Çaldıkları, sömürdükleri yetmiyor hep daha fazlasını istiyorlar. Elektrik dağıtımında kendi kötü sistemlerinden kaynaklanan kayıp kaçakların bedelini bizden çıkartıyorlar. Halktan haksız şekilde gasp ettikleri paraları vermemek için kırk takla atıyorlar. Yetmiyor faturalarımız katlanarak geliyor açıklama dahi yapamıyorlar. Artık yeter diyoruz.Ükemizde, 2001 büyük ekonomik krizi sonrasında enerji piyasası oluşturulmasına yönelik birçok kanun çıkarılmış ve enerji hizmetleri özelleştirilmiştir.Aydınlatmadan, ısınmaya kadar en temel yaşamsal ihtiyacımız olan elektrik bir  hak olmaktan çıkartılıp, dağıtım şirketlerinin büyük karlar elde ettiği bir alana dönüştürülmüştür. Elektrik faturalarımız her geçen gün artarken , faturayı ödeyemediğimizde elektrikten mahrum bırakılıyoruz.Faturalarda elektrik fiyatı üretim maliyetinin en az iki katı olarak belirleniyor. Bunun üzerine kayıp-kaçak oranı, vergiler, fonlar ve şirketlerin çeşitli hizmet bedelleri eklenerek elektrik fiyatı maliyetinin en az 3 katına çıkarılıyor. Ellektrik dağım ihaleleri verilen Cengiz, Limak, Kolin grubu başta olmak üzere kamu kaynakları ile zenginleşen gözünü rant bürümüş firmalar kendi alt yapı sorunlarından kaynaklanan kayıpları da yine kamuya yansıtıp kazancına kazanç katıyor. EPDK'nın belirlediği tarifelerinin dahi üzerine çıkan clk gibi özel şirketler halktan haksız kazançlar elde ediyorlar.2014 yıl sonu ile birlikte keyfi biçimde artan elektrik faturalarına artan tepki birlikte zam yapılmadığını açıklamaya çalışan başta Enerji Bakanlığı ve dağıtımcı şirketler tatmin edeci yanıtlar veremiyorlar. Bu tepkilere kayıp kaçak bedellerinin geri alınması talepleri de eklenince AKP Yargıtay kararının uygulanmaması için yasa hazırlığı içerisine girişti. Eğer bu yasa çıkartılırsa; kayıp-kaçak bedellerini geri alınması,  bu sebeple dava açılması engelleniyor. Hatta bu sebeple süren davalarında direkt düşürülmesi sağlanacak.Kayıp- kaçak bedellerinin halktan tahsil edilemeyeceği Yargıtay Genel Kurulu kararı ile de tescillendi. Yapılan hesaplamalara göre sadece 2014 yılında kayıp-kaçak bedeli adı altında halktan çalınan para 5 milyar TL, son 3 yılın bedeli ise 13 milyar TL. Halktan çalıp dağıtım şirketlerinin kasalarını doldurunları, işçi düşmanı CLK'yı uyarıyoruz ve  bizden çalınan paraları geri istiyoruz.Bugün her bir hanenin asgari sağlık koşullarında yaşamak için elektrik, su ve doğalgaz faturalarına  ödenen aylık ortalama ücret asgarı ücretin yüzde .%30'una dayandı. Artık çalışanlara sefalet koşullarında ücretler bile çok görülürken halkın hakkı olan ve Yargıtay tarafından da onaylanan kayıp kaçak bedellerinin halka geri ödenmemesi için yasa hazırlığına girişiyorlar. Elbette daha geçen hafta yolsuzluk suçlamasıyla yüce divana gitmesi gereken bakan eskilerini aklamaya çalışanlardan başka bir tutum beklenemez. Bizler haksız yere milyonlarca lirası gasp edilen insnlar olarak; Dağıtım şirketlerinden 5 yıllık geriye dönük kayıp kaçak bedelimizi hesaplatarak  bu paranın geri ödenmesini talep ediyoruz. Ayrıca Elektriğin bir hak olarak tanımlanmasını, kimsenin parasını ödeyemediği için elektriğinin kesilmemesini ve  aylık 230 kw elektriğin halka parasız olarak sağlanmasını talep ediyoruz.Çaldıkları, sömürdükleri yetmiyor hep daha fazlasını istiyorlar. Elektrik dağıtımında kendi kötü sistemlerinden kaynaklanan kayıp kaçakların bedelini bizden çıkartıyorlar. Halktan haksız şekilde gasp ettikleri paraları vermemek için kırk takla atıyorlar. Yetmiyor faturalarımız katlanarak geliyor açıklama dahi yapamıyorlar. Artık yeter diyoruz.
