Ankaralı kadınlar “Yaşamın öznesiyiz, buluşsun seslerimiz” diyerek referandumda “Hayır”ı hep birlikte örgütlemek için buluştu. Ankara Kadın Platformu’nun çağrısıyla 11 Şubat'ta Çağdaş Sanatlar Merkezi’nde kadınlar Ankara’nın birçok mahallesinden, birçok örgütten bir araya geldi.

Katılımın yoğun olduğu etkinlikte kadınlar salona sığmadı. Etkinlik video gösterimiyle başladı, kadınlar direnişlerden öncü kadınların resimlerinin geçtiği videoyu sık sık alkışlarla böldü. Salonun iki yanında “Umudum var çünkü” ve “Söylemezsem çatlarım” köşeleri oluşturuldu. Kadınlar buralara sözlerini yazdı.

Etkinlikte ilk olarak Ankara Barosu Kadın Hakları Merkezi Başkan Yardımcısı Av. Sibel Kızılkaya İtkü, Anayasa değişikliği ile ilgili sunum yaptı.

Kadınlar, “Hak ve özgürlüklerimizi güvence altına almak, şiddeti sonlandırmak, başıma geleceklerden korkmamak için, daha güzel bir dünya için ne yapmalı, ne yapabilirim, ne yapabiliriz” diyerek forum kısmına geçti.

Etkinliğin amacı olarak, Ankaralı kadınların ortak kampanyasını örgütleyecek bir koordinasyon oluşturulması belirlendi. Komisyonlar oluşturulacağı ve etkinliğin sonunda kadınların sözlerinden bir deklarasyon okunacağı duyuruldu.

Kadınlar 2 dakikalık konuşmalarla önerilerini sundu. En az 50 kadın söz aldı. Bir yandan da “#SöylemezsemÇatlarım” etiketiyle sosyal medyada canlı yayınlar ve paylaşımlar yapılmaya başladı. Etkinliğin ortalarında kadınların etiketi Twitter gündeminde birinci sıraya yükseldi.

Kadınlar etkinliği ortaya çıkan deklarasyonu okuyarak ve şarkılar söyleyerek sonlandırdı. Kampanya başlatıldı.

“Kadınların referandumu 8 Mart olsun, güçlü bir ‘Hayır’ diyelim”

Kadınların önerilerinden bazıları şunlar:

• Didaktik söylemlerden kurtulup, Gezi zekasını ortaya koymalı. Gençler esprili şeyler çıkaracaktır. Mesela: “Satılık Devlet, üstelik Bahçeli.”
• Bugüne kadar babamızdan, sonra kocamızdan, hatta evlatlarımızdan aldığımız “Hayır”ları; okula gitmek istediğimizde, işe gitmek istediğimizde, evlenmek istemediğimizde duyduğumuz “Hayır”ları bir araya getirelim ve hep birlikte ne diyelim? (Salon hep bir ağızdan “Hayır” diye bağırdı.)
• Kadınlara sorularla gidelim, hayatlarına dokunan şeyleri anlatalım.
• Anketler kadınların şimdiden “Hayır” dediğini gösteriyor. Ayrıştırmadan, evleri gezelim.
• Mahallelerde kadınların Hayır meclislerini kuralım.
• Ben bir gece yarısı KHK ile işten çıkarıldım. İş güvencemiz, işe geri dönmek için ‘Hayır’ diyoruz.
• Referandumu biraz erkene çekelim. Kadınların referandumu 8 Mart olsun, o gün güçlü bir ‘Hayır’ diyelim. (Kadınlardan yoğun alkış aldı.)
• Kadınlar sosyal medyadan çok kez sansürü deldi. Sosyal medyaya önem verelim.
• Burası Gezi’yi anımsatıyor. Boyalı merdivenleri, Hayır merdivenlerine çevirelim.
• Erdoğan kadınların ‘Evet’ demeyeceğini biliyor. Bu yüzden kadınların birlikte ‘Hayır’ı örgütlemesini engellemeye çalışıyor. Gezi’de Çapulcuyduk, referandumda da Hayırcıyız.
• Ayrı ayrı mücadele ettik, birlikte yenildik. Şimdi birlikte mücadele edeceğiz.
• Hep birlikte Kuğulu Park’ta dans edebiliriz.
• Ben öğretmenim, eğitim gericileştirildi. Öğretmenler odasında hep ‘Hayır’ı anlatıyorum. Hep birlikte okullara gidelim, velilere anlatalım, onlarla toplantılar örgütleyelim.
• Balkonlarımızdan ‘Hayır’ çarşafları sallandıralım.
• Panoları, TV’leri, radyoları ele geçirelim. Kendi filmlerimizi çekelim. Bir de Gezi ruhunu ekleyelim.
• Site kuralım.
• Daha önce ‘Yetmez ama Evet’ denmişti; biz ‘Yetti artık Hayır’ diyelim.
• Ben evlere giden temizlik işçisi bir kadınım. İşe giderken otobüslerde benim gibi kadınlara anlatıyorum. Anlattığım bir kadın bana geldi dedi ki; ‘Ben senin anlattıklarını araştırdım. Haklıymışsın. Bugüne kadar iki kez AKP’ye oy verdim. Referandumda hayır diyeceğim. Bunu kocama söyledim, beni boşayacağını söyledi. Ben de ne yaparsan yap dedim.’