Halkevleri olarak 26 Haziran Cuma akşam saat 20.00’ da Küçük Çiftlik Park’da “ Yaşamı ve Doğayı Savunmak için Yeryüzüne Şarkılar söylüyoruz, Kazım Koyuncu anısına” etkinliğine hazırlanıyoruz. Biz bu etkinliği; ülkemizin içinde bulunduğu ve 7 Haziran seçimlerinden hemen önceki süreçte çıkarılan “Nükleer enerji yasasına” karşı Kent ve Doğa mücadelesine bir ses katmak adına planladığımızı belirtmek isteriz.
Ülkenin dört bir yanında iktidarın neoliberal politikaları sonucunda talan edilen ormanlarımıza, derelerimize, tarım alanlarımıza ve tüm canlıların yaşam alanlarına yapılan saldırıyı ‘Kamusal alanlar Halkın ve tüm canlıların ortak değeridir, sermayeye peşkeş çekilemez’ ilkesi üzerinden savunmak için bazen dere başlarında, bazen şehirlerin meydanlarında, bazen de iktidarın ve sermayenin karşısında haykırdık, mücadelemizi kesintisiz sürdürdük. Yıllardır nükleer kurma girişimlerine karşı olduğu gibi Nükleer Enerji yasasına karşı da tüm dostlarımız ve mücadele arkadaşlarımızla birlikte yaşamı savunduk, nükleer enerji santrallerinin ölümcül sonuçlar doğuracağını her koşulda haykırdık.
Bu anlamda neoliberal yağmaya karşı, kentlerin ve doğanın savunmasını büyütmek, mücadele örgütlerinin seslerinin ortaklaşa duyurabileceği alanlar yaratmak adına konserimizin konseptini belirledik. Bu etkinliğin sadece bir konser olarak değil, mücadele örgütlerinin sesini ortaklaştıracağı ve çalışmalarını kitlelere ulaştırabileceği bir etkinlik olarak planlamaktayız.
Konser alanımızda çeşitli nükleer karşıtı örgütlerinin, çevre örgütlerinin, kent ve doğa savunma örgütlenmelerinin stand açmaları adına görüşmelerimizi sürüyor.
Buna ek olarak ülkemizin en değerli müzisyenlerinden olan ve maalesef kanser hastalığı yüzünden çok erken kaybettiğimiz Kazım Koyuncu’nun değerlerini yaşatabilmek için; onun müziğe, mücadeleye, insana dair cümlelerinin, fikirlerinin kuşaktan kuşağa aktarabilmenin bir durağı ve anısına saygı duyarak bu etkinliğe onun adını tereddütsüz işledik.
Çünkü Kazım Koyuncu bizim için adını kullanıp kar elde etmeyi planladığımız bir müzisyen değil; halkların ortak yaşama iradesinde ve doğanın talan edilmesine karşı mücadelemizde yol arkadaşımızdır. Onun ölüm yıldönümünde anısını yaşatmak; fikirlerinin ve cümlelerinin takipçisi olduğumuzu dosta düşmana ilan etmek için gecemizde baş köşeyi ona ayırdık. Tüm bu niyetlerimizi sanatçı dostlarımızla paylaştık onların da tereddütsüz dayanışma gösterdiği bu geceyi organize etmeyi planladık. Çünkü böylesi bir hacme sahip geceyi piyasa koşullarında sponsorsuz, maddi desteksiz, sadece gönüllü emek ile gerçekleştirebilmemiz takdir edilmeli ki olanaksızdır.
Bu etkinlik için piyasa koşullarında değil organizasyon masraflarının (konser mekanının kiralama ücreti, tanıtım giderleri, ses düzeni masrafları, İstanbul’un çeşitli mahallelerinden konser alanına ücretsiz otobüs seferlerinin düzenlenmesi vs.) karşılanması gerektiği için, bilet ücreti kar amacı gütmeden, bu niyetle minumum düzeyde belirlenmiştir. Ancak sosyal medya hesaplarından bu konuyla ilgili bazı eleştirileri üzülerek duymuş ve görmüş bulunmaktayız. Bu anlamda niyetimizi daha açık ifade etmek için bu açıklamayı yapmayı kendimize bir görev sayıyoruz.
Ayrıca, Halkevleri Kazım Koyuncu’nun değerlerini yaşatabilmek ve üretimlerinin halklarımızla paylaşılması için daha önce de adımlar atmıştır. Ailesinin yayımlamayı düşündüğü yaşamını yitirmesinden önce kaydedilmiş şarkılarını, isminin ve müziğinin sadece ticari kaygılar ve kar güdüsüyle hareket eden bir şirket tarafından kullanılmasına karşı çıkarak, böylesi bir albümün, Kazım Koyuncu’nun yaşamı boyunca savunduğu insani, toplumsal, sanatsal değerleri bugüne ve geleceğe taşımakta köprü oluşturabileceği fikriyle harekete geçti. Koyuncu ailesiyle yapılan görüşmeler sonucu ‘Dünyada bir yerdeyim’ albümünün yapımcılığını üstlendi.
Halkevleri, “Dünyada Bir Yerdeyim” albümünü çıkarırken albümün çıkış sürecinde, bu albümle açığa çıkacak tüm değer ve olanakların, Kazım Koyuncu’nun müziğini ve eşitliğe, özgürlüğe, barışa ve halkların kardeşliğine inancını yaşatacak ve yaygınlaştıracak; sanat ve kültür alanında tüm bu değerlerle kaynaşmış bir üretim ve paylaşım sürecini yaratmayı ve sürekliliğini sağlamayı amaçlayacak bir başka projeye aktarılacağını açıkladı. Böyle de yaptı. Yaptığı çağrıya yanıt veren gönüllülerle birlikte Kazım Koyuncu Kültür Merkezi’nin kuruluşunda rol oynadı. Albümün gelirlerini Kültür Merkezi’nin kuruluş ve işleyiş sürecine aktardı.
Halkevciler, Kazım Koyuncu Kültür Merkezi gönüllüleri ile birlikte Kültür Merkezi’nin kolektif emek, kolektif düşünce ve yaratıcılık ile yaşam bulabileceğini savunarak bu sürece emek verdi. Kazım Koyuncu Kültür Merkezi de piyasa koşullarına karşı durdu, eğitim ve üretimlerini kolektif üretim ve paylaşım süreci ile geliştirdi. 2007’de başlayan bu süreç, emek verenlerin üzerinden ilerlemeye devam etti.
Yani Halkevleri, Kazım Koyuncu’nun adına etkinlik düzenleyerek rant sağlayacak bir örgütlenme değil; aksine onun fikirlerini ve üretimlerini daha çok insana ulaştırmayı görev edinen ve tüm şubelerinde Kazım Koyuncu’nun posteri asılı olan, neoliberalizme karşı yaşamı ve doğayı savunan bir demokratik kitle örgütüdür.
Kısaca düzenlediğimiz etkinlik Yaşamına ve Doğasına sahip çıkanların; meydanlarda, dere başlarında, omuz omuza mücadele edenlerin birlikte yeryüzüne şarkılar söyleyeceği, mücadeleye devam sözünün yineleyeceği bir gece olacaktır.
Tüm halklarımıza saygıyla duyurulur.
Volkan Yosunlu
Halkevleri Kültür Sekreteri