Sağlıkta yıkımı durduracağız

Pa, 12/11/2006 - 09:00
  • Arttır
  • Eksilt
  • Normal

Sağlık Emekçileri Sendikası “Sağlıkta Yıkımı Durduralım” çağrısıyla bir kolu Edirne’den, bir kolu da Van’dan başlayan ve 17 Kasım’da Ankara’da sonlanacak bir yürüyüş gerçekleştirecek. Halkevleri olarak, yıllardan beri sağlık hakkı mücadelesinde sağlık emekçileriyle yan yana, omuz omuza olduk. Bu gün de “Sağlıkta Yıkımı Durduralım” çağrısıyla yollara düşen SES’e Sağlıkta Yıkımı Durduracağız diyerek destek oluyoruz. Halkevciler bulundukları her yerde sağlık emekçileriyle yan yana omuz omuza olacak. 


Çünkü;


Ülkemizde, en temel insan hakkı olan sağlık hizmetleri uluslar arası sermaye ve IMF ve DB gibi emperyalist kurumların direktifleri doğrultusunda her gün biraz daha piyasanın hizmetine ve talanına sunuluyor. Bugün IMF ve DB’nin dayattığı bir süreç yaşanmaktadır. Ve ne yazık ki bu süreç daha tamamlanmadan sonuçları çok acı şekillerde ortaya çıkmaktadır. AKP Hükümetince “Sağlıkta Dönüşüm Programı” olarak yutturulmaya çalışılan politikalar bir yıkım programıdır. Eğer engellenmezse bu sürecin sonunda bütün sağlık sistemi piyasa koşullarına göre düzenlenecektir. Bunun sonuçlarını bugünden görmek hiç de zor değildir. Hastanelerde esir kalan insanlarımız, hastane kapılarında ölen insanlarımız, yenidoğanlarda ölen bebeklerimiz sağlık sisteminin nereye doğru sürüklendiğini açıkça ortaya koymaktadır. Yaşanan felaketlerin sebepleri bellidir. Bütçeden sağlığa yeterli kaynak ayrılmamakta, devlet sağlık alanına dönük yatırım yapmamaktadır. Hastanelerde ve diğer sağlık kuruluşlarında 100 bine yakın personel açığı vardır. AKP İktidarı bunu gidermeye dönük hiçbir girişimde bulunmamıştır.


SSK’ların devredilmesinin yarattığı yıkım ise ortadadır. Bugün birçok ilaç temin edilememekte, halkın cebinden çıkan harcamalar artmaktadır. Devrin maliyeti öngörülenin 3 katı olmuş, bunun rakamsal karşılığı 81 ilde tam donanımlı yeni hastane açılabilecek kaynağın uluslar arası tekellere, özel sektöre peşkeş çekilmesi olmuştur. Döner sermaye uygulamalarıyla kamusal sağlık hizmeti anlayışı terk edilmiş, piyasacı mantık devletin sağlık kurumlarında hakim olmaya başlamıştır.


IMF’nin “sağlık harcamalarını azaltın” emriyle paket   fiyat uygulamasına gidilmiş, sağlık hizmeti sunulamaz hale gelmiştir.


Yine aynı emirle kanser ilaçları dahil 150 kalem ilaç reçete kapsamı dışına çıkarılmıştır. Önümüzdeki dönem bunun daha da artması beklenmektedir.


Koruyucu sağlık hizmetlerine dönük hiçbir adım atılmamış, bunun sonucunda yıllar öncesinde kaldığını sandığımız salgın hastalıklar ülkemizin çeşitli yerlerinde tehlike biçimlerde yayılmışlardır. Ankara’da kolera salgını, Malatya ve Ağrı’da salgınlar, “geliyorum” diyen kuş gribinde yaşanan acizlik ve dört çocuğumuzun ölmesi, Kırım Kongo Kanamalı Ateşinden ölümler ilk akla gelen vakalardır.


Yaşanan tüm olumsuz gelişmelere rağmen AKP hükümeti sağlıkta yıkım politikalarında ısrar etmektedir. IMF’ye verilen niyet mektubunda da belirtildiği üzere sağlıkta dönüşüm programının 2007’de tamamlanması, sağlık ocaklarının yerini aile hekimliğine, bütçeden karşılanan sağlık hizmetlerinin ise yerini Genel Sağlık Sigortası’na bırakması planlanmaktadır.


Genel Sağlık sigortası ise en başından beri söylediğimiz gibi “parası olanın parası kadar sağlık hizmeti alabildiği, hastanelerin ticarethaneye, hastaların ise müşteriye dönüştüğü bir sistemdir.


Aynı şekilde Aile Hekimliği uygulamasıyla da koruyucu sağlık hizmetlerinin uygulanmadığı, bunun sonucunda bebek ölümlerinin gerçekleştiği, GSS’de prim ödemeyenlerin asla yararlanamayacağı bir sitemdir.


Sağlıkta Yıkımı Durdurmak İçin Alanlara


Halkevleri olarak sağlıkta yaşanan yıkımı durdurmak için SES’in 13 Kasımda başlattığı  yürüyüş çerçevesinde, İstanbul’da 14 Kasım’da saat 12:30’da Cerrahpaşa Hastanesi’nde, saat 16:30’da Haydarpaşa Numune Hastanesi’nde, 15 Kasım’da saat 16:00’da İzmit’te ve 17 Kasım’da Ankara’da yapılacak eylemlerde sağlık emekçileriyle omuz omuza olacağımızı tüm kamuoyuna saygıyla duyururuz.


Halkevleri Genel Başkanı


 Abdullah Aydın