Barınma Hakkı Meclisi Afet Yasası'na hayır dedi

Pa, 03/06/2012 - 20:13
  • Arttır
  • Eksilt
  • Normal

Ankara bugün "halkın barınma hakkı var" diyenlere ev sahipliği yaptı. TBMM'den geçen ve ardından Cumhurbaşkanı'nın da onayladığı Afet Yasası'na halk "itirazım var" dedi. Barınma Hakkı Meclisi'nin çağrıcılığını yaptığı mitinge bine yakın insan katıldı.

Afet Yasası'na itiraz eden kentsel dönüşüm mağdurları Barınma Hakkı Meclisi'nin çağrısıyla bugün Ankara'da bir araya geldi. Kurtuluş Parkı'nda saat 13.00'dan itibaren toplanmaya başlayan halk, burada bir kürsü oluşturdu. Mahalle temsilcilerinin  kürsüden yaptığı konuşmalarda sık sık yeni çıkan Afet Yasası'na karşı mücadele etmek gerektiği vurgulandı. Ardından "Yasa çıktı, afet başladı. Evimizi kentlerimizi yağmalatmayacağız" ve "Direne direne kazanacağız" pankartlarıyla Ziya Gökalp Caddesi'ne doğru yürüyüşe geçildi. Yürüyüş boyunca "Direne direne kazanacağız" sloganı atan barınma hakkı savunucuları görkemli bir kortej oluşturdu.

Miting alanına gelindiğinde ise burada kurulan kürsüden konuşmalar yapıldı. Kürsüden öncelikle mitinge destek veren kurumların isimleri okundu. Mitinge TMMOB Genel Sekreteri Hakan Genç ve TMMOB’a bağlı oda ve şube yöneticileri, ODTÜ Mezunları Derneği Genel Başkanı Himmet Şahin, Doğal ve Kültürel Çevre İçin Yaşam Girişimi Sözcüsü Ahmet Tuncay Karaçorpa, Çankaya Kent Konseyi Başkanı Işıkhan Güler, Çankaya Belediye Başkan Yardımcısı Ali Ulusoy, CHP Ankara Milletvekili Levent Gök, Halkevleri, Öğrenci Kolektifleri ve Politeknik üyeleri de destek verdi. Ayrıca Barınma Hakkı Meclisi'nin yanısıra Şehir Plancıları Odası, İnşaat Mühendisleri Odası, Mimarlar Odası da mitinge etkin bir şekilde katılım sağladı.

Yapılan anonsların ardından kürsü konuşmalarına geçildi. Barınma hakkı kürsüsünde ilk sözü Şehir Plancıları Odası Ankara Şube Başkanı Orhan Sarıaltun aldı. Konuşmasında Afet Yasası’na dair pek çok teknik bilgi veren Sarıaltun,halkın insanca yaşayabileceği koşulların yıllardır gerçekleşmediğini söyledi. Sarıaltun, bu yasayla birlikte tarihi, kültürel, çevresel pek çok yapının da  tehdit altında olduğunu belirtti.
Sarıaltun’un ardından Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Ali Hakkan kürsüye geldi. Hukuk sürecinin AKP tarafından işletilmediğine dikkat çeken Hakkan, “Tek yol direnmektir artık. Okullarımıza, evlerimize, yeşil alanlarımıza göz dikenlere karşı tek yol direnmektir” diyerek mücadele  vurgusu yaptı. Hukuken elde edilen hakların AKP tarafından bir bir ellerinden alındığını söyleyen Hakkan, barınma hakkını aynı şekilde vermeyeceklerini ve mücadelelerini birlikte sürdüreceklerini ifade etti.

İnşaat Mühendisleri Odası Ankara Şubesi Yönetim Kurulu üyesi Özer Akkuş  gerçek Ankaralılar’ı selamlayarak konuşmasına başladı. Eskiden gecekondu mahallelerine yönelik saldırıların “suç odakları” bahanesiyle yapıldığını hatırlatan Akkuş, yeni saldırıların ise “afet” bahanesiyle yapıldığını aktardı. Akkuş, inşaat mühendislerinin ve TMMOB’un halkın yanında olmayı sürdüreceğini söyledi.

Mühendis, mimar ve şehir plancılarının ardından kürsü sırası direnenlere geldi. İlk söz, Barınma Hakkı için yedi senedir direnen ve Türkiye’de örnek alınan bir mücadele alanı haline gelen Dikmen Vadisi’nindi. Dikmen Vadisi’ni temsilen konuşmayı Sultan Biçersever yaptı. AKP eliyle yeni bir sürgüne itildiklerini belirten Biçersever, Haklarımıza sahip çıktığımız için işgalcilikle, fırsatçılıkla ve teröristlikle suçluyorlar. Aksine; biz gerçek işgalcilere, gerçek fırsatçılara, rantçılara karşı mücadele veriyoruz” dedi. Biçersever, aynı masaya oturduklarında Gökçek’in kendilerine “limon satma” önerisinde bulunduğunu belirtti. Biçersever, limon satmak için çokça girişimde bulunduklarını ancak ev sahibi olamadıklarını söyledi. Dikmen Vadisi direnişinde kadınların en önde yer aldığının altını çizen Biçersever, Tayyip Erdoğan ve Melih Gökçek’e seslenerek “ Ellerinizi evimizden ve bedenimizden çekin” dedi.

Son olarak sözü Barınma Hakkı Meclisi Sözcüsü Candaş Türkyılmaz aldı. Afetin yağma ve talan afeti olduğunu söyleyen Türkyılmaz, Önce evlerimizi elimizden alacaklar. Sonra bize yeniden ev satacaklar. Ne güzel değil mi, mecburi müşteri. Hem sermayeye rant kaynağı hem de ekonomik krize çare” dedi. Yasanın kendileri için “yok hükmünde” olduğunu vurgulayan Türkyılmaz, ”Nasıl bir demokrasi varsa; rantçılar ve talancılar halkı soyamayınca meclisten yasa çıkartıyorlar. Sonra soygun yasal, direnenler yasadışı oluyor. Bu demokrasiyi biz yemeyiz” dedi. Mahallelerde yaşanan hak gasplarından örnekler veren Türkyılmaz, Barınma Hakkı Meclisi’nde yan yana geldiklerini ve bir örgü gibi kenetlendiklerini söyledi. Türkyılmaz, TBMM’nin kendilerine çare olmaması üzerine kendi meclislerini kurduklarını ve rant politikalarına karşı adresin Barınma Hakkı Meclisi olduğunun altını çizdi. Kürsüde yaptığı konuşmasında Türkyılmaz Afet Yasası’nı halkın oylamasına sundu. Oy birliği ile yasa halk tarafından reddedildi. Türkyılmaz konuşmasını şöyle sonlandırdı: ”Şimdi evlerimize gideceğiz. Ama şunu unutmayacağız; Türkiye’nin neresinde barınma hakkına bir saldırı olursa ses çıkaracağız. Yarın Dikmen Vadisi’ne geldiklerinde sesimizi daha güçlü çıkaracağız. Ses çıkaracağız ki, rantçılar ayaklarını denk alsın. Birlik olmak, örgütlü olmak budur!” Yapılan konuşmaların ardından miting sona erdi.