Arızlı depremzedelerinden 3 kadın, depremzedeleri evlerinde atma kararını protesto etmek için ellerinde benzin bidonlarıyla çatıya çıktı. 14 Nisan'da başlayan eylem çatıda devam ediyor. Arızlı depremzedeleri "tapu değil barınma hakkı istiyoruz" diyor

Kocaeli Adliyesi 1.İcra Hukuk mahkemesinde hafta içerisinde alınan tahliye kararının ardından Arızlı"da gerilim çatıya tırmandı. Arızlı depremzedeleri sitelere girişi engelledi. Girişlere barikatlar kuruldu. Önceleri polis sitelere girişi engelleyip barikat kuruyordu. Arızlı depremzedelerinden 3 kadın sitelerde bulunan bir çatıya çıkarak burada eyleme başladı. Ellerinde benzin dolu bidonlarla çatıya çıkan kadınlar için itfaiye ekipleri, ambulanslar ve onlarca polis gönderildi. Kadınlar 4 gün içerisinde valilik tarafından çözüm bulunmasını, aksi takdirde çatıda kendilerini yakacaklarını söyledi. Eylemin ilk gününde CHP"li milletvekili aday adayları, Halkevleri, EMEP, BDP il yöneticileri, demokratik kitle örgütleri Arızlı depremzedelerine destek verdi. Eylemin ilk gecesi kadınlar çatıdan inmeyeceklerini söyledi. Site girişinde barikat kuran diğer depremzedeler ise girişlerde hastalar hariç araç girişini yasakladı. Polis site içine hala giremiyor. Gece boyunca depremzedeler site girişinde ateş yaktı.

"Tapu değil barınma hakkımızı istiyoruz"
Çatıya çıkan kadınlardan Huriye Özdemir'in kronik bir kalp rahatsızlığı olduğu öğrenildi. Depremde eşini ve çocuğunu kaybeden Özdemir, şimdi ise bir çocuğu ile konutlarda yaşıyor. Özdemir, eşinden kalan dul ve yetim maaşıyla geçiniyor. Depremde enkaz altında kalan Özdemir her iki elini de kaybetmiş. Ellerini kısmen kullanabiliyor. Huriye Özdemir taleplerinin tapu olmadığını söyleyerek, "bizim baştan beri talebimiz tapu değildi, biz barınmak istiyoruz, bundan dolayı da devletimizden destek istiyoruz. 11 yıldır depremzede mi kalır diyorlar. Depremin etkileri hala devam ediyor, isteyen gelsin baksın" dedi.

Kendini yakacak
Çatıda bulunan bir diğer kadın Ülkü Karahan'ın lisede okuyan bir kızı var. Mide ve bağırsak problemi olan Karahan 2 yıl önce site aidatlarını ödeyebilmek için bankadan kredi çekmiş. Depremde yine eşini ve çocuğunu kaybeden Karahan dul ve yetim maaşıyla geçiniyor. Fakat Karahan'ın maaşı bankadan aldığı krediler yüzünden kesintilere uğramış. Karahan'ın konutlarda bulunan evinin elektriği, suyu ve doğalgazı borçlarından dolayı kapalı. Karahan "geri kalan 3 gün için çözüm bulmazlarsa kendimi yakmakta kararlıyım" diyor.

"Sosyal devlet varsa bize yardım etmeli"
Bir diğer depremzede ve eylemci Çisem Uğur da arkadaşları gibi zorluklarla yaşamaya devam ediyor. 1 çocuğu bulunan Uğur, "bizim talebimiz tapu değil. Madem ülke sosyal devlet, bize yardımcı olmaları gerekir. Mesela 49 yıllığına bu konutları bize tahsis edebilirler. Ya da Dünya Bankası konutları gibi deprem konutlarından bize konutlar tahsis edebilirler. Bizim bütçemize göre ödemeler çıkarabilirler. Ülkenin zenginleri her ailenin elinden tutsa bu sorun çözülür. Burada yaşayan hiç kimsenin kalacağı yer yok. Herkes yokluk içinde yaşıyor" ifadelerinde bulundu.