Halkevleri Türkiye’nin farklı şehirlerinde yaptığı eylemlerle velileri, öğrencileri, kadrolu öğretmenleri, güvencesiz eğitim emekçilerini parasız, nitelikli, anadilde eğitim talebi etrafında buluşturdu.
Halkevleri eğitimin piyasalaştırılması nedeniyle mağdur olan tüm bu kesimleri İstanbul, İzmir, Eskişehir, Bursa ve Kocaeli'de yaptığı eylemlerde buluşturdu.
Bursa
Eğitim hakları için Yıldırım Halkevi önünde toplanan öğretmen, öğrenci ve veliler “katkı parası ödemiyoruz” “Yolunacaz kaz değil, veliyiz biz” sloganları eşliğinde Mesken Meydanı’na yürüdüler
Halkevi önünde basın açıklamasını okuyan Halkevleri 4. Bölge Temsilcisi Ahmet Keskin, orta öğretime geçiş sistemi üzerinde yıllardır değişiklikler yaparak çocukların gelecekleriyle oynandığını söyledi. Önceki Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik’in SBS’yi getirme sebebi olan öğrencileri dershanelere mecbur bırakmama isteğinin, Nimet Çubukçu için bu kez de SBS’yi kaldırma nedeni olduğunu söyleyen Keskin, çocukların geleceklerine dershane patronlarıyla birlikte karar verdiklerine de dikkat çekti.
Velilerimiz yolunacak kaz değil!
Anayasanın 42. maddesine rağmen çocuğu okula yeni başlayan bir ailenin giderinin 3000 TL’yi geçtiğini söyleyen Ahmet Keskin, okul aile birliklerinin 36 başlık altında para topladıklarını dile getirdi.
Bu memleketin geleceği olan öğrencilerin iyi yetişmesi için öğretmenlere büyük görev düştüğünü ve güvencesiz çalıştırılmamaları gerektiğini söyleyen Keskin, yüzbinlerce öğretmen açığı ve yüzbinlerce işsiz öğretmen olduğunu vurguladı. Keskin, Bursa İl Milli Eğitim Müdürlüğünü’nün öğretmen sayısını azaltmak için sınıf mevcutlarını arttırmaya çalıştığını hatırlatarak bu uygulama ile hem öğretmenlerin norm fazlası durumuna düşerek mağdur olacağını, hem de öğreciler kalabalık sınıflarda daha niteliksiz eğitim hizmeti alacağına da değindi.
Son olarak öğrencileri yarış atına çeviren, velileri müşteri öğretmenleri tahsildar yapan eğitim sistemine karşı herkesi Halkevleri Eğitim Hakkı Atölyesi’nde mücadeleye çağıran Keskin’in konuşmasının ardından yürüyüşe geçildi.
Mehmet Akif Ersoy İlköğretim Okulu önüne gelindiğinde alkışlarla ve ıslıklarla AKP’nin eğitim politikalarını uyguladığı örnek okullardan biri olduğu tekrar dile getirildi. Mesken Meydanı’nda öğrenci ve öğretmenlerin konuşmalarının ardından eylem sona erdi.
Kocaeli
Kocaeli’de veliler, öğrenciler ve öğretmenler eğitim hakkına sahip çıkmak için eylemdeydi. 24 Ekim Pazar günü saat 14.00’da Merkez Bankası önünde bir araya gelen emekli-kadrolu-güvencesiz öğretmenler, üniversiteliler, liseliler ve öğrenci velileri İnsan Hakları Parkı’na yürüdü. “Öğretmenler işsiz okullar öğretmensiz”, “Eğitim haktır satılamaz”, “Parasız eğitim tek yol devrim” sloganları atan 80 kişilik topluluk, İnsan Hakları Parkı’nda basın açıklaması gerçekleştirdi. Basın açıklamasını Saraybahçe Halkevi Başkanı Galip Dönmez okudu. Dönmez, AKP’nin niteliksiz ve gerici eğitim modelinin eğitim alanında yıkım yarattığını belirterek “Parasız eğitimin yanında gerici müfredattan arınmış, nitelikli bir eğitim istiyoruz. Ayrıca eğitimde güvencesiz çalışmanın da önüne geçilmelidir” dedi.
İstanbul
İstanbul’da Beşiktaş’ta bulunan Barbaros Bulvarı boyunca bir yürüyüş yapan Halkevciler Beşiktaş Meydanı’nda yaptıkları açıklamalarla eğitim hakkı mücadelesinde taleplerini ortaya koydular. Öğrenciler, öğrenci velileri, ücretli öğretmenler, dershane öğretmenlerinin katıldığı eyleme eğitim hakkı mücadelesi veren Öğrenci Kolektifleri, Liseli Genç Umut kitlesel olarak katıldı. İstanbul Eğitim Sen şubeleri yöneticileri de eyleme destek verdi.
İstanbul’un farklı mahallelerinden gelen öğrenciler, veliler ve eğitim emekçileri saat 13.00’de Barbaros Bulvarı üzerinde bulunan Yıldız Köprüsü altında buluştu. Bulvar boyunca ‘parasız eğitim haktır’, ‘Ne sadaka ne ayrıcalık, parasız eğitim parasız sağlık’ sloganları atarak yürüyen 500’ü aşkın eylemci taşıdıkları döviz ve pankartlarla oldukça renkli görüntüler sergiledi. Eylemde ‘AKP eğitimi yıkıyor, öğrenci öğretmen veli eğitim hakkını savunuyoruz’ yazan bir pankart taşındı. Bu pankartın yanı sıra eğitim hakkı mücadelesini tümleyen iki talep de ‘anadilde eğitim istiyoruz’ yazılı Kürtçe bir pankart ve ‘cinsiyetçi eğitime hayır’ pankartıyla alana taşındı. Öğrenci Kolektifleri üniversite mücadelesinin ana gündemleri olan ‘AKP, YÖK, polis, gericlik, eğitimde yıkıma son’ yazılı bir pankartla yürüyüş kolunda yer aldı. Liseli Genç Umut ise taşıdıkları pankartla ‘Okulumuza öğretmen, eğitime nitelik, sınavsız üniversite istiyoruz’ dedi.
Sadece parasız eğitim değil…
Yürüyüş kolu Beşiktaş’a ulaştıktan sonra burada eğitim hakkı mücadelesinin farklı bileşenleri yaptıkları açıklamalarla sorunlarını ve taleplerini ortaya koydu. Meydanda ilk sözü Halkevleri Genel Başkanı İlknur Birol aldı. Birol yaptığı konuşmada AKP’nin neoliberal yıkım programın bir parçası olarak okulların paralı hale getirildiğini belirtti. Kendisinin de eyleme gelmeden önce çocuğu için bir veli toplantısına katıldığını belirterek toplantının tek gündeminin velilerden para istemek olduğunu belirtti. Okul yönetiminin para talebine yaptıkları itirazların ‘ödenek verilmediği için mecburuz’ cevaplarıyla karşılandığını anlattı. Eğitimin bir temel hak olduğunun altını çizen Birol, her bireyin bu hakka parasız ulaşması gerektiğinin altını çizdi. Türban gündemiyle eğitimdeki sorunların üzerinin örtüldüğünü belirterek “Koca bir eğitim sistemini sadece türbanla tartışıyoruz” dedi.
Birol konuşmasında eğitimdeki gerici, ırkçı ve cinsiyetçi içeriğe de dikkat çekti. “Çocuklarımızın kafası gericlilikle, nefretle ve erkek egemenliği ile dolduruluyor” dedi. Birol sadece parasız eğitim değil, zorunlu din derslerinin olmadığı bilimsel laik bir eğitim istediklerini, ana dilde eğitim verilmesini istediklerini belirtti. Birol sözlerini okulların bir ülkenin geleceği olduğunu ifade ederek “Okullarımızı bu gerici, piyasacı zihniyete teslim etmeyecğiz” diyerek noktaladı.
’Eğitim hakkı mücadelesinde yan yanayız’
Birol’un ardından Eğitim Sen istanbul şubeleri adına Hatun İldemir söz aldı. İldemir sendikaların uzun süredir eğitim hakkı mücadelesi verdiğini belirterek bunun sadece eğitim emekçilerinin mücadelesi olmadığını belirtti. İldemir eğitim hakkı mücadelesinin Halkevleri gibi kurumların mücadelesiyle güçleneceğini ifade etti. İldemir başta anadil talebi olmak üzere her türlü taleplerinin baskı ve yıldırma politikaları ile bastırıldığını söyledi. Konuşmasında lise yerleştirmelerinde yaşanan yolsuzlukları hatırlatan İldemir sözlerini “Halkevleri gibi eğitim hakkını kim savunursa onun yanındayız” diyerek tamamladı.
‘6 Kasım’da Ankara’da'
Liseli Genç Umut adına söz alan bir lise öğrencisi okullarının gericlik ve piyasalaştırma dalgasıyla kuşatıldığını belirtti.Öğretmen eksikliği yüzünden desrlerinin boş geçtiğini belirten lise öğrencisi sınavlara endeksli sistem yüzünden dershanelere mahkum olduklarını aktardı. Liselerdeki müfredatın cinsiyetçi içeriğine dikkat çeken öğrenciler liselilerin susmayacağını belirtti. Sınav iptalleri ve kopya skandalları ile kendilerini mağdur eden ÖSYM ve onun bağlı olduğu YÖK’e karşı olduklarını belirten lise öğrencisi 6 Kasım’da seslerini duyurmak için Ankara’da olacaklarını ifade etti.
Eylemde söz alan Öğrenci Kolektifleri’nden üniversiteli ise yaptığı konuşmada AKP’nin referandumdan sonra akademiyi kuşatma altına aldığını belirtti. Kolektifler adına yapılan konuşmada Yıldız Teknik Üniversitesi’nde yaşanan gerici-polis işbirlikli saldırı hatırlatıldı. Türban tartışmasıyla gericiliğin üniversitelerde yaygınlaştırıldığını, özel güvenlik ve polis uygulamalarıyla üniversitelerdeki piyasacı-gerici işgalin önünün açılmak istendiğini belirtti. 6 Kasım’da YÖK’ün kuruluş yıldönümünde gericiliğe, piyasalaştırmaya ve faşizme karşı mücadeleyi Ankara’da yapacakları merkezi eyleme taşıyacaklarını aktardı.
Yapılan konuşmaların ardından AKP hükümetinin icraatlarının hicvedildiği tiyatro performanslarıyla eylem sona erdi.
Eskişehir
Eskişehirli öğretmenler, öğrenciler ve veliler bugün(24 Ekim Pazar) Eskişehir Halkevleri Eğitim Hakkı Atölyesinin yaptığı eylemde buluştu. Öğrenciler, öğretmenler ve veliler parasız, nitelikli, laik, bilimsel eğitim talebini dile getidi.
Eğitim Hakkı Atölyesi bugün saat 14.00’da İl Sağlık Müdürlüğü önünde toplandı. “Parasız Eğitim, Parasız Sağlık”, “Eğitim Haktır Satılamaz” sloganlarıyla başlayan yürüyüş Adalar Migros önüne kadar devam etti. Migros önünde Eskişehir Halkevi Şube Sekreteri Refik Günel bir basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamanın ardından öğretmenler, öğrenciler ve veliler söz alarak okullarda karşılaştıkları sorunları dile getirdi.
Eylemin sonunda Eğitim Hakkı Atölyesinin kurduğu “Alo Eğitim Hakkı” Eskişehirlilere duyuruldu. Eskişehir halkının, Eskişehir’in neresinde olursa olsun okullarda toplanan paralara karşı tüm Halkevi Şubelerine ve Alo Eğitim Hakkı numarasına(0 222 234 60 12) şikâyette bulunabilecekleri söylendi.
Eyleme Eğitim Sen, Kristal İş ve DİSK Emekli Sen temsilcileri ve Öğrenci Kolektifleri katıldı.
İzmir
İzmir’de, AKP’nin eğitimi kar alanı olarak görmesiyle uyguladığı politikaların eğitim alanında yıkıma yol açtığını belirten öğrenci, öğretmen ve veliler, başlattıkları ‘Eğitim hakkı’ çalışmasını eylemle duyurdu. Eğitimde yaşanan yıkımı durdurmak için 23 Ekim Cumartesi günü bir araya gelen Öğrenci Velileri Derneği, Halkevleri, Öğrenci Kolektifleri ve Liseli Genç Umut üyeleri Konak’da basın açıklaması yaptı.
“Eğitim haktır satılamaz”, “AKP elini eğitimden çek”, “KPSS mezara öğretmenler kadroya” sloganları atılan eylemde topluluk adına basın açıklamasını Halime Aydın okudu. Aydın, AKP’nin piyasacı uygulamalarının eğitimi çıkmaza soktuğunu belirterek, insanca yaşam koşullarının ellerinden alındığını belirtti.
Öğretmenlik mesleğinin atama bekleyen insanlar topluluğu haline geldiğini, lise öğrencilerinin dershane kapılarında intihar ettiğini ve velilerin çaresiz kaldığını belirten Aydın, tüm bu unsurların birlikte mücadele vererek yıkımı durdurabileceğini ifade etti. Basın açıklamasının ardından eylem sona erdi.