7 Acil talebimizi görüşmek üzere HDP ve CHP Genel Merkezleri'ni ziyaret ettik. Halkevleri heyetini HDP Genel Merkezi'nde HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, CHP Genel Merkezi'nde CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ağırladı. 23 Haziran salı günü TBMM önünde yeni seçilen tüm vekillere dönük çağrı açıklaması yapılacak.

7 Haziran seçimleri sonrasında Halkevleri tarafından yeni oluşan Meclis'e 7 acil talep sunulmuştu. Halkevleri Merkez Yürütme Kurulu tarafından belirlenen talepler, Genel Yönetim Kurulu'nda görüşülmüş ve talepler doğrultusunda çalışmaların başlatılması kararlaştırılmıştı. Bu çerçevede ilk olarak 25. Dönem'de TBMM'de yer alacak olan Halkların Demokratik Partisi (HDP) ve Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) ziyaret edildi. Genel Başkanımız Oya Ersoy, Genel Başkan Yardımcımız Samut Karabulut ve Kadın Sekreterimiz Dilşat Aktaş tarafından oluşan Halkevleri heyeti ilk olarak bugün sabah HDP Genel Merkezini ziyaret etti. Burada HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, HDP yöneticileri Alp Altınörs ve Ali Ürküt ile görüşüldü. Öğleden sonra ise Cumhuriyet Halk Partisi Genel Merkezi ziyaret edildi. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve Ankara Milletvekili Aylin Nazlıaka ile bir görüşme gerçekleştirildi. 

23 Haziran Salı günü TBMM önünde tüm milletvekillerine yönelik yapılacak çağrı açıklaması öncesi HDP ve CHP heyetlerine talepler anlatıldı. "Meydanlarda söz verdiniz. Sözünüzü tutun" başlığı altında yapıalacak açıklama öncesi yapılan ziyaretlerde şunlar konuşuldu; 

HDP heyetiyle görüşmede Halkevleri Genel Başkanı Ersoy, seçimlerde elde edilen sonucun hem HDP hem solun geneli açısından olumlu sonuçlar yarattığını, 1980 sonrasında ilk kez sola verilen toplam oy oranının yüzde 38’lere çıkmasının solun yükselişi açısından umut verici olduğunu, bu olumlu atmosferin ilerletilmesinde birlikte mücadelenin önemine vurgu yaptı.

Ersoy, “AKP 7 Haziran seçimleriyle birlikte daha önce sokakta kaybettiği meşruiyeti bu kez sandıkta da kaybetmiş oldu. Halk, Tayyip Erdoğan’ın başkanlık hayallerine, baskıcı faşist, gerici, yağmacı diktatörlük rejimine ‘hayır’ demiştir. AKP’nin 13 yıllık iktidarını krize sokan tablo ülkemiz açısından yeni bir dönemin başlangıcı haline getirilebilir. Bugün AKP tarafından temsil edilen neoliberal yağma rejiminin, faşizmin ve gericiliğin karşısında kardeşçe, barış içinde, eşit haklara sahip olarak yaşadığımız bir ülke kurma mücadelesinde herkese çok önemli görevler düşmektedir. AKP’nin neoliberal ekonomi, baskı ve savaş politikalarının yarattığı tahribatlar oldukça ağırdır. Bunların giderilmesi uzun bir yeni mücadele dönemini ve köklü değişimleri gerektirmektedir” dedi.

Ersoy ayrıca, tökezleyen AKP’nin, faşist, yağmacı, gerici, mezhepçi iktidarını toparlamaya çalıştığını; buna fırsat verilmemesi gerektiğini bu amaçla 7 acil taleple meclise seslenerek hükümet kurulmadan atılması gereken adımları içeren programları hakkında bilgi verdi.

Demirtaş: Yan yana gelecek zeminleri çoğaltalım

HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Halkevleri’nin seçim sürecinde verdiği desteğin önemine değinerek, bu solun ortak başarısıdır, böylesi dayanışmalarla daha büyük başarılara imza atılabileceğine inandıklarını, daha fazla yan yana gelecek zeminler yaratılması gerektiğine inandıklarını; sokağın, halkın doğrudan mücadelesinin süreçteki önemine değinerek, sadece mecliste demokratik mücadele vermenin yeterli olamayacağını, kitle örgütlerinin, emek örgütlerinin mücadelesinin belirleyici olacağını, meclisten kendilerinin bu mücadeleye destek olacaklarını vurguladı.

HDP’nin kitleler üzerindeki gerici etkiyi kırmakta başarılı olmasının, AKP’nin hesaplarını altüst etmede özel bir öneme sahip olduğunu da belirten Demirtaş, seçim sonuçlarının Ortadoğu’daki dengeler üzerinde de önemli bir etki yarattığını Suudi, Katar, Türkiye arasında kurulan mezhepçi Sünni ittifakının belirsizliğe düşmesine de neden olduğunu söyledi.

“Halk artık seçim geçti diye yaşananlara seyirci kalmayacak”

CHP görüşmesinde ise Oya Ersoy, seçimlerin sol için olumlu sonuçlarına değindikten sonra, sandıkta tökezleyen ve diktatörlük hayalleri kursağında kalan AKP’nin ve Erdoğan’ın toparlanmasına izin verilmemesi gereğine vurgu yaparak, bu doğrultuda sokakta yürütülecek çabalar kadar mecliste yürütülecek çalışmaların, izlenecek taktiklerin de önemli olduğunu vurguladı.

Halkın AKP’nin durdurulması için Gezi’den beri seferber olduğunu, sandıklara sahip çıkılmasında da bu tavrın sürdürdüğünü, bundan sonra da taleplerinin ifadesi olarak verdikleri oylara da sahip çıkacağını; Halkevleri’nin, halkın oy verdikten sonra evine çekilip oluşturulacak siyasi tabloyu seyretmesi gerektiğini düşünen yaklaşımların aksine halkın taleplerinin takipçisi olması amacıyla çalışmalar yürüteceğini belirtti. Halkevlerinin “7 acil şart” başlığıyla açıkladığı program hakkında bilgi veren Ersoy, TBMM’nin açılışında Halkevcilerin kapının önünde olacaklarını ve “meydanlarda söz verdiniz, sözünüzü tutun” talebiyle bir eylem yapacaklarını da belirtti.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ise, seçim sonuçlarının tüm ülke için olumlu bir sonuç yarattığını belirterek, AKP’nin Türkiye’ye ve demokrasiye büyük zararlar verdiğini, özellikle Recep Tayyip Erdoğan’ın bu çizgiyi sürdürme konusunda ısrarcı olduğunu, ülkeyi ekonomik ve siyasi krize sokup, kriz ortamında erken seçime götürüp toparlanmayı amaçladığını ve bunu engellemeye çalıştıklarını vurguladı.