Sarıyer Yaşam Platformu tarafından düzenlenen halk toplantılarının ikincisi 3 Mart Cumartesi günü Kazım Karabekirpaşa mahallesinde “Pala’nın Kahvesi” olarak bilinen kıraathanede gerçekleştirildi.

Sarıyer Yaşam Platformu, 4 Aralık 2011 tarihli “Sarıyer’de Ne Yaşar Ne Yaşamaz” etkinliğinde yüzlerce Sarıyerlinin aldığı karar doğrultusunda etkinliklerini sürdürüyor. İlk etkinliğini 28 Şubat 2012 Salı günü Ferahevler Mahallesi Merkez Kıraathanesi’nde gerçekleştiren platform, 3 Mart Cumartesi günü de Kazım Karabekirpaşa mahallesinde yapılan halk toplantısında “kentsel dönüşüm” karşısındaki çözüm önerilerini tartıştı.

Açılışını mahalle sakini Mesut Akbulut ve Maden Mahallesi Kültür ve Sosyal Yardımlaşma Derneği Başkanı, Sarıyer Yaşam Platformu Temsilcisi Ali Doğan’ın yaptığı etkinlikte, şehir plancısı Özgür Yayla ve avukat Mehmet Ümit Erdem mahalle halkını kentsel dönüşümün teknik ve hukuksal boyutları konusunda bilgilendirerek mahalle halkını barınma hakkı sorunun çözümü için Sarıyer’e ve mahallelerine hep birlikte sahip çıkma çağrısında bulundular. Daha sonra halkın barınma hakkı mücadelesinin başarıya ulaşması için yapılması gerekenler konusundaki öneriler tartışıldı.

“Tüzel kişilik mi halkın örgütlü gücü mü?”

Kazım Karabekirpaşa mahallesinde bir süredir, “mülkiyet sorununa kalıcı bir çözüm” yaratacağı düşüncesiyle mahalle derneğinin önderliğinde kimi mahalle sakinleri tarafından kooperatif  kurma çalışmaları sürdürülüyor. Toplantının tartışma bölümünde tüm katılımcılar mahalle halkının “işgalci” olmadığı ve ortak bir direnişin Sarıyer çapında hep birlikte örülmesi gerektiği konusunda ortaklaşmakla birlikte, mahallede oluşan kooperatif fikrinin mücadele açısından fayda sağlayıp sağlamayacağı ana tartışma konusu oldu.  Kooperatif oluşturma fikrini benimseyen katılımcılar, kooperatifin “devlet karşısında biz de varız” demeyi sağlayacak bir tüzel kişilik sağlayacağını ileri sürerken; toplantıyı düzenleyen Sarıyer Yaşam Platformu üyeleri, tüm yasaların halkın aleyhine değiştirildiği bir ortamda halkın ancak örgütlü gücüyle kendisini muhattap kabul ettirebileceğini ve barınma hakkı gibi temel hakların fiili mücadele görünür kılınmadan hiç bir tüzel kişilikle elde edilemeyeceğini savundular.  

Kooperatif konusundaki tartışmaların bir başka önemli noktasını oluşturan ve Sarıyer’de daha önce yapılan mahalle toplantılarında dile getirilen “arazilerin kooperatiflerce uygun fiyata satın alınması” fikri ise tüm katılımcılar tarafından mahalle halkını ve Sarıyer’deki birleşik mücadeleyi bölen bir öneri olarak değerlendirildi. Kooperatif fikrine sıcak bakan katılımcılar, kooperatifi mahallenin halka bedelsiz olarak devrini sağlayacak araçlardan biri olarak gördüklerini dile getirirken; tüm katılımcılar aslolanın mahalle halkının tümünü kapsayacak bir örgütlenmenin yaratılması olduğu noktasında birleştiler. Sarıyer Yaşam Platformu’nun Kazım Karabekirpaşa mahallesindeki toplantılarını sürdürmesi önerildi.

Sarıyer Yaşam Platformu Kazım Karabekirpaşa mahallesinden sonra önümüzdeki günlerde Sarıyer’in farklı mahallelerinde halk toplantıları düzenlemeyi sürdürecek. Yakın tarihte Havantepe, Cumhuriyet, Kocataş ve Maden mahallelerinde yapılacak toplantılarla Sarıyer’de halkın barınma hakkı mücadelesini örgütleme süreci devam edecek. Sarıyer Yaşam Platformu, İstanbul ve Sarıyer’deki kentsel dönüşüm sürecinin ana saldırı başlıklarından biri olan 3. Köprü Projesi’nin 5 Nisan’da yapılacak olan ihalesine karşı da yaşamı savunma mücadelesine devam edecek.