Bozlak bir feryattır, derdini haykırmaktır diyen halk ozanı, abdal geleneğinin son temsilcilerinden Neşet Ertaş, İzmir'de tedavi gördüğü hastanede yaşamını yitirdi. Üzüntümüz büyük.
Yakınlarının, onun sesi ve sazıyla derdini haykıran milyonların acısını paylaşıyoruz.
Neşet Ertaş 1938’de Kırşehir’de doğdu. Müziğe babası Muharrem Ertaş ile birlikte yöre düğünlerinde türküler söyleyerek başlayan Ertaş, ilk plağını 1950’lerin sonunda çıkardı. "Neden Garip Garip Ötersin Bülbül" isimli babasına ait türkü ile parlayan Ertaş daha sonra çıkardığı onlarca albüm, söylediği yüzlerce türkü, verdiği binlerce konser ile halkın gönlünde taht kurdu. Acem Kızı, Zahidem, Neredesin Sen gibi türküleri dillerden dillere dolaştı. 1980 sonrasında toplam 22 albüm çıkardı. Uzun yıllar sazının, sözünün beslendiği topraklardan uzak yaşadı. Süleyman Demirel Cumhurbaşkanı iken kendisine sunulan 'devlet sanatçılığı' unvanını "Ben halkın sanatçısı olarak kalırsam benim için en büyük mutluluk bu" diyerek geri çevirdi. Kaç türkü ürettiniz sorusuna “halk kaç tanesini söyledi, kaç tanesini beğendiyse biz o kadarını söyledik” diye yanıt verdi. Yoksulluğu, açlığı bildi, yaşadı ömrü boyunca unutmadı. UNESCO tarafından yaşayan insan hazinesi kabul edilen Ertaş’a, 25 Nisan 2011 tarihinde İTÜ Devlet konservatuarı tarafından fahri doktora verildi. En büyük ödülü halkın onun müziğine duyduğu sevgiydi.
Neşet Ertaş bıraktığı eserlerle yaşayacak.