusu siyasal iktidar olacaktır.
Bizler, haklı ve meşru talepler için açlık grevine giren insanların attığı çığlık karşısında akıl ve vicdan sahibi hiç kimsenin sessiz kalamayacağına inanıyoruz. Türkiye’nin demokratikleşmesi, Kürt sorunun demokratik çözümünden yana olan herkesi bu sorun karşısında hızla adım atmaya çağırıyoruz.
Ertuğrul Kürkçü-Mersin Milletvekili
Levent Tüzel- İstanbul Milletvekili
Ferdan ERGUT- EDP(Eşitlik ve Demokrasi Partisi) Genel Başkanı
Sibel UZUN- EHP(Emekçi Hareket Partisi)Genel Başkanı
Selma GÜRKAN- EMEP(Emek Partisi) Genel Başkanı
Figen YÜKSEKDAĞ-ESP(Ezilenlerin Sosyalist Partisi) Genel Başkanı
Oya ERSOY-Halkevleri Genel Başkanı
Bilge Seçkin ÇETİNKAYA-ÖDP(Özgürlük ve Dayanışma Partisi) Eş genel başkanı
Rahmican GÜR-SDP(Sosyalist Demokrasi Partisi) PM Üyesi
Mustafa KAHYA -Sosyalist Parti Genel Başkanı ve SYK(Sosyalist Yeniden Kuruluş) Sözcüsü