İstanbul halkı bir kez daha “deprem korkusu” yaşadı/yaşıyor! Bu korkunun nedeni, MarmaraDepremi’nden bu yana geçtiğimiz 20 yıl boyunca halkı değil yalnızca rantı düşünen iktidardır.
Halkevleri’nin ve tüm muhalefet bileşenlerinin, bilim insanlarının, kamu yararını gözetenmeslek odalarının, kent ve doğa mücadelesi verenlerin tüm uyarıları yok sayılmıştır!Kentlerimiz betona boğulmuş, rant ve çıkar ağları tarafından yönetilen belediyeler,özelleştirilen yapı denetim hizmetleri ve “kamu yararı” anlayışının topyekün ortadankaldırılması ile bugün binaların “denetim yapıldığı” söylenenler dahil olmak üzere “depremgüvenliğine” sahip olup olmadığı belirsizleşmiştir. Kamusal mekanlarımız, yeşil alanlarımız,deprem toplanma mekanlarımız sermayeye açılmıştır. 1999 depreminin ardından ‘Afet AcilEylem Planı’ çerçevesinden belirlenen toplanma alanları sayısı 493’ten 77’ye düşmüştür.
Depremin yarattığı maddi ve manevi yıkımın tamiri için konulduğu söylenen “geçici depremvergisini” AKP döneminde sürekli vergi haline dönüştürülmüş ancak biriken fon depremçalışmalarına harcanmamış, iktidar tarafından kullanılmıştır. AKP iktidarı bunların hesabınıvermelidir.Artık yeter, “korku” ile yaşamayalım, hakkımız olanı almak için mücadele edelim! Bilimle,halkın ve doğanın yararı gözetilerek planlanmış, insanca yaşayabileceğimiz bir İstanbulistiyoruz!İstanbul’da olası bir deprem için gerekli hazırlıklar ve önlemler, tüm meslek odalarının,demokratik kitle örgütleri ve halk örgütlerinin katılımı ile ortaklaşa planlanmalı ve hayatageçirilmelidir.
Acil yapılması gerekenler bellidir:
*Deprem toplanma alanları acilen boşaltılmalı ve İstanbul depremine göre hazırlanmalıdır!İstanbul’da mevcut toplanma alanlarının sayısı, durumu ve konumu, sağlık malzemelerinindurumu, içme suyu temini, acil durum yollarının akıbeti gibi bilgiler halk ile acilenpaylaşılmalıdır.
*Bina deprem denetimleri yapılmalı, gerekli olanlar tahliye edilmeli, tahliyelere konut desteğisağlanmalı, halk mağdur edilmemelidir!
*Kentsel dönüşüm adı altında yapılan yıkımlar ve inşaatlar denetlenmeli!
*İstanbul’un tüm altyapısı depreme göre düzenlenmelidir!
* Depreme ve sonuçlarına karşı tedbirlerle ilgili mevzuat tamamlanmalı, denetim, gözetim veuygulama sisteminin taşıdığı sorumluluğu yerine getirmesi sağlanmalıdır.
* Okul, hastane, yurt gibi kurumların, ulaşım yapılarının ve köprülerin, dolgu alanlarının,tarihi varlıkların depremden nasıl etkilenecekleri konusunda tespitler yapılmalı ve gerekliönlemler alınmalıdır.
* Kimyasalların üretim, depolama ve taşıma süreçlerinin oldukça yoğun olduğu, kimyatesislerinin birçoğunun kent ile iç içe geçtiği İstanbul’da, olası bir depremde yanıcı, patlayıcımalzemeden kaynaklı felaketleri önlemek amacıyla, büyük endüstriyel kazalara yönelik acildurum planları hazırlanarak kamuoyu ile paylaşılmalıdır.