Emek Bizim İstanbul Bizim İnsiyatifi bugün (27 Mayıs Pazartesi) inşaata verdiği ruhsatı iptal etmesi için Beyoğlu Belediyesi önündeydi. Misbah Demircan’ın gelip açıklama yapmasını istemeleri üzerine polis saldırısına uğrayan kitle, Emek Sineması için tüm sorumlular hesap verene kadar mücadelenin devam edeceğini söyledi
“Yıkmıyoruz, taşıyoruz” iddialarına rağmen Emek Sineması 20 Mayıs Pazartesi günü tamamen yıkıldı. Ancak yıllardır Emek Sineması’nın korunması için mücadele eden Emek Bizim İstanbul Bizim Platformi mücadelesini sürdürüyor. Platform, bugün Emek Sineması’nın yıkımının sorumlularından olduğunu söylediği Beyoğlu Belediyesi önüne gitti.
Platform belediye önüne gitmeden çok önce polisler birikmişti. Saat 14.00’da belediye önünde buluşan Platform adına basın açıklamasını Hande Gülcan okudu. Gülcan, “İstanbul’da yenileme, yeniden canlandırma ve dönüşüm kavramları adı altında yürütülen projelerle, tüm kamusal alanlarımız, mahallelerimiz ve kültürel varlıklarımız sermayenin AKP işbirliği ile yürüttüğü sonu gelmeyen tüketim ve metalaşma politikalarına kurban edilmektedir. Bu nedenle Emek Sineması için verilen mücadele bugün, AKP ve sermaye eliyle yürütülen kentsel dönüşüme, kültürel alana yönelik piyasacı dönüşüme karşı yürütülen bir mücadeledir ve son derece yaşamsal, simgesel bir anlama sahiptir” dedi.
Beyoğlu Belediyesi Emek Sineması’nın yıkımını nasıl hazırladı?
Gülcan sözlerine şu şekilde devam etti: “Emek Sineması’nın yıkımıyla sonuçlanan süreç, Beyoğlu Belediye Başkanlığı’nın teklifi sonucunda, sinemanın içinde bulunduğu tarihi yapı kompleksinin Bakanlar Kurulu kararı ile yenileme alanı ilan edilmesiyle başlamıştır. İhaleye dahi çıkılmaksızın 1993 tarihli bir sözleşmeye dayanılarak Kamer inşaat tarafından hazırlanan avan proje, İstanbul Yenileme Alanları Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu tarafından onaylandı. Kurul kararı ise Beyoğlu Belediyesi ve daha sonra da İBB tarafından onaylanarak prosedür tamamlanmıştır. Ancak belgelerde açıkça görülmektedir ki; 2863 sayılı Yasa'nın 14’üncü maddesi uyarınca kamuya ait kültür varlıklarının kiralanması ya da benzer bir biçimde kullanılması durumunda Kültür Bakanlığı’ndan alınması gereken izin, sözleşme tarihinden nerede ise 17 yıl sonra Kültür Bakanı Ertuğrul Günay tarafından verilmiştir.”
Mimarlar Odası’nın açtığı dava sonucu alınan yürütmeyi durdurma kararının üç kişilik bilirkişi heyetinden yalnızca birinin görüşüne dayanarak bozulduğunu söyleyen Gülcan “Emek Sineması’nın yıkılıp bir alışveriş merkezinin çatı katında yeniden inşasının koruma kuralları ve mevzuatına göre yapılabilirliği konusunda kiracı ve yüklenici şirket tarafından İstanbul Teknik Üniversitesi’ne hazırlatılan ve süreçte dayanak olarak kullanılan raporda yer alan Kutgün Eyüpgiller, aynı zamanda, bu projenin koruma danışmanıdır” dedi.
‘Emek’in yıkımından sorumlu olanlar hesap verecek’
“Bakanlar Kurulu, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Sosyal Güvenlik Kurumu, İstanbul Büyükşehir Belediyesi, Beyoğlu Belediyesi, İstanbul Yenileme Alanları Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu, İstanbul Teknik Üniversitesi adına etik dışı rapor hazırlayan akademisyenler... Hepiniz hesap vereceksiniz!” diye sözlerine devam etti.
‘Beyoğlu Belediyesi, ruhsatı iptal etsin’
Beyoğlu Belediyesi’ne seslenen Gülcan, “Emek Sineması inşaatına verdiği ruhsatla bu yıkımdan birinci dereceden sorumlu olan Beyoğlu Belediyesi’nin bu sorumluluktan kaçmasına izin vermeyeceğiz. 20 yıl önce T.C Emekli Sandığı Genel Müdürlüğü ve Kamer İnşaat arasında imzalanan, yok hükmünde bir protokolün usulsüz tadilatıyla alınan ruhsatı derhal iptal ediniz” dedi.
Emek’e sahip çıkanlara karşı yine polis barikatı
Basın açıklamasının ardından Platform, Beyoğlu Belediye Başkanı A. Misbah Demircan’ı dışarıya çağırdı. Demircan’ın gelmemesi üzerine belediye binasına girmek isteyen kitlenin önü polis barikatıyla kesildi ve polis kitleyi belediye önünden geriye doğru itti.
Dağılmayan kitle, Demircan’ı dışarıya beklediklerini söyleyerek belediye önünde oturma eylemine geçti. Kitle sık sık “Misbah dışarı”, “Misbah ruhsatı hemen iptal et”, “Emek bizim İstanbul bizim”, “Biz bitti demeden bu dava bitmez” sloganları attı.
‘Yine geleceğiz’
Demircan’ın dışarıya çıkmaması üzerine Platform; Tarlabaşı, Okmeydanı, Taksim gibi Emek’i de sermayenin rantına açan Beyoğlu Belediyesi ruhsatı iptal edene, tüm sorumlular hesap verene kadar mücadelenin devam edeceğini ve yine geleceklerini söyleyerek belediye önünden ayrıldı.