İstanbul 3 gündür yağmur altında 30 un üzerinde insanımızı kaybettik

Artık afet diye geçiştirilemeyecek bir felaketler zinciri üstümüze geliyor. Sabah kapalı kasa kamyonetlerin kasalarında işlerine gitmeye çalışan 7 kadın işçi minibüste boğularak öldü. Yolları, hastaneleri, evleri, fabrikaları sular bastı ve yetkililer bu durumu doğal afet diyerek, vatandaş hatası diyerek geçiştirmeye çalışıyor. Bizler biliyoruz ki, ne normalin üstünde yağan yağmur, ne de sokağa çıkan vatandaşlar sorumludur. Bilim insanlarının, şehir plancılarının, halktan yana toplumsal fayda esaslı düşünen tüm insanların uyarılarına rağmen yıllardır kentleri rant uğruna talan ederek inşa eden zihniyetin yönetimleri bu afetin sonuçlarının sorumlusudur. Bu zihniyetler sadece kar etmek amacıyla kent topraklarını yağmalar ve sermayeye peşkeş çekerken hiçbir altyapı yatırımı ile uğraşmayıp, felaketlere yol açtığı biline biline dere yataklarına yol, fabrika, köprü, hastane inşa etmişlerdir. Sular altında kalmış olan tır parkı, Çatalca’da bulunan hastane ve Basın Ekspres yolu olarak adlandırılan yollar dere yatağına yapılmış olan yapılardır. Şimdi sorulmalıdır. Suçlu fazla yağan yağmur mu?

İstanbul ve diğer kentlerde alışıldık bir görüntü haline gelmeye başlayan sel baskını felaketleri kar hırslı yerel yönetimler ve siyasi iktidarın sorumlu olduğu kent politikalarının sonucudur.

Yağışlar konusunda yeterli hazırlık yapılmamış ve felaketlerden sonra takdir-i ilahi denilerek durum geçiştirilmeye çalışılmıştır. Bu durum vatandaşların suçlanmasını değil, sorumluların istifasını gerektirir.

Tüm yetkililer istifa etmeli ve mağduriyetler geçiştirilmeden giderilmeli ve insanlarımızın tüm kayıpları karşılanmalıdır. Önümüzdeki günlerde tekrar edeceği söylenen yağışlar karşısında da gerekli önlemler geciktirilmeden alınmalıdır.

Kaybettiğimiz tüm yurttaşlarımız için başsağlığı diliyor ve konunun takipçiliğinden vazgeçmeyeceğimizi ifade ediyoruz.

 İlknur Birol

Halkevleri Genel Başkanı