Halkevleri Derneği Mersin Şube Başkanı Şamil Işıkcevahir hakkında, “dernekler yasasına muhalefet etmek” suçlamasıyla açılan ceza davası, Mersin 5. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülmeye başlandı. Davanın, 04.04.2008/Cuma günü gerçekleşen ilk duruşmasında, şube başkanımızın cezalandırılması istemi yanında, Mersin Halkevi’nin kapatılması da gündeme geldi ve bu yolda ek savunma istendi.

Dava, Mersin Halkevi’nin 2003 ila 2006 yılları arasında toplam 3 yıllık dönemde, ağırlıklı olarak AKP iktidarına ve onun uygulamalarına karşı gerçekleştirdiği eylem ve etkinlikleri konu ediniyor. Mersin Valiliği İl Dernekler Müdürlüğü’nün suç duyurusu üzerine açılan davada; eğitim ve sağlık başta olmak üzere temel kamusal hizmetleri piyasalaştıran, halkımızı yoksul ve güvencesiz kılan neo-liberal uygulamalara karşı gerçekleştirilen eylem ve etkinlikler ile; ABD emperyalizminin Ortadoğu’da süren kanlı işgaline ve ülke iktidarının işbirlikçi tutumuna karşı gerçekleştirilen eylem ve etkinlikler, birer suç olarak gösteriliyor ve kapatma isteminin yegane dayanağı olarak sunuluyor.

Öte yandan Mersin Valiliği, 2006 yılı Şubat ayında Mersin’de Başbakan Recep Tayip Erdoğan’a yumurta atılması olayını da, bu olayla ilgili kişiler hakkında ayrı bir dava açılıp sonuçlandığı halde, Mersin Halkevi’nin bir faaliyeti olarak suçlamada yer veriyor.

Bu nedenlerle; hukukun temel ilkelerini, demokratik toplum gereklerini, hak ve özgürlükler anlayışını yok sayan bu davada açıkça, AKP’ye muhalefet edilmesine karşı bir tahammülsüzlük sergileniyor.

1932 yılında kurulan ve bu yıl 76 ncı yılını kutlayan Halkevleri, 1959 yılında Demokrat Parti iktidarı sürecinde, 12 Mart 1971 ve 12 Eylül 1980 askeri darbelerinde olduğu gibi; işte bir kez daha kapatılmak isteniyor. Ancak bu sefer yıl 2008 ve mevcut siyasi iktidar AKP dir !

Gerek türban serbestliği tartışmalarında, gerekse hakkında Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından açılan kapatma davası vesilesi ile, demokrasi ve özgürlüklerden her fırsatta söz eden AKP iktidarının gerçek baskıcı, yasakçı yüzü; işte bir kez daha gözler önüne serilmiştir.

Halkevleri, geçmişte olduğu gibi bu gün de, kurumsal varlığına ve meşru, demokratik faaliyetlerine yönelen saldırıları boşa çıkaracak; halkımızın insanca bir yaşam, güvenli bir gelecek özlemine sahip çıkmaya devam edecek; gerici, baskıcı, işbirlikçi iktidarlara karşı mücadelesini kararlılıkla sürdürecektir.

Bilinmelidir ki, AKP iktidarına ve uygulamalarına muhalefet etmek; birçok ilerici, demokrat kişi ve kurum için olduğu gibi, Halkevciler için de; halkımıza ve ülkemize duyduğumuz sonsuz sevginin ve bağlılığın bir gereğidir.

Kamuoyuna saygı ile duyururuz.