AKP faşizminin aldığı son canımız Ahmet Atakan bu ülke halklarının yiğit evladı olarak yüreklerimize kazınmıştır. Tıpkı Mehmet, Abdullah, Ethem, Medeni, Ali İsmail gibi... Dün ülkemizin meydanlarını dolduran milyonlarca insanımız Ahmet’in babası, annesi, kardeşi, arkadaşı, uğruna can verdiği değerler için beraber mücadele ettiği can yoldaşları olarak sokaklara çıktılar.

Verilen cevap nettir: Bizim canlarımız değerlidir. Bize yaşattığınız hiç bir acı cevapsız kalmayacaktır. Ve bu cevap o çok korktuğunuz sokaklardan verilmektedir, verilecektir.  

AKP her zamanki gibi katliamı gizlemek için elinden geleni yapmaktadır. Ahmet’in ölümü üzerinden yapılan “Düştü” tartışması katliamın üzerini örtemez. Gerçek olan şudur: Ahmet’i AKP’nin, Başbakan’ın “kahramanları” öldürmüştür. AKP ve Hatay Valisi açıklamalıdır, polise Antakya’da “Vur” emri mi verilmiştir? Daha kaç canımızı alacaksınız?

Diğer yandan yine başta Antakya olmak üzere İstanbul, Ankara, İzmir, Çanakkale gibi onlarca yerde yaşanan saldırı AKP tarafından halka yönelik açılmış savaşı bir kez daha gözler önüne serdi.  Yüzlerce yaralı, onlarca gözaltı, hedef gözetilerek atılan gaz bombaları iktidarın yaşananlardan ders çıkarmadığını göstermektedir.

AKP’yi uyarıyoruz; halka saldırmaktan vazgeçin. Baskıyla, zorla, katletmekle halkın meşru taleplerini bastıramazsınız, bundan vazgeçin.

Taleplerimiz açıktır: Halka saldırı emri veren valiler, emniyet müdürleri,  polisler derhal cezalandırılmalıdır. Katiller cezalandırılmalı, ortaya çıkartılmayan katiller bulunmalıdır. Gaz bombası kullanımı derhal yasaklanmalıdır. Tutuklu arkadaşlarımız derhal serbest bırakılmalıdır. Antakya Valisi derhal görevden alınmalıdır. Ülkemizin dört bir yanında halka yapılan saldırılara son verilmeli, yasaklı meydanlar açılmalıdır.

Nuri Günay

Halkevleri Genel Sekreteri