“Her yer metro, her yere metro” diyerek, yalan metro hesaplarıyla propaganda yaparak, AKP’nin 20 yılda yapmadığı metro hattını 3-5 yılda yapacağını iddia ederek İstanbul’un Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na talip olan Kadir Topbaş’ın İstanbul halkına “teşekkürü” ulaşım zammıyla oldu.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Koordinasyon Merkezi (UKOME) kararına göre, 15 Haziran’da uygulanacak yeni tarifede;
UKOME ulaşım zammını açıklarken 2012 Eylül’ünden itibaren zam yapılmadığı vurgusunu öne çıkarmayı ihmal etmedi. Ancak İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve onun tüccar başkanı Kadir Topbaş çok iyi bilmektedir ki 1,5 yıldır ulaşıma zam yapamamalarının gerekçesi halkı düşünmeleri değil, Haziran İsyanı’ndan sonra halkın tepkisinden korkmalarıdır. Taksim metrosunda paraları olmadığı için kart basmayan çocuklara özel güvenlikler tarafından şiddet uygulanmasının ardından İstanbulluların Taksim metrosunda çocuklara ve ulaşım hakkına sahip çıkmak için yaptığı eylemde otobüs otobüs polisin görevlendirildiğini, TOMA’ların geldiğini, dolayısıyla AKP’nin korkusunu unutmadık.
Diğer yandan 2001’den bu yana yaptığı zamlar %300’ün üstüne çıkan İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve Kadir Topbaş İstanbul halkını çok sevdiğinden zam yapmamazlık etmeyecektir. AKP, yıllardır İstanbul halkını ulaşım zamlarıyla soymakta, balık istifi, nitelikten yoksun ulaşıma mahkum etmeye çalışmaktadır. Ulaşım hizmeti, özelleştirilmekte ve taşeronlaştırılmaktadır. İstanbulluları ulaşım çilesinden kurtarmak için yaptıklarını iddia ettikleri 3. Köprü’yle İstanbul halkını daha büyük bir ulaşım çilesine doğru sürüklemektedirler. Duble yol meraklısı AKP, toplu ulaşımı değil, bireysel ulaşımı teşvik etmeye, karayolu odaklı ulaşım planları yapmaya devam etmektedir. 150 yıllık hayalin sonucu olduğunu söyledikleri Marmaray’ı halkın can güvenliğini hiçe sayarak, tamamlamadan açmışlardır.
Marmaray, Haliç Metrosu, 3. Köprü gibi her biri Tayyip Erdoğan’ın kahramanlık anıtlarına dönüştürülmeye çalışılan, aynı zamanda kentsel talanın önünü açan ulaşım projelerini halka bir lütuf gibi sunmaktan vazgeçmelidirler. Ne bu projeler ne 2012’den bu yana ulaşıma zam yapılmaması bür lütuf değildir. Belediye başkanının işi belediyeyi ticarethaneye çevirmek değil, halka güvenli, nitelikli, parasız şekilde ulaşım hizmeti vermektir.
Halkevleri’nin ulaşım hakkı mücadelesini yürütürken her an söylediği ve eylemleriyle gösterdiği gibi; ulaşım bir haktır. İnsanların temel haklarından biri olan ulaşımdan kar elde edilemez. Halk her gün okula, işe giderken diğer ihtiyaçlarını giderirken kullandığı toplu ulaşım araçlarından insani biçimlerde yararlanma hakkına sahiptir. Ancak bu temel hak İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından gasp edildiği gibi kar elde etmek için bir fırsata dönüştürülüyor, dahası ulaşım alanına ilişkin her adım aynı zamanda yandaşları zengin etmeye yönelik adımlar haline getiriliyor.
Halkevleri olarak ulaşımın bir hak olduğunu, zamların kabul edilemez olduğunu ve işe ve okula gidiş dönüş saatleri olan sabah 6-9, akşam 17-21 saatleri arasında ulaşım parasız olması gerektiğini söylemeye ve bunun için mücadele etmeye devam edeceğiz.
Bu zamlar da gayri meşrudur ve hiçbir haklı gerekçesi yoktur. Ulaşım zammı derhal geri çekilsin.
Gizem Kutlu
İstanbul Halkevi Başkanı