Ükemizde, 2001 büyük ekonomik krizi sonrasında enerji piyasası oluşturulmasına yönelik birçok kanun çıkarılmış ve enerji hizmetleri özelleştirilmiştir.
Aydınlatmadan, ısınmaya kadar en temel yaşamsal ihtiyacımız olan elektrik bir  hak olmaktan çıkartılıp, dağıtım şirketlerinin büyük karlar elde ettiği bir alana dönüştürülmüştür. Elektrik faturalarımız her geçen gün artarken , faturayı ödeyemediğimizde elektrikten mahrum bırakılıyoruz.
Faturalarda elektrik fiyatı üretim maliyetinin en az iki katı olarak belirleniyor. Bunun üzerine kayıp-kaçak oranı, vergiler, fonlar ve şirketlerin çeşitli hizmet bedelleri eklenerek elektrik fiyatı maliyetinin en az 3 katına çıkarılıyor. Ellektrik dağım ihaleleri verilen Cengiz, Limak, Kolin grubu başta olmak üzere kamu kaynakları ile zenginleşen gözünü rant bürümüş firmalar kendi alt yapı sorunlarından kaynaklanan kayıpları da yine kamuya yansıtıp kazancına kazanç katıyor. EPDK'nın belirlediği tarifelerinin dahi üzerine çıkan clk gibi özel şirketler halktan haksız kazançlar elde ediyorlar.
2014 yıl sonu ile birlikte keyfi biçimde artan elektrik faturalarına artan tepki birlikte zam yapılmadığını açıklamaya çalışan başta Enerji Bakanlığı ve dağıtımcı şirketler tatmin edeci yanıtlar veremiyorlar. Bu tepkilere kayıp kaçak bedellerinin geri alınması talepleri de eklenince AKP Yargıtay kararının uygulanmaması için yasa hazırlığı içerisine girişti. Eğer bu yasa çıkartılırsa; kayıp-kaçak bedellerini geri alınması,  bu sebeple dava açılması engelleniyor. Hatta bu sebeple süren davalarında direkt düşürülmesi sağlanacak.
Kayıp- kaçak bedellerinin halktan tahsil edilemeyeceği Yargıtay Genel Kurulu kararı ile de tescillendi. Yapılan hesaplamalara göre sadece 2014 yılında kayıp-kaçak bedeli adı altında halktan çalınan para 5 milyar TL, son 3 yılın bedeli ise 13 milyar TL. Halktan çalıp dağıtım şirketlerinin kasalarını doldurunları, işçi düşmanı CLK'yı uyarıyoruz ve  bizden çalınan paraları geri istiyoruz.
Bugün her bir hanenin asgari sağlık koşullarında yaşamak için elektrik, su ve doğalgaz faturalarına  ödenen aylık ortalama ücret asgarı ücretin yüzde .%30'una dayandı. Artık çalışanlara sefalet koşullarında ücretler bile çok görülürken halkın hakkı olan ve Yargıtay tarafından da onaylanan kayıp kaçak bedellerinin halka geri ödenmemesi için yasa hazırlığına girişiyorlar. Elbette daha geçen hafta yolsuzluk suçlamasıyla yüce divana gitmesi gereken bakan eskilerini aklamaya çalışanlardan başka bir tutum beklenemez. 
Bizler haksız yere milyonlarca lirası gasp edilen insnlar olarak; Dağıtım şirketlerinden 5 yıllık geriye dönük kayıp kaçak bedelimizi hesaplatarak  bu paranın geri ödenmesini talep ediyoruz. Ayrıca Elektriğin bir hak olarak tanımlanmasını, kimsenin parasını ödeyemediği için elektriğinin kesilmemesini ve  aylık 230 kw elektriğin halka parasız olarak sağlanmasını talep ediyoruz.

Nuri GÜNAY

Halkevleri Genel Sekreteri