İstanbul Beyoğlu’nun simgelerinden tarihi Emek Sineması’nı yıkan proje hakkında verilen yürütmeyi durdurma kararının ardından İstanbullular 17 Ocak günü kararın uygulanıp uygulanmadığını teftiş etmek üzere Emek Sineması önünde buluştu. “Emek bizim İstanbul bizim” ve “Biz bitti demeden bu film bitmez” pankartlarının arkasında bir araya gelen İstanbullular, taleplerini dile getirdi.

Basın açıklaması öncesinde Mücella Yapıcı, Mimarlar Odası adına hukuki süreci aktararak İstanbul Bölge İdare Mahkemesi’nin Emek’i yıkan proje hakkında “kamu yararı olmadığı ve hukuka uygunluk bulunmadığı, tarihi ve kültürel yapılara telafisi güç ve hatta imkansız zararlara yol açacağı” gerekçesiyle yürütmeyi durdurma kararı verdiğini anlattı. “Bu hukuksuz, ahlaksız, fırsatçı inşaatın hemen durması gerekli ancak inşaat şirketi karardan etkilenmediklerini söyleyerek zaman kazanmaya çalışıyor. Yürütmeyi durdurma kararına rağmen devam eden inşaatta bir işçi cereyana kapıldı. Oda olarak tekrar suç duyurusunda bulunduk. Ayrıca Danıştay da Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan hakkında soruşturma izni verdi” diyen Yapıcı, “Biz mücadelemize devam edeceğiz, Emek bizim olacak” sözleriyle konuşmasını bitirdi.

“Emek Sineması kent mekanında süren sınıf mücadelesidir”

Yapıcı’nın ardından söz alan Avukat Can Atalay, Emek Sineması mücadelesinin kent mekanında süren sınıf mücadelesi olduğunu söyleyerek “Evet sinema yıkıldı ama hukuku bu iktidarın, neoliberal yağmanın aracı olmasına izin verecek miyiz? Kararı geciktirdiler, şimdi mahkemeye baskıya başladılar ama biz mahkeme kararını değil mücadelemizi esas aldık hukuk labirentinde kaybolmayacağız” dedi.

“Fırtına Vadisi’ne Yırca’ya sözümüz var” diyen Atalay İstanbul valisi ve görevlilerin inşaatı durdurmak zorunda olduğunu hatırlatarak “Aksi takdirde yurttaşlar durduracak. Bu inşaat duracak başka yolu yok” dedi. İnşaata izin veren belediye yetkilileri ve inşaat sahibi “5’li çete” olarak yuhalandı.