AKP iktidarı halkın, yolsuzlukların, hırsızlıkların, savaş suçlarının hesabını sormak  için meydanları doldurmasından korktu.    

AKP’nin halk korkusu yüzünden bu yıl da başta Taksim olmak üzere kent meydanlarına demir bariyerler örüldü, polis TOMA’larla, plastik mermilerle halkın üstüne saldırdı, İstanbul ve Ankara sokakları biber gazına boğuldu. İstanbul’da Taksim geçen yıl olduğu gibi bu yıl da emekçilere, halka kapatılırken, Ankara’da Ethem’in vurulduğu yerde, Kızılay’da da 1 Mayıs eylemi yasaklandı.

İstanbul’da AKP’nin ve Tayyip Erdoğan’ın korkulu rüyası haline gelen Taksim Meydanı, 1 Mayıs’lardan Haziran isyanına kadar direnişin merkezi, AKP’nin yağma ve korku düzenine karşı emekçilerin, halkın açtığı bayrak olmuş, tüm Türkiye’de dalgalanmıştı.

Bu 1 Mayıs’ta da açığa çıktı ki; ne sandık, ne tapeler, AKP’yi sokağa çıkan halktan daha fazla korkutuyor. AKP’nin hakları için sokaklara çıkmış yüz binlerden ödleri patlıyor.

Bu yıl da Tayyip Erdoğan başta olmak üzere iktidarın hiçbir sözcüsü, İstanbul Valisi Mutlu Taksim yasağına bir bahane üretemedi, kendi yağma düzenlerine biat eden bir toplum yaratma hayaliyle emekçilere denize dolgu yaparak oluşturdukları Yenikapı’yı adres gösterdiler. Tayyip Erdoğan “1 Mayıs alanı Taksim’dir” diyen emek örgütlerinin kararlılığı karşısındaki korku ve endişesini ise emek örgütlerinin tavrını “şımarıklık” olarak yorumlayarak gösterdi.  Bugün İstanbul’da, Ankara Kızılay’da, İzmir’de halkın üzerine sürülen TOMA’ların, üzerlerine atılan plastik mermilerin ve gaz bombalarının tek amacı AKP’nin halkı düşmanlaştırma siyasetine direnenlerin, Haziran isyanında sokağa çıkan halkın sindirilmeye çalışılmasıdır.

Halkın isyanını Yenikapı'da denizi doldurarak doğaya karşı suç işlediği alana hapsetmek isteyen AKP,  işçi sınıfının birlik, mücadele ve dayanışma günü olan 1 Mayıs için yandaşı sendikaları ise diğer il ve ilçelere yönlendirerek, direnişi bölmeye çalıştı; ancak Taksim direnişi bu yıl da Şişli’de ve Beşiktaş’ın sokaklarında yankılandı. Ankara’da ise halk için, Haziran isyanında 1 ay boyunca terk etmedikleri ve Ethem’i yitirdikleri Kızılay Meydanı, 1 Mayıs’ın gerçek adresi oldu. İstanbul ve Ankara'da polisin vahşice saldırısı üzerine Gündoğdu'daki miting alanından Basmane'ye yürüyen halk yasak tanımadı, polis saldırısına direndi.

Türkiye’nin yasaklı sokaklarından, meydanlardan yürüyen halk yasak tanımadı, hakları için "iktidarın malı" değil "halkın hakkı" olan meydanlarda taleplerini haykırdı. Artık hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağını Haziran isyanında haykıran halk, gerici, hırsız, yağmacı AKP iktidarının tehditlerine boyun eğmeyeceğini, onuruna sahip çıkacağını bir kez daha gösterdi.

İstanbul’da olağanüstü hal ilan eden ve Taksim yasağına bahane olarak kah provokasyon gibi yüzyıllık devlet yalanlarını tekrarlayan kah Yenikapı reklamı yaparak gerekçe oluşturmaya çalışan Vali Mutlu yine bir klasiğe imza attı; insanlar gaz bombalarıyla yaralanırken, gözaltına alınırken televizyonlara çıkıp 1 Mayıs’ı kutlama mesajı verdi. Tıpkı Gezi isyanı sırasında Gezi direnişçilerine önce “sevgi” mesajı gönderip sonra ölümüne polis saldırısı emrini vermesi gibi bugün de İstanbul’da, Ankara’da birçok insan polis saldırısı sonucu yaralandı, kent trafiği polis ablukası nedeniyle felç oldu, işlerine gitmek isteyen insanlar ulaşım araçlarının çalışmaması sonucu yolda kaldı, bu nedenle polise direnenler tartaklandı, evlerine gaz bombası düşen insanlar ve çocukları ciddi biçimde gazdan etkilendiler.

Hep söyledik, yine söylüyoruz! Taksim’de 1 Mayıs sanıldığı gibi bir inatlaşma konusu değil tersine iktidarın akıldışı bir biçimde terörle bastırmaya çalıştığı halktan ne kadar korktuğunun bir göstergesidir. AKP’nin ne Taksim ne de diğer kent meydanlarını yasaklaması meşru değildir. Meydanlar halkındır, herhangi bir iktidarın malı değildir. AKP yolsuzluklarını, yağma düzenini ne seçimle ne de türlü hilelerle aklayamadı, aklayamaz.

Meydanlar bu yüzden onuruna, hakkına sahip çıkan ve yağmacılara, talancılara teslim olmayan halk için vazgeçilmez bir haktır.

AKP iktidarı bu nafile emekçi, halk düşmanı teröründen vazgeçmeli, saldırılarının hesabını vermelidir.

Taksim 1 Mayıs alanıdır. Taksim’i 1 Mayıs alanı yapan yüz binlerin iradesidir.

Halkevleri olarak, ilerici emek ve meslek örgütleri, devrimci, demokratik güçlerle birlikte 2015 1 Mayıs’ında da yine Taksim’de olacağız.

Oya ERSOY

Halkevleri Genel Başkanı