İstanbul Halkevi İstanbul’da toplu taşımaya gelen yüzde 35’lik zammı protesto etmek için sokağa çıktı. Halkevciler İstanbulluları “Daha ne kadar bu şirketleri sırtınızda taşıyabileceksiniz. Daha ne kadar bizim sırtımızdan geçinmelerine izin vereceksiniz. Yeter artık” sözleriyle, örgütlenmeye, mücadele etmeye çağırdı.
Elektrikten doğalgaza, suya, gıdaya gelen zamların ardından İstanbul’da bugünden itibaren (10 Şubat) ulaşıma da yüzde 35 zam geldi. Yüzde 15’lik asgari ücret zammının ardından gelen yüzde 35’lik ulaşım zammı, en çok emeğiyle geçinen işçileri zor durumda bıraktı. Son gelen zamlarla birlikte, tam 3,5 lira, öğrenci 1,7 lira, aylık tam 275 lira, aylık öğrenci ise 50 lira oldu.
“Ulaşım haktır satılamaz”İstanbul Halkevleri bugün Mecidiyeköy Metrobüs istasyonunda hem ulaşıma hem de diğer tüm temel hak ve ihtiyaçlara gelen zamları protesto etti. Eylemde sık sık “Ulaşım haktır satılamaz”, ”Ulaşım zamları geri alınsın” sloganları atılırken, işe gidiş ve geliş saatlerinde ulaşımın ücretsiz olması taleplerini içeren dövizler taşındı.
Eylemde konuşan Tuğçe Özçelik, “Ulaşımda, elektrikte, doğalgazda; şirketlerin, özel otobüs sahiplerinin zararını-kârını ödemek istemiyoruz. Eğer ulaşımda bir değişiklik yapılacaksa, bunun çözümü zam yapmak değil, maliyetleri azaltmaktır. Bizler Halkevciler olarak yıllardır ulaşımın işe gidiş dönüş saatlerinde ücretsiz yapılmasını talep ediyoruz. Çünkü ulaşım gibi temel kamusal bir hak kar zarar hesaplaması yapılarak ücretlendirilemez” dedi.
“Şirketlerin, özel halk otobüsü sahiplerinin her zam istediğinde talepleri karşılanırken, konu maçlara geldiğinde herkes ‘Orada bir durun’ diyorlar” diyen Özçelik, “Daha ne kadar bu şirketleri sırtınızda taşıyabileceksiniz. Daha ne kadar bizim sırtımızdan geçinmelerine izin vereceksiniz. Yeter artık” sözleriyle, örgütlenmeye, mücadele etmeye çağırdı.
Halkın yaşamını daha da zorlaştırmaya hakkınız var mı?
İstanbul Halkevleri adına basın açıklamasını okuyan Sarıyer Halkevi Başkanı Hülya Sapaz, asgari ücrete %15 zam yapıldığını ancak çoğu çalışanın ücretinin bu oranda bile artmadığını hatırlatarak, “Milyonlarca emekçinin yaşadığı İstanbul’da toplu taşıma ücretlerine %35 zam yapıldı. İstanbullunun, halkın nasıl yaşadığını ne zorluklarla geçindiğini bilmeyenler bir kez daha bir kamu hizmetini, temel bir hakkı kar mantığına göre fahiş oranda arttırdılar” dedi.
İBB’nin zam savunması olarak iki yıldan fazladır zam yapılmaması ve akaryakıt ve diğer giderlerin artmasına bağladığını belirten Sapaz, “Böyle bir gerekçeyle halkın yaşamını daha da zorlaştırmaya hakkınız var mı?” diye sordu.
Akaryakıt, doğalgaz, elektrik, su zamları, yeni vergiler, gıda fiyatlarındaki artışların halk tarafından bilindiğini ve en derinden hissedildiğini belirten Sapaz, tüm bunların üstüne gelen ulaşım zammı ile birlikte İBB’nin de “Bu zamların üstüne bir de biz size ulaşımı daha pahalıya satacağız” demek istediğini belirtti.
Ulaşım temel bir haktırİstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin ulaşım ve su olmak üzere İstanbullulara iki temel kamusal hizmet sağladığını belirten Sapaz konuşmasının devamında şu ifadelere yer verdi:
Birkaç ay önce suya zam yapılmaya çalışıldı, ardından karar İBB meclisinden geçmedi. Şimdi İstanbul Büyükşehir Belediyesi seçim öncesi en çok vaatte bulunduğu ulaşım konusunda kar zarar hesabı yaparak zam yaptığını açıklıyor. Bu iki temel hakta kar zarar hesabı yapamazsınız. Ulaşım temel bir haktır. Zamlarınızı kabul etmiyoruz. Derhal geri alınmasını istiyoruz.
Ülkeyi yönetenler halkın derdini görmüyor, nasıl yaşadığını önemsemiyor. Zamlar yetmiyor bir de ceplerini kamu kaynakları üzerinden, halktan toplananlar üzerinden dolduruyorlar. Geçtiğimiz hafta Başkentgaz’ın Kızılay üzerinden tecavüzcü Ensar vakfına nasıl para aktardığını, nasıl vergi kaçırdığını gördük. Halkevleri olarak Ankara’da Başkentgaz önünde İstanbul’da Kızılay önünde eylemdeydik. Hakkımız olanı sonuna kadar aramaya, halktan çalandan, yolsuzluk yapandan hesap sormaya çağırdık herkesi. Bu sistem halkın üzerine çöküyor. Sermayenin kasası halkın emeğinden çalarak, halktan daha fazla para toplayarak doldurulmaya çalışılıyor.İnsanlara toplu taşımadan kısarak mı yaşamayı öneriyorsunuz?
Ulaşıma zam yapılmadı denilen son 2 yılda doğalgaza %60’dan fazla, elektriğe %70’den fazla zam yapıldı. Akaryakıta neredeyse haftada bir kuruş kuruş gelen zamlarla dünyanın en pahalı benzinini kullanan ülkelerden biri haline geldik. Gıda fiyatları öyle bir artmış durumdaki TÜİK enflasyon oranını düşük göstermek için hesaplamalarda gıda fiyatlarının oranını azaltıyor. Oysa gerçek her gün halkın yaşamında en çıplak haliyle yaşanıyor. 2019’un ilk 9 ayında 3 buçuk milyona yakın kişi hakkında elektrik, 700 binden fazla kişi hakkında da doğalgaz borcu yüzünden yasal işlem başlatıldı. İnsanlar giydiğinden, gezdiğinden çoktan kıstı. Yediğinden içtiğinden kıstı. Araştırmalar bu kış günlerinde gelen yüksek faturalar yüzünden doğalgaz kullanımının %30 azaldığını gösteriyor. Geçtiğimiz iki yılda yaşanan budur! Ulaşıma zam olmaması değil. Şimdi de toplu taşımadan mı kısarak yaşamayı öneriyorsunuz insanlara?
Zamları geri çekinİstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanı Ekrem İmamoğlu’na, İBB Meclisine, ulaştırma konusunda çalışan bütün İBB yetkililerine sesleniyoruz.
Ulaşıma %35 zam yapmak İstanbul gibi bir şehirde yaşayan insanların hayatına artı yük bindirmek demektir. Halkın bunu kaldıracak ekonomik gücü kalmamıştır. İBB’nin yapması gereken ulaşım maliyetlerini nasıl sübvanse edeceğine dair çalışmalar yaparak, halka bu hakkı ücretsiz olarak vermenin yollarını bulmaktır. Halkevleri olarak yıllardır söylüyoruz. Ulaşım bir haktır. 2010’ların başından bu yana İBB yöneticileri ulaşıma zam yaparken iki kere düşünüyorsa bu hak için verilen mücadele sayesindedir. İstanbul halkı metrolarda, metrobüslerde turnikelerden atlayarak ulaşım hakkını savunmuştur. İstanbul’da ulaşıma yapılan zamlar bir an önce geri çekilmeli, sabah işe ve okula gidiş, akşam dönüş saatlerinde ulaşım parasız olmalıdır. İnsanca yaşadığımız bir kent ve bir ülke için herkesi sorumluluk almaya, mücadele etmeye çağırıyoruz.