Maltepe Üniversitesi Hastanesi’nde, sendikaya üye oldukları için 6 Aralık Cumartesi günü işten atılan, 98 Dev Sağlık-İş üyesi işçinin hastane bahçesinde başlattıkları direnişin 7’inci gününde, direniş nöbetini kadınlar devraldı
Maltepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nde kadrolu çalışırken, sendikaya üye oldukları için işten atılan 98 Dev Sağlık-İş üyesi işçinin hastane bahçesinde başlattıkları direnişin 7’inci gününde, direniş nöbetini kadınlar devraldı. Eyleme CHP’li Milletvekilleri Süleyman Çelebi ve Melda Onur ile Maltepe Belediye Başkanı Ali Kılıç, Halkevleri Genel Başkanı Oya Ersoy, sanatçı İlkay Akkaya, Halkevci Kadınlar, Gülsuyu-Gülensu Kadın Dayanışma Evi’nden kadınlar, UID-DER Kadın Komitesi, İlerici Kadınlar Konferansı ve İşçi Meclisi’nden kadınlar ve DDSB,SDP katıldı.
Mahalle halkı ile köy derneklerinin ve mahalle muhtarının da direniş nöbetine katılarak destek verdiği etkinlikte işçi aileleri de direnişe sahip çıktı. Gün boyu direniş çadırına ziyaretler devam etti.
Sendika üyesi kadın işçilerin direnişi devraldığı nöbet eylemi saat 15.00’te yapılan etkinlikle başladı.
‘Biz yeter ki gücümüzün farkında olalım’
İşten atılan işçiler adına açıklamayı Dev Sağlık-İş üyesi Şehriban Kaya yaptı. Mücadele etmekten başka çarelerinin olmadığını dile getiren Kaya, “Senelerce zam almadan asgari ücretle köle gibi çalıştık. Yine de çalışmaya devam ettik çünkü Türkiye’nin şartları diyerek bizi işsiz bırakılmaktan korkutup sanki başka alternatif yokmuş gibi şükredip çalışmamız istendi. Ancak sözün bittiği yer burası, mücadele etmekten başka çaremiz yok” dedi.
Şehriban Kaya direnişteki kararlılıklarını dile getirerek “Sendikalı işçi demek güvenli işçi demek, onurlu işçi demek, örgütlü işçi demek işine sahip çıkan işçi demektir. Ne kadar çok sendikalı olursak o kadar üretimde payımız olacağını ve güvende olacağımızı hissediyorum. Onların paraları varsa bizimde gücümüz var. İşçi gücü olmadan paranın hiçbir önemi yok. Biz yeter ki gücümüzün farkında olalım.” dedi.
‘Bu direniş emek düşmanlarına karşı’
Ardından söz alan Disk Genel Sekreteri Arzu Çerkezoğlu ise, yaptıkları görüşmede, üniversite yönetiminin kendilerine, “Türkiye’de işverenlerin yüzde 98’i sendika düşmanı, emek düşmanı bir tutum sergiliyorsa bizden de başka bir şey beklemeyin” dediğini aktardı. Sendikalı olmanın en temel insan hakkı olduğunu ifade eden Çerkezoğlu, “Yasasından Çalışma Bakanlığı’na kadar her şeyi işçilerin sendikalaşmasına karşı oluşturuluyorsa bizim bu süreçte emeğimize, ekmeğimize, onurumuza sahip çıkmak için yürüttüğümüz bu mücadele dünyanın en onurlu mücadelesidir” diye konuştu.
‘Sabaha kadar nöbetteyiz’
Mücadelenin merkezinde sağlık emekçilerinin, ekmeğine sahip çıkanların ve kadın işçilerin olduğunu söyleyen Çerkezoğlu, “Merkezinde kadınların olduğu hiçbir direniş başarısızlığa uğramaz, biz de bugün kadın işçiler olarak buradayız. Bu gece direniş nöbetini kadınlar olarak tutacağız, sabaha kadar nöbetçi arkadaşlarımızla birlikte onurlu mücadelemizi yürüteceğiz” dedi.
Arzu Çerkezoğlu’nun ardından söz alan CHP’li Milletvekilleri Süleyman Çelebi ve Melda Onur ile Maltepe Belediye Başkanı Ali Kılıç işçilerin direnişlerini sahiplendiklerini ve kazanımı için dayanışma içerisinde olacaklarını ifade ettiler.
Halkevleri Genel Başkanı Oya Ersoy’da yaptığı konuşmada, “Direnişiniz direnişimizdir çünkü bu direniş aynı zamanda sağlık hakkı için mücadele edenlerin, okul önlerinde parasız eğitim için mücadele edenlerin direnişidir. Ve aynı zamanda bu direniş, Soma’da Yırca’da zeytinine sahip çıkanların, Validebağ’da korusuna sahip çıkanların da direnişidir.” dedi.
Konuşmaların ardından sanatçı İlkay Akaya direnişi selamlayarak söylediği türkülerle dayanışma gösterirken, eylem çalınan tulum ve halaylarla devam etti.
Yapılan etkinliğin ardından direniş nöbeti çadırda ortak sofra kuruldu. Direniş nöbetini devralan kadınlar türkülerine çadırda devam etti.