Emekliler olarak bizim yalanlara karnımız tok. Artık yanlışlıklara ortak olmayacağız ve haksızlıklara sessiz kalmayacağız. Doğrunun, iyinin ve güzelin yanında saf tutacağız.

AKP’nin son 10 yılında göreve getirdiği eğitim bakanları başta olmak üzere, gelmiş geçmiş tüm sistem yanlısı hükümetlerin eğitim bakanları okullarda hiçbir nedenle para toplanamayacağı konusunda ahkam kestiler. Bu açıklamalara karşın yıldan yıla velilere binen yük daha da arttı