Soma Madenci Evi üyeleri, Soma Katliamı Davası’nda, bakanlıkların katliamdan sorumlu olan yetkililer için soruşturma izinlerini vermemesi sebebiyle konu ile ilgili olan yetkili isimler hakkında suç duyurusunda bulundu

Soma Madenci Evi ve Halkevleri, Soma Katliamı Davası’nda sorumluların isimlerinin 1 yıldır mahkemeye verilmemesi ve katliamdan sorumlu olan yetkililer için soruşturma izinlerinin verilmemesi nedeniyle konu ile ilgili olan yetkili isimler hakkında suç duyurusunda bulundu.

Ankara Adliyesi önünde bir araya gelerek burada bir basın açıklaması düzenleyen Soma Madenci Evi ve Halkevleri üyeleri suç duyurusunun ayrıntılarını açıkladı. Soma Madenci Evi adına basın açıklamasını gerçekleştiren Mesut Baybüke, 13 yıllık AKP iktidarı döneminde resmi kayıtlara göre 15 bin 70 işçinin “iş kazası denilen cinayetlerde” hayatını kaybettiğini; işçilerin evlerine ekmek götürmek için çalışmasının artık bir savaşa dönüştüğünü belirtti.

Bu kadar iş cinayeti yaşanırken siyasi sorumluların sorumluluğu Allah’a havale ettiğini ya da fıtrat sözleri ile meşrulaştırmaya çalıştığını ifade eden Baybüke, sorumluların yargılanması konusunda ise sürekli engellemeler yaşandığını, dün Soma Katliamı Davası’nda da mahkemeye katılımların sınırlandırıldığını, ailelerin karşısına çevik kuvvetin çıkarıldığını söyledi. Baybüke ayrıca tüm bunların sorumlularından hesap sorulması için; Maden İşleri Genel Müdürlüğü yetkilileri, Türkiye Kömür İşletmeleri Kurumu yetkilileri, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı yetkilileri ve müfettişleri, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı yetkilileri ve müfettişleri hakkında suç duyurusunda bulunduklarını aktardı.

Baybüke’nin ardından söz alan Halkevleri Hukuk Dairesi avukatlarından Deniz Özbilgin, Soma Katliamı Davası’nda duruşmanın yapılamamasının kendilerince çok iyi olduğunu çünkü tutuklu bulunan 8 sanığın duruşmaya getirilmediğini, ancak madenci ailelerinin çocuklarının, eşlerinin yerin altına gömülmesine neden olan insanları görmek istemesi üzerine tutuklu sanıklarında duruşmaya getirilmesi kararının verildiğini söyledi. Özbilgin, bu kararın iyi bir karar olduğunu ancak bu noktada bir şerhlerinin olduğunu; bu davanın sadece 45 kişilik olmadığını, olası bir kazaya karşı hiçbir önlem alınmamasına sebep olan yetkililerin de yargılanması gerektiğini belirtti.

Soruşturma başlangıcında davanın dosyasında Enerji Bakanlığı, Çalışma Bakanlığı, TKİ gibi kurumların yetkililerinin de şüpheli olarak yer aldığını ancak bakanlıkların personellerinin yargılanmasına engel olduğunu daha sonra Danıştay’ın 4 Aralık 2014’te bu yetkililerin yargılanabileceği yönünde bir karar vermesine rağmen hala hiçbir yetkilinin dosyada sanık olarak yer almadığını ifade eden Özbilgin, suç duyurularının talebinin bu yetkililerin yargılanması olduğu aktardı.

15 bin 70 kişinin iş cinayetlerinde öldüğünü bunun yüzde 98’inin önlem alınırsa engellenebilir kazalar olduğunu; bunun 14 bin 750 işçinin sadece önlem alınmadığı için öldüğü anlamına geldiğini ifade eden Özbilgin yetkililer yargılanmadıkça daha binlerce işçinin öleceğini söyledi.

Soma Madenci Evi üyeleri daha sonra suç duyurusunda bulunmak için adliyeye gitti.