Gazetecilerden Erdoğan'a yanıt: "Tasma sizde, kelepçe bizde!"

Cu, 08/06/2012 - 20:35
  • Arttır
  • Eksilt
  • Normal

KCK adı altında yürütülen operasyonlarda tutuklanan meslektaşları için Dışarıdaki gazeteciler bugün eylemdeydi. Gazeteciler, Erdoğan’ın ve takipçilerinin gazetecilere yönelik “tasmalılar” hakaretine de sloganlarla yanıt verdi: “Tasma sizde, kelepçe bizde!”

Saat 19.00 Taksim tramvay durağında biraraya gelen gazeteciler ve “özgür basın susturulamaz” diyerek gazetecilere destek verenler Galatasaray Meydanı’na yürüdü.  Yürüyüşte KCK adı altında yürütülen operasyonlarda tutuklanan Özgür Gündem, Azadiya Welat, DİHA ve Fırat Dağıtım emekçilerinin fotoğraflarının yer aldığı bir pankart açıldı.

Yürüyüş boyunca gazeteciler, “Tasma sizde, kelepçe bizde” sloganlarıyla AKP’ye biat etmeyen herkesin hapisle tehdit edildiğine dikkat çekti. Sık sık “AKP elini medyadan çek!”, “Tasma sizde, kelepçe bizde”, “Dokunan yansa da dokunacağız”, “İçerde dışarda susmayacağız!” sloganları atıldı.

BDP, Çağdaş Gazeteciler Derneği, Türkiye Gazeteciler Sendikası, Gazetecilere Özgürlük Platformu, ÇHD İstanbul, Halkevleri, ÖDP, Gençlik Muhalefeti ve Milyonlar Adalet İstiyor inisiyatifinin destek verdiği eylemde BDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Halkevleri Genel Başkanı İlknur Birol, TKP, ÖDP ve SDP yöneticileri de yer aldı.

İçerdeler çünkü “tasmalı” lakabının hakkını vermediler

Galatasaray Meydanı’na gelindiğinde Dışarıdaki Gazeteciler adına basın açıklamasını, Oda TV davasından tutuklanarak yaklaşık 1 yıl hapishanede kaldıktan sonra tahliye olan gazeteci Ahmet Şık okudu. Şık “24 Aralık 2011’de çoğu Kürt basınında çalışan 36 gazeteci tutuklandı. Ekleriyle 2000 sayfayı bulan iddianame yazıldı.Haklarındaki suçlamalar hiçbirimizi şaşırtmadı. Çünkü biz bu oyunu Odatv davasında da görmüştük. Evet, suçlanan mahkum edilmek istenen yine gazetecilik faaliyeti, yine gazetecilik!” dedi.

Haber yapmanın, haber kaynağıyla temas etmenin, haber merkezindeki yöneticiyle haber hakkında konuşmanın, gazeteci meslektaşla haber alışverişinde bulunmanın, telefonda haber konuşmanın, internette haber okumanın, e-maille soru sormanın, bir arkadaşla fikir teatisinde bulunmanın Türkiye Cumhuriyeti Savcısına göre suç olduğunu belirtti.

Şık, KCK davasından tutuklanan gazetecilerin Uludere (Roboski) Katliamını, Van depremini, Pozantı Cezaevi’nde yaşananları, insan hakları ihlallerini halka duyurdukları ama AKP’nin “gözünün içine bakarak” hareket edip “tasmalı” lakabının hakkını vermedikleri için şu anda içerde olduğunu söyledi.

Hakikati doğru zamanda dile getirmeye devam etmek için


“Susmayacağız! Ragıp Zarakolu’nu, Büşra Ersanlı’yı Zeynep Kuray’ı ve tutuklu 104 gazeteciyi savunduk, savunacağız” diyerek gazetecilere özgürlük mücadelesinin sürdüğünü de belirtti. Şık, Oda TV davasında olduğu gibi KCK davasını da kararlılıkla takip edeceklerini söyledi ve 18 Haziran’da Oda Tv, 10 Eylül’de KCK davasında olacağız” dedi.

Türkiye Gazeteciler  Sendikası (TGS) ve Gazetecilere Özgürlük Platformu (GÖP) tarafından 5 Haziran itibariyle tutuklu gazeteciler için başlatılan “Gazeteciliklerine tanığız” eylemlerine de değinen Ahmet Şık, “Hafta içi her gün 12.00’de ‘Gazeteci olduklarına tanığız’ demek için Çağlayan Adliyesi’ndeyiz. Hakikati doğru zamanda dile getirmeye devam etmek için her zamanki gibi tasmalı gazetecilikten değil kelepçeli gazetecilikten taraf olacağız.”