Peri Suyu Koruma Platformu: Yaşamı Yok Eden Baraja Hayır

Pt, 07/03/2011 - 17:19
  • Arttır
  • Eksilt
  • Normal

İstanbul’da 30'un üstünde yöre ve köy derneğinin oluşturduğu Peri Suyu Koruma Platformu, Elazığ, Tunceli, Bingöl sınırlarında akan Peri Suyu üzerinde yapımı devam eden Pembelik Barajı'na karşı ilk eylemini  5 Mart  Cumartesi günü Beyoğlu’nda gerçekleştirdi.


Taksim Tünel Meydanı’nda bir araya gelen Platform üyeleri Taksim Meydanı'na yürüdü. Yürüyüş boyunca, "Peri suyu özgürdür, özgür akacak", "Peri suyu onurdur, onuruna sahip çık", "Barajları yapanlar memleketi satanlar" , "HES'lere karşı omuz omuza", “ Yaşamı Yok Eden Baraja Hayır” , “Suyuma, Doğama, Onuruma Dokunma” , “Su hayattır satılamaz” sloganları atıldı.


Taksim Meydanı’nda  Platform adına açıklamayı okuyan Özgür Esen, Elazığ, Tunceli, Bingöl sınırlarında akan Peri Suyu'nun talan edildiğini ve Peri Suyu'nun beslediği Peri Vadisi'nde yerleşik onlarca köyün mağdur edildiğini söyledi.


Esen açıklamada “ormanlar yok ediliyor, gürültü ve toz kirliliği yaratılıyor, yolların kapatılması bölge halkını mağdur ediyor"  derken  barajda su tutulmaya başlandığında Peri Suyu'nun bölge toprağını besleyemeyeceğini, verimli toprakların geri dönüşümsüz olarak çoraklaşacağını, yörede ciddi içme suyu sıkıntısının olacağını, birçok balık, bitki ve diğer canlı çeşidinin varlığının sona ereceğini ve tarihi kültürel eserin sular altında kalacağını ifade etti. Esen asıl amacın ise suyun sermayeye satılması ve ticarileştirilmesi olduğunu vurguladı.


Esen, "Yapılan barajlardaki suyun kullanım hakkının müteahhit şirkete verilmesinin başka bir açıklaması yoktur. Birilerinin ceplerinin dolması uğruna suyumuzun satılmasına, ormanlarımızın ve yüzlerce canlı çeşidinin yok edilmesine asla izin vermeyeceğiz" dedi.


Eyleme, Derelerin Kardeşliği Platformu, Suyun Ticarileşmesine Hayır Platformu üyelerinin destek verdiği Halkevleri Genel Başkanı İlknur Birol’un da katıldığı eylemde 13 Mart’ta Suyun Ticarileştirilmesine Hayır Platformu’nun çağrısı ile AKP il binası önünde yapılacak olan eylemin ve 9 Nisan’da doğanın ve yaşamın talanına karşı gerçekleştirilecek olan mitingin çağrıları da yapıldı.