Ankara Halkevleri tezkerenin Meclis'te görüşüldüğü saatlerde Meclis önünde bir basın açıklaması yapmak istedi. Halkevleri Genel Merkezi'nden yürüyen Halkevciler'in önü Akay Kavşağı'nda kesildi. Polis barikatına 2 kez yüklenen Halkevciler, bir süre de oturma eylemi yaptı. Ardından KESK'li tutuklular için Adliye önünde eyleme katılmak için Akay Kavşağı'ndan Adliye önüne bir yürüyüş düzenlendi.
Sabah saatlerinde Meclis'te görüşüleceği açıklanan tezkereyi protesto etmek için Ankara Halkevleri Meclis önüne bir yürüyüş düzenledi. Konur Sokak'tan başlayan yürüyüş boyunca “Susma haykır savaşa hayır, Çıkacaksa tezkere Tayyip gitsin askere, Barış hapiste savaş Meclis'te” sloganları atan Halkevciler'in önü Akay Kavşağı'nda polis tarafından kesildi. Akay Kavşağı'na barikat kuran polis keyfi bir uygulamayla Halkevciler'in Meclis önüne gidemeyeceğini söyledi. Halkevciler'in uygulamanın keyfi bir uygulama olduğu, daha önce defalarca Meclis önüne gittikleri halde bu kez yürüyüşün engellenmesinin AKP faşizminin göstergesi olduğu söylemesine rağmen polisin barikatı açmama ısrarı karşısında Halkevciler yürüyüşe geçti. Halkevcilere bol miktarda gaz sıkan polis kısa süreli yaralanmalara neden oldu.
Polisin tavrı karşısında oturma eylemine başlayan Halkevciler, Meclis önüne gitmekte kararlı olduklarını bir kez daha söylediler. Buna rağmen barikat yine açılmayınca ikinci kez barikata yüklenildi. Çıkan arbedede polis yine bol miktarda gaz sıkarak Halkevcileri engellemeye çalıştı. Bir süre daha oturma eylemine devam eden Halkevciler ardından bir basın açıklaması okudular.
Halkevleri Genel Başkanı Oya Ersoy tarafından okunan açıklamada “kaderimizi savaş baronlarının eline teslim etmeyeceğiz” denildi. Ersoy, AKP'nin işbirlikçi politikalarının Türkiye'yi savaşa sürüklediği ve buna Halkevciler'in izin vermeyeceğini söyledi. AKP'nin derhal Suriye'de iç savaşı tırmandıran politikaları terk etmesi gerektiğini belirten Ersoy, Meclis'in savaş tezkeresi için değil barış tezkeresi için toplanması gerektiğini söyledi.
Açıklamanın ardından KESK'li tutukluların davasının görüldüğü Ankara Adliyesi'nin önüne kadar bir yürüyüş düzenlendi.