IMF ve Dünya Bankası�ın, yani emperyalistlerin talimatlarıyla AKP tarafından hazırlanan Sosyal Güvenlik ve Genel Sağlık Sigortası yasa tasarıları halkın muhalefeti ve cumhurbaşkanının vetosuna rağmen aynen meclisten geçiriliyor.
Bizlerin ve çocuklarımızın geleceğini karartan bu yasalara karşı iktidarın tüm saldırı ve baskılarına rağmen Türkiye�in dört bir tarafında yine sokaklardayız.
Güvenceli ve insanca bir yaşam hakkını yok sayan ve tüm toplumu karanlık bir geleceğe mahkum eden her tür düzenlemenin altında AKP imzası var. Siyasi iktidarın pervasızca hiçbir demokratik sesi dinlemeden, Washington ve Brüksel�e hazırlanmış yok etme programlarını harfiyen yerine getirdiği bir ihanet tarihi yaşıyoruz.
Hastane kapılarında ölülerinin arkasından ağlayan, çocukları için televizyonlarda tedavi dilenen anneler, babalar bu ihanetin fotoğrafıdır.
Bizler, süslü sözleri, yalandan ibaret açıklamaları, sefahat içinde geçirilen hayatları görüyoruz. İşsizlik ve parasızlıkla terbiye edilmeye çalışıldığımızın farkındayız. Bizlere hayat diye sunulan bu karanlık gelecekle uğraşıyoruz ve uğraşmaya devam edeceğiz.
Okullarımızı, hastanelerimizi, evlerimizi bir bir elimizden alanlar tahammül edilmesi imkansız bir hayatı bize sunarken bilmeliler ki tuzun koktuğu yerde güvenceli ve insanca bir yaşam isteyenler, haklarını sonuna dek savunmaya devam edecekler. Biliniz ki artık her hastane kapısı, her okul kapısı, her işyeri kapısı, her sokak ve her mahalle taleplerimizin yükseldiği kaleler olacaktır.
Sizlerin çocukları yurt dışında bu memleketin yoksul emekçilerinin sırtından soyulan paralarla okurken; suyu kesik, yollarında ve bahçesinde yürünemeyen okullar suratınıza mutlaka çarpacaktır. İlaç alamadığı için acılar içinde kıvranan çocuklarımız artık üçüncü sayfa haberi olmayacaklar. Sadece çocuğunun acısının dindirilmesini isteyen anneler, babalar şimdilik sadece öfkelerini tutuyorlar. İşsiz gezen, iş bulduğunda yarın ne olacağını bilmeden güvencesiz çalışan gençlerimiz içlerinde sadece öfke biriktiriyor. Tahammül edilmez hayatlar patlayacak öfkenin habercisidir.
Sermaye kuruluşlarında baş köşelerde söylev çekenler bilmeliler ki 70 milyonluk dediğiniz bu ülke babanızın çiftliğini yönetir gibi yönetebileceğiniz bir ülke değildir. Ankara koridorlarında aldığınız kararlar bizim yoksul mahallelerimize sadece karanlık ve öfke getiriyor. Kasalarına bir gecede milyarları dolduranlar, başkalarının hayat hakkına gasp edenler, eşit ve özgür bir yaşam rüyasını görenlerin mücadelelerinde kaçacak delik arayacaklar.
Bugün bu işbirlikçilerin, yani AKP�in gerçek yüzünü bir kez daha tüm kamuoyuna göstermek için buradayız. Biliniz ki yarın ve daha sonraki günlerde her yerde karşınızda olacak ve attığınız bu karanlık ihanet belgelerini her yerde yüzünüze çarpacağız.
Emperyalizmin uşaklığına hangi kılıfı bulursanız bulun, bunu hangi yolla propaganda ederseniz edin uşaklığınızın, gerici ve işbirlikçi iktidarınızın sonu gelinceye kadar, ülkemizin eşit özgür, adaletli bir geleceğine ulaşıncaya kadar peşinizdeyiz.
Biz çocuklarımıza onurlu bir gelecek bırakacağız. Ya siz?