AKP’nin seçmeli-zorunlu türban ve kıyafet dayatmasına hayır

Geleceğimizi ve bugünümüzü AKP’ye teslim etmeyeceğiz

AKP iktidarı eğitime verdiği önemi bir kez daha, hazırladığı kılık kıyafet yönetmeliği ile gösterdi. Kadınları ikinci sınıf yurttaş konumuna sürükleyen uygulamalarına yasal güvenceler kazandıran AKP,  eğitimi toplumu gericileştirmenin bir aracı olarak kullanmaya devam ediyor. Eğitimi piyasalaştırmada ve gericileştirmede attığı en büyük adımlardan biri olan 4+4+4 yasasından sonra şimdi de “okullarda tek tipi kaldırıyorum” gerekçesiyle kız çocuklarına seçmeli-zorunlu türbana mecbur bırakarak sürdürüyor.

10 yıllık iktidarı boyunca toplumu bütün katmanlarıyla tektipleştiren, gerici ve muhafazakar bir biçimde yapılandıran AKP, kadın üzerinden sürdürdüğü bu operasyonel adımlarını okullardaki yeni kılık kıyafet yönetmeliği ile sürdürüyor.

AKP yeni kılık kıyafet yönetmeliği yayımlayarak okullarda formayı kaldırıyor, kız çocuklarına türban takma serbestliğini getiriyor. Ve bu adımını tek tipin kaldırılması ve türbanın serbest bırakılması başlıklarıyla özgürlük olarak sunuyor. AKP en iyi bildiği şeyi yapıyor; kendi gerici ve halk düşmanı politikalarını topluma kabul ettirmek için karşıtlıklar yaratarak kendisini, ya özgürlükçü ya da mağdur ilan ediyor. Şimdi de bu yönetmelik değişikliğini “tek tip dayatmasını yıkıyoruz”, “darbecilerin uygulamasının karşısında özgürlük getiriyoruz” diyerek kendi gerici politikasını topluma kabul ettirmeye çalışıyor.

AKP’nin özgürlükten anladığı kendi neoliberal politikaları nedeniyle daha da yoksullaşan halkın çocuklarının okullarda yaşayacağı sınıf ayrımının daha da kesin bir biçimde ortaya çıkması, kız çocuklarının seçmeli Kuran derslerinde başını örtmeye adeta zorlanacak olmasıdır. Bunu bile bile utanmadan Tayyip Erdoğan “Bırakalım herkes nasıl arzu ediyorsa, gücü neye yetiyorsa onu alsın, onu evladına giydirsin. Bu şekilde bu tür adımlar atılsın. Bunlar hepsi bir talebin neticesinde atılan adımlardır”. Gücü çocuklarının okul masraflarını bile karşılamaya yetmeyen milyonlarca vatandaşın varlığından habersiz bir başbakanın gözünü ancak kendisinin ve çevresindekilerin zenginliği kör etmiş olabilir. Benzer açıklama Milli Eğitim Bakanlığı Müsteşar Yardımcı Salih Çelik’ten geldi: “Zaten biz, aynı mahallede oturanları o mahalledeki okula gönderiyoruz. Başka mahalleye gitmelerine izin vermiyoruz. Örneğin, Ankara’da Keçiören’de oturan bir öğrenciyi Çankaya’daki bir okula göndermiyoruz”. Yani herkes kendi sınıfına mensup okullara gitsin, zengin çocukları iyi okullarda, yoksul çocukları kalabalık, uygun donanıma sahip olmayan okullara gitsin. Müsteşarın ağzından dökülen sözler AKP’nin halk düşmanlığının, zengin severliğinin bir kanıtıdır. Fatma Şahin ise “biz devlet olarak yardım edeceğiz diyerek” devleti sadaka dağıtan yardım kurumu olarak gördüğünü gösteriyor.

Yine düzenlemede “İnsan sağlığını olumsuz yönde etkileyen ve mevsim şartlarına uygun olmayan kıyafetler giyemez”, “Yırtık veya delikli kıyafetler ile şeffaf kıyafetler giyemez”, “Vücut hatlarını belli eden şort, tayt gibi kıyafetler ile diz üstü etek, derin yırtmaçlı etek, kısa pantolon, kolsuz tişört ve kolsuz gömlek giyemez” maddeleri de AKP’nin “özgürlük” sınırının nerede başlayıp bittiğini gösteriyor.

Geçtiğimiz yıl Mersin’de bir lisede etek boylarını ölçen müdür haber olduğunda kamuoyunda oluşan tepkileri artık mumla aramamız gerekecek. AKP 4+4+4 ile okulları imamhatipleştirmiş, anadilde eğitim hakkı veriyorum diyerek seçmeli din dersini kalıcılaştırmıştı. Bu yönetmelikle fiili birçok duruma yasal güvence kazandırılmış oldu. Yönetmeliğe göre, “öğrenciler, okul, sınıf ve şubelerde tek tip kıyafet giymeye zorlanmayacak. İmam Hatip'te okuyan veya seçmeli Kuran'ı Kerim dersi alan kız çocukları başlarını örtebilecek”. AKP’nin işaret ettiğinin daha derin biçimlerde yaşanacağı, örtünmenin tüm okul gününe yayılacağı, örtünmeyen öğrenciler üzerinde baskı oluşturulacağı ise aşikar.

AKP’nin kadın düşmanlığı malumumuz. Eğitimin içeriğinin kadına düşman, kadını ikinci sınıf olarak gören içeriği, bunun genç beyinlere empoze edildiği de… Şimdi ise 4+4+4 ile hız kazanan bu sürecin cilası atmak için AKP gözünü kız çocuklarının eteklerine, örtmeye çalıştıkları başlarına dikiyor.

AKP çocukların bedenlerinin üzerinden elini çeksin!

Kendi ahlak anlayışlarını kız çocuklarının örtünmesi ve etek boyları üzerinden topluma dayatmaya çalışmasınlar, izin vermeyiz. AKP’nin dindar, kindar nesil yetiştirme projesine çocuklarımızı kurban vermeyiz. Çünkü biliyoruz ki eğitimdeki düzenlemeler toplumun gelecek kurgusunu belirler. Kadına AKP’nin biçtiği misyon 4+4’ten sonra evlenen çocuk gelin, evde hizmetçi, piyasada köle, en nihayetinde orta öğretimde de cemaatin kölesi.

AKP’nin kadın düşmanı, gerici yönetmeliğini kabul etmiyoruz, izin vermeyeceğiz. Geleceğimizi ve bugünümüzü AKP’ye teslim etmeyeceğiz.

Halkevci Kadınlar