AKP’nin %50’lik seçim zaferi vesilesiyle Recep Tayyip Erdoğan’ın balkon konuşmasında “yaptıklarımız yapacaklarımızın teminatıdır” beyanatından sadece üç gün sonra toplumsal muhalefete baskı politikası son sürat başladı.
Başbakan’ın balkon konuşmasının şifrelerini çözmeye çalışan ve içinde “ileri demokrasi” arayanların iyimserliklerinin beyhude olduğu ortaya çıkmıştır.
AKP seçimden önce neler yapmıştı?
Neoliberal politikalara karşı direnenlere, itiraz eden, bu politikalara uygulatmamaya çalışanlara, dava açıp eylem yapanlara, muhalif yazı ve yayıncılık miting yapanlara gazlarla, coplarla, operasyonlarla saldırarak sindirmeye çalışmıştı. Bunu 1 Mayıslarda, emekçi mitinglerinde, su hakkı eylemlerinde defalarca görmüştük. AKP politikalarına karşı muhalefet etmeyi suç sayan, hatta hızını alamayıp terör suçu sayan bir zihniyetin uygulamalarına muhatap ve tanık olmuştuk. Seçimden sonra da bu politikanın aynen devam ettiği görülmektedir.
Sabahın 5’inde evler basılıp aralarında Halkevleri yöneticilerinin ve üyelerinin de bulunduğu muhalif insanlar gözaltına alınmaktadır. İşin ilginci Başbakan’ın zihinsel kök hücrelerini yansıtan “kitap vardır ki bombadan daha tehlikelidir” vecizesinin bir gereği olarak basılan evlerde itinayla “bombadan tehlikeli kitaplar” toplanıp emniyete taşınmaktadır.
Bizler, AKP’nin yeni dönemde izleyeceği yağma politikalarına karşı hak mücadelelerini yükseltmeye, faşizan politikalarının püskürtülmesi için tüm gücümüzle mücadele etmeye devam edeceğimizi bildiriyoruz. Yöneticilerimize, üyelerimize ve toplumsal muhalefetin diğer öznelerine dönük gözaltı terörüne derhal son verilmelidir.
Kamuoyuna saygıyla duyurulur.
Samut Karabulut
Halkevleri Genel Başkan Yardımcısı