Kadıköy’de 6 yıldır sanatı bir hak olarak savunarak çalışmalarını sürdüren, genciyle yaşlısıyla 10 bine yakın insanın parasız kültür sanat atölyelerine katıldığı, eğitimcilerin gönüllü olarak çalışmalara katkı sunduğu Kazım Koyuncu Kültür Merkezi sudan bahanelerle kapatılmaya çalışılıyor.  Kazım Koyuncu Kültür Merkezi gönüllüleri bugün gerçekleşirdikleri basın açıklaması ile Kültür Merkezlerinin kapatılmasına izin vermeyeceklerini açıkladılar. Kültür Merkezi'ni mühürleeye gelen polis karşısında Kültür Merkezi çalışmalarına sahip çıkanları görünce geri adım attı.



Kazım Koyuncu Kültür Merkezi'nin kapatılma noktasına giden süreç derneklere bağlı iki memurun Kültür Merkezi'ne gelerek atölye çalışmalarına katılanların oturmak için kullandığı ve kültür merkezinin yine herkese açık olarak gerçekleştirdiği etkinlikleri için kullanılan salonda yer alan masa ve sandalyelerin varlığını "lokal görünümünde" tanımlayarak tutanak tutması ile başladı. Tutanağa itiraz edilirken, Kültür Merkezi'ne hiçbir tebligat yapılmadan polisler  "lokal" olduğunu iddia ettikleri alanı kapatmak üzere geldiler. "Lokal" olduğu iddia edilen alanla Kültür Merkezi çalışmalarının yapıldığı alan aynı yer olunca ilk gelişlerinde dernek çalışmalarının engelleneceği gerekçesi ile kapatma yapamadılar. Hemen ertesinde ise bu defa akıllara durgunluk verecek biçimde madem lokalle kültür merkezi aynı yer o zaman derneği kapatırız diyerek gelip hazırlıklar için 2 gün süre verdiler. Süre bugün doluyordu. Kazım Koyuncu'nun ismini taşıyan binlerce insanın emeği ile kurulan ve çalışmalarına devam eden Kültür Merkezi'nin lokal "gibi göründüğü" için kapatılması elbette 2 memurun işgüzarlığı değildi.

Yapılan basın açıklamasında KKKM gönüllüleri, kültür merkezinin kapatılmak istenmesinin asıl nedeninin piyasalaştırmaya ve gericiliğe karşı ilerici, özgürlüğe ve eşitliğe dayanan değerleri savunmalaro olduğunu, AKP iktidarının ve onun zihniyetini uygulamaya geçirenlerin tüm muhaliflere dönük baskısının ve sanat düşmanlığının bu kapatma kararının asıl nedeni olduğunu vurguladılar. 

Basın açıklamasında söz alan Avukat Erkut Güzel, derneğe tebliğ edilen herhangi bir kapatma kararı olmadığı gibi kapatma kararının kimin tarafından alındığının da belli olmadığını aktardı. Güzel, ayrıca “lokal” gerekçesiyle para cezasının tebliğ edildiğini, kapatma cezasının tebliğ edilmediğini hatırlattı.

“Onların dernek anlayışı kahve işleten, kumar oynatan, cemaat örgütlenmesine neden olan derneklerdir; bizim dernek anlayışımız farklıdır” diyen Güzel, mekanın dernek tüzüğünde belirtilen faaliyetlere göre düzenlendiğini ve lokal olarak nitelendirilmesinin mümkün olmadığını belirtti.

Bir derneğin “lokal gönümünde olduğu” gerekçesi ile kapatılması halinde, iktidarın rahatsız olduğu hiçbir derneğin kitle ile ilişki halinde faaliyet yürütemeyeceği bir manzara açığa çıkacak.

“Avrupa Birliği uyum yasaları” adı altında yapılan düzenlemelerle dernekler mahkeme kararı olmaksızın kapatılamıyor. İl Dernekler Müdürlüğü’nün ve polisin Kazım Koyuncu Kültür Merkezi’ne yönelttiği kapatma tehdidi ise örgütlenme alanındaki hukuki hak ve kazanımların ihlali anlamına geliyor.

Gönüllüler sahip çıkıyor
Konuşmaların ardından kültür merkezinin önüne çıkan üye ve gönüllüler burada bir basın açıklaması yaptı. Kazım Koyuncu Kültür Merkezi’ne desteğe gelenler arasında Halkevleri Genel Başkanı Oya Ersoy, Sine Sen Genel Başkanı Zafer Ayden ve CHP İstanbul Milletvekili Kadir Öğüt de vardı.

Basın açıklamasını Kazım Koyuncu Kültür Merkezi Başkanı Kenan Yeşilova okudu. Yeşilova, derneğin kapatılma süreci hakkında bilgi verdi. “Denetlemeye gelen iki memurun masa diziliminden dolayı derneği lokale benzetmesi nedeniyle bu süreç yaşanıyor” diyen Yeşilova, asıl amacın parasız bir şekilde kültür sanat faaliyeti yapan kültür merkezinin susturulmaya çalışılması olduğunu belirtti.

Yeşilova’nın açıklamasının ardından KKKM kurucularından Hilmi Yarayıcı söz aldı. Pınar Aydınlar’a açılan davalar, Grup Yorum üyelerine yönelik saldırılardan sonra şimdi de Kazım Koyuncu Kültür Merkezi’nin bir saldırıyla karşı karşıya olduğunu söyleyen Yarayıcı, kültür sanatın hayatın bir parçası olduğunu ve susturulamayacağını, yasaklanamayacağını belirtti.

Kazım Koyuncu Kültür Merkezi çalışmalarına olduğu gibi devam edecek ve bu baskının karşısında duracak.  Üye ve gönüllüler KKKM’de etkinliklere devam ediyor.

Kazım Koyuncu Kültür Merkezi kuruluşundan bugüne Kazım Koyuncu'nun değerlerini yaşatmaya çalışıyor

Kazım Koyuncu Kültür Merkezi Derneği 20 Eylül 2007 tarihinde 123 kurucu üye tarafından kuruldu. Çalışmalarına ise Kasım 2007’de başladı. Kazım Koyuncu Kültür Merkezi, kuruluş sürecinden itibaren bugüne kadar tüm çalışmalarını; düşünce ve emekleriyle katkı sunmak isteyen herkesin katılımıyla oluşturdu. Tamamen gönüllülerin emeğiyle oluşturulan Kültür Merkezi kuruluş sürecinden buyana özel bir deneyimi olgunlaştırıyor. 25 Haziran 2005’te kaybettiğimiz Kazım Koyuncu’nun ismini taşıyan bir Kültür Merkezi’nin kuruluşunu hazırlayan süreç, ailesinin, Kazım Koyuncu’nun stüdyo ortamında kaydedilen şarkılarını yayınlama kararı alması ile başladı.

Halkevleri, Kazım Koyuncu isminin ve müziğinin sadece ticari kaygılar ve kar güdüsüyle hareket eden bir şirket tarafından kullanılacağı gerçekliğine karşı, böylesi bir albümün, Kazım Koyuncu’nun yaşamı boyunca savunduğu insani, toplumsal, sanatsal değerleri bugüne ve geleceğe taşımakta köprü oluşturabileceği fikriyle harekete geçerek, Koyuncu ailesiyle yapılan görüşmeler sonucu albümün yapımcılığını üstlendi.

Halkevleri, “Dünyada Bir Yerdeyim” adını taşıyacak albümün çıkış sürecinde, bu albümle açığa çıkacak tüm değer ve olanakların, Kazım Koyuncu’nun müziğini ve eşitliğe, özgürlüğe, barışa ve halkların kardeşliğine inancını yaşatacak ve yaygınlaştıracak; sanat ve kültür alanında tüm bu değerlerle kaynaşmış bir üretim ve paylaşım sürecini yaratmayı ve sürekliliğini sağlamayı amaçlayacak bir başka projeye aktarılacağını açıkladı.

“Dünya’da Bir Yerdeyim” albümü çıkarılırken, Kazım Koyuncu’nun ailesi, yakın arkadaşları ve sanatçı dostları ile yapılan görüşmelerde kaygılar ve tasarılar paylaşıldı. Çok sayıda insanın içten çabaları ve emekleriyle yayına hazırlanan albüm, Kazım Koyuncu’nun sesini bir kez daha sevenlerine ulaştırdı. Sürece katkı sunan insanların ortak düşüncesi ise albümün açığa çıkardığı olanakların, Kazım Koyuncu ismini taşıyacak bir Kültür Merkezi’nin kuruluşuna aktarılması şeklinde belirginleşti.

Kazım Koyuncu Kültür Merkezi, ancak, bu fikri benimseyen herkesin kolektif emeği, düşüncesi ve yaratıcılığı ile yaşam bulabilirdi. Bu fikrin ortaya çıkış süreciyle birlikte çok sayıda insan, Halkevleri'nin çağrısı ile Kazım Koyuncu Kültür Merkezi gönüllüleri olarak Kültür Merkezi’ni kurmak üzere yola çıktı. Kuruluş süreciyle birlikte bu sürece katılan insanların ortak çabası, kolektif çalışması ve kararları ile bugüne geldi, 200'ü aşkın gönüllü atölye yürütücüsü ve 10 bine yakın insan Kültür Merkezi çalışmalarına katıldı