İstanbul Büyükşehir Belediyesi rutinini devam ettiriyor.  Emekçilerin gelirlerinde hiçbir artış olmadığı halde İstanbul’da ulaşıma sistematik olarak zam yapılıyor. Üstelik bu zam tam da Topbaş’ın, belediyenin halkın vergileriyle yaptığı metro hattını AKP propagandasına dönüştürüp,  gazetelere tam sayfa ilan vererek duyurduğu bir dönemde gerçekleştirildi. Belediye, yapmakla yükümlü olduğu hizmetleri halka lütuf gibi sunarken, kamu yararına olması gereken tüm bu hizmetleri paralılaştırmaya devam ediyor, belediyeyi ticarethaneye çeviriyor. İstanbul Büyükşehir Belediyesi yaz aylarını plansız yol ve köprü çalışmalarıyla İstanbul halkı için cehenneme çevirmişken şimdi de tam da okullar açılırken ulaşıma yeniden zam yapıyor.

Bugün açıklanan ve faturası toplu taşımayı yaygın olarak kullanan emekçi halka, öğrencilere kesilen zam oranları şu şekilde:

-              İETT otobüsleri ve Özel Halk Otobüslerinde 1.75 lira olan ilk biniş ücreti 1.95 liraya yükseltildi. Öğrenciler için 1 liradan 1.10 liraya çıkarılırken, öğretmen ve yaşlılar için de 1.20 liradan 1.35 liraya çıkartıldı.

-              İDO Sirkeci-Harem araba vapuru, şehir hatları vapurları ve özel deniz motorları elektronik bilet ile aktarmalarda birinci aktarma 1.20 liradan 1.40 liraya, ikinci aktarma da 1.20 liradan 1.30 liraya yükseltildi.

-              Aylık mavi kart ücretleri 140 liradan 155 liraya, öğrenci için 70 liradan 75 liraya, öğretmen ve yaşlılar için de 80 liradan 90 liraya çıkartıldı.

-              Şehir hatları, özel deniz motorları ve raylı sistemlerde 2 lira olan jeton fiyatları yüzde 50'lik artışla 3 liraya çıktı.

-              Adalar Şehir Hatları ve Özel Deniz Motorlarında 3 lira olan ilk biniş 3.5 liraya çıkarıldı. Aktarma ise 2.5 lira olarak belirlendi. Jeton fiyatı da 4 liradan 5 liraya çıktı.

Halkevleri’nin ulaşım hakkı mücadelesini yürütürken her an söylediği ve eylemleriyle gösterdiği gibi; ulaşım bir haktır. İnsanların temel haklarından bri olan ulaşımdan kar elde edilemez. Halk her gün okula, işe giderken diğer ihtiyaçlarını giderirken  kullandığı toplu ulaşım araçlarından insani biçimlerde yararlanma hakkına sahiptir. Ancak bu temel hak İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından gasp edildiği gibi kar elde etmek için bir fırsata dönüştürülüyor, dahası ulaşım alanına ilişkin her adım aynı zamanda yandaşları zengin etmeye yönelik adımlar haline getiriliyor.

Fatih Sultan Mehmet ve Haliç köprülerindeki bakım sürecinde oluşan trafik sıkışıklığı nedeniyle, yaz aylarında maddi nedenlerle herhangi bir yere tatile gitme olanağı bulamayan milyonlarca İstanbullu emekçiye utanmadan “imkanı olan tatile çıksın”, “toplu ulaşımı kullanmaya özen gösterelim” diye seslenen AKP, şimdi de yaptığı zamla yolun faturasını emekçilere çıkarmaya çalışıyor.

AKP iktidarının duble yol merakının, toplu taşımayı değil bireysel ulaşımı teşvik eden karayolları planlamasının kötü ve pahalı ulaşıma götüreceği çok açıktı. Şimdi insan odaklı değil, propagandif ve kısa vadeli planların bir parçası olarak devreye sokulan toplu taşıma planları  adeta yamalı bohça bir ulaşım sistemi olarak ortaya çıkıyor, karayolu odaklı planlama bireysel araç kullanımını kışkırtıyor, bu sorun yeni ulaşım krizlerini yaratacak 3. köprüyle yine kısa vadeli bir çözüm olarak dayatılıyor; bu arada ormanlar yok ediliyor, arsalar talana açılıyor… Olan yine İstanbul’a ve İstanbul halkına oluyor, halka pahalı, erişilmesi zor, balık istifi bir ulaşım modeli dayatılıyor.

Halihazırda İstanbul halkı insani koşullardan uzak toplu ulaşım hizmetlerini zaten yıllardır yapılan zamlarla oldukça pahalıya almaktadır. %50 oranında yapılan son zam furyası ise ulaşım hizmetlerinin özelleştirilmesi, taşeronlaştırılması sürecine hız katarken, halkı da ulaşım hakkından mahrum bırakmaktadır. Kentsel ölçekte ulaşım altyapısı ve hizmetinin sağlanması görevi belediyeye aittir ve belediyenin bu hizmetten kar elde etme amacı olamaz.

Halkevleri olarak ulaşımın bir hak olduğunu, zamların kabul edilemez olduğunu ve işe ve okula gidiş dönüş saatleri olan sabah 6-9, akşam 17-21 saatleri arasında ulaşım parasız olması gerektiğini söylemeye ve bunun için mücadele etmeye devam edeceğiz.

Bu zamlar da gayri meşrudur ve hiçbir haklı gerekçesi yoktur. Ulaşım zammı derhal geri çekilsin.

İstanbul Halkevi Başkanı

Özge Ozan