Ali İsmail Korkmaz davasında tanıkların dinlenmesine ilişkin duruşma 6 Ocak’ta verilen ara kararla 28 Şubat 2014’e ertelenmişti. Bugün Eskişehir 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yapılan talimat duruşmasında 12 tanık dinlendi.
Tanıklardan Dr. Sezer Zehir, Ali İsmail’in OGÜ Tıp Fakültesi’ne girişine ilişkin süreci anlattı. Fırın çalışanı Mehmet Aslan, verdiği ifadede polislerin o gün bir eylemciyi dövdüğünü ve kamera kayıtlarından patronu İsmail Koyuncu’ yu teşhis ettiğini söyledi.
Aynı gün Sanayi Sokak'ta darp edilen Doğukan Bilir ise ifadesinde “Ortalık hareketlenince kaçmaya başladım. Arabaların arasından çıkan yüzü maskeli, 3-4 kişinin saldırısına uğradım. Bunun üzerine başka taraflara kaçmaya başladım. Daha sonra aralarında polislerin de olduğu 7-8 kişilik bir grup beni kuytu bir yere götürüp dövdü. Bana 'Hangi örgüttensin?' diye sordular. Ben de örgütten olmadığımı söyledim. Kimliğimi gösterince beni bıraktılar. Daha sonra babamı aradım ve beni alıp hastaneye götürdü” dedi.
Beşik Otel kayıtlarıyla ilgili olarak dinlenen Mustafa Ayaş, “Ben teknisyenim, otel müdürü beni aradı, 'Görüntüler açılmıyor' dedi. Otele gittiğimde 3 polis vardı, görüntüler açılıyordu. Görüntüleri onlara açtım, polislere nasıl yedekleyeceklerini öğrettim. Bir hafta sonra gittiğimde görüntüler bilgisayardan silinmişti” dedi. Sokak esnafından Ahmet Mustafa Aslan ise o gün polislerden jopla dayak yediğini; ancak polislerin esnaf olduğunu öğrendiklerinde polislerin kendisinden özür dilediğini ifade etti.
Beşik Otel sahibi Erdoğan Gözseçen ise ifadesinde “Millet koşmaya başlayınca otelin içine girdim. Olay saatlerinde sahibi olduğum otele gelen polisler, güvenlik kamerası bulunup bulunmadığını sordu. 'Güvenlik kamerası var' demem üzerine şalteri indirmemi istediler; ancak ben zaten müşterilerin güvenliği açısından şalteri kapatacaktım. Polisler, zaten ben şalteri indirmek üzereyken geldiler. Kendi irademle şalteri indirdim. Olaydan bir kaç gün sonra Doğukan Bilir'in babası Ercan Bilir geldi. Kamera kaydını almak istedi, ben de emniyet kanalıyla kendisine kayıtları verebileceğimi söyledim. Daha sonra polisler geldi, hard diski onlara verdim. Sonra görüntüyü açamadıklarını söylediler. Bunun üzerine Mustafa Ayaş gelip görüntüyü açtı “ dedi.
Mehmet Beyazıt Mallı ise emniyet için haber yapan bir gazeteci olduğunu, o gün o sokakta istihbarat bölge müdürü olarak görev yapmakta olduğunu, diğer tanık otel müdürünün de kendisinin basın temsilcisi olduğunu iddia ederek, olay gecesi göstericileri, grup liderlerinin yönlendirdiğini öne sürdü. Mallı' nın olayın meydana geldiği sokakta aydınlatma lambaları ve güvenlik kameralarının çalışmadığını söylemesi üzerine Korkmaz ailesinin avukatları tanığa tepki gösterdi. Mallı, daha sonra salon dışına çıkarıldı.
Tanıklardan Mehmet Avcı ve Seyitcan Göl ise olayla ilgili bilgilerinin olmadığını dile getirdi.
Korkmaz ailesinin avukatları tanık ifadelerine karşı beyanlarını davanın görüldüğü asıl mahkemeye sunacaklarını belirtti.
Davaya katılmayan tanıklar Yılmaz Balkan ve Koray Demirel'in zorla duruşmaya getirilmesine karar veren mahkeme heyeti, duruşmayı 11 Nisan 2014 saat 14.00'a erteledi.
Dava sonrası yapılan basın açıklamasında Korkmaz ailesinin avukatlarından Av. Ayhan Erdoğan; gerek tanık, gerek sanık ifadelerinde deliller karartılmaya çalışıldı. Sanık yönünden faillerin gizlenmeye çalışıldığı, başkaca kişilerin sanık haline getirilmeye çalışıldığı, daha açık bir ifadeyle Ali İsmail’in ölümüne sebep olan o sokaktaki saldırının rastgele bir saldırı olmadığı, bazı sivil şahıslarla birlikte devletin güvenlik gücü diye tabir ettiğimiz polislerin birlikte hareket ederek, o günkü eylemde, Gezi direnişinde, barışçıl gösteride yer alan insanların o sokağa girmesi için özel çaba sarf ettikleri, o sokakta polisler tarafından pusuya düşürülerek öldüresiye dövüldükleri, bunun bir rastlantı olarak değil, bir pusu olarak değerlendirebileceğimiz bilinçli bir davranışla gerçekleştirildiği bu gün daha da açığa çıkarılmıştır. Hatta kameraların da kapatılmasının polis tarafından da talep edildiği açığa çıkmıştır. Bu durum şunu göstermektedir ki Ali İsmail Korkmaz failleri burada gizlenmeye çalışılmıştır. O sokakta iktidara karşı gelen, iktidarı protestoda bulunun herkesin ölümüne sebep olabilecek bir saldırı tezgahlanmış ve düzenlenmiştir. Bunun hesabını verecekler. Olay her gün daha da açığa çıkmaktadır. Bugün adeta hüküm yerine geçebilecek tanık beyanları vardır. Sanıkların da Kayseri’deki ikrarları bu yöndeydi. Ali İsmail Korkmaz katilleri mutlaka ama mutlaka cezalandırılacaktır. Hiç kimse onları korumaya kalkmasın. Korumaya kalkanlarla da ilgili dava açacağımız ve bu davanın da takipçisi olacağımız bilinmelidir” dedi.
Gürkan Korkmaz ise dava süreci boyunca yanlarında olan, destek veren herkese teşekkür etti. Sürecin bir aile için katlanılması ne kadar zor bir süreç olduğunu dile getirdi. Bu zorlu süreçte insanların desteğinin kendilerine güç verdiğini ifade etti. Davanın nereye götürülürse götürülsün halkın yanlarında olduğunu hissettiklerini söyledi. Hak verilmez alınır diyerek haklarını alana kadar savaşacaklarını ifade etti.