‘Terör örgütü üyeliği’ suçlamasıyla 25 Kasım sabahı evlerine yapılan baskınlar sonucu gözaltına alınarak tutuklanan 12 kişi, ‘delil yetersizliği’ gerekçesiyle 3 Şubat günü tahliye edilmişti. Tahliye edilenlerden 4 Halkevi üyesi, dün (6 Şubat) bir basın toplantısı düzenledi.

Kocaeli’de ‘terör örgütü üyeliği’ suçlamasıyla 25 Kasım sabahı 21 kişi gözaltına alınmış, 12 kişi tutuklanarak Kandıra F Tipi Hapishanesine gönderilmişti. Mahpuslar, 1 Şubat günü yapılan itiraz sonucu ‘delil yetersizliği’ gerekçesiyle tahliye edilmişlerdi. Tahliye edilen 4 Halkevi üyesi Mihrican Atalay, Metin Kaya, Yaşar Seğmen ve Tugay Çalışkan, Saraybahçe Halkevi’nde bir basın toplantısı düzenledi.

Toplantının açılış konuşmasını yapan Bekirpaşa Halkevi yöneticisi Kuzey Boy, uzun zamandan bu yana hak arayan kesimlerin, gazetecilerin, aydınların, öğrencilerin haksız yere tutuklandığını belirterek sözlerine başladı. Halkevciler’in hak mücadelesi yürüttükleri gerekçesiyle tutuklandığının altını çizen Boy, Kocaeli Valisi’nin ”Suçu olmayan hiç kimse sabah 5’te evinden alınmaz” sözlerini hatırlatarak ”Vali başta Halkevleri’nden sonra da tüm Kocaeli halkından özür dilemelidir” dedi.

‘Referandumdan sonra tutuklamalar arttı’

Boy’dan sonra sözü Saraybahçe Halkevi Başkanı Mihrican Atalay aldı. 12 Eylül referandumunun ardından tutuklama terörünün arttığına dikkat çeken Atalay, AKP’ye muhalif her kesimin terör faaliyeti gerekçesiyle tutuklandığını ifade etti. Atalay, “Mahir Çayanları, Deniz Gezmişleri andığımız için, ulaşım hakkımıza, Metin Hocamıza sahip çıktığımız için tutuklandık. Ne ile suçlandığımızı bilmeden 2,5 ay boşu boşuna hapishanede yattık” dedi.

‘Bu işleri bırakın, sizi çıkartırız’

Bir diğer mahpus öğrenci Halkevi üyesi Yaşar Seğmen ise konuşmasında hapishane koşullarından ve gözaltı sürecinden bahsetti. Yapılan operasyonun siyasi olduğunu belirten Seğmen, Terörle Mücadele Şubesi’ne götürülürken polislerin kendisine ”Siz bu işleri bırakın, sizi her koşulda serbest bıraktırırız” dediklerini aktardı. Bunu, operasyon kararını AKP’nin ve İmamın Ordusu’nun verdiğinin bir kanıtı olarak nitelendiren Seğmen, AKP’ye muhalif oldukları için tutuklandıklarını söyledi.

Tugay Çalışkan ise aramalarda suç unsuru olarak alınan kitapların hapishanede arkadaşları tarafından kendisine yollanabildiğine dikkat çekti ve operasyonların düzmece olduğunu dile getirdi.

AKP, faşizmi kurumsallaştırıyor

Toplantıda son sözü alan Halkevleri GYK üyesi Metin Kaya ise AKP’nin faşist bir rejimi kurumsallaştırdığını, toplumun bu süreçte potansiyel suçlu ilan edildiğini kaydetti. “Delille yargılanmak yerine siz suçsuz olduğunuzu kanıtlamak zorundasınız. Düşünceler bile eyleme geçmeden suç ilan ediliyor. Bu bir devlet geleneğidir.” diyen Kaya, bu devlet geleneğini son olarak Hrant Dink davasında, poşu takan üniversitelide, tutuklanan avukatlarda gördüklerini söyledi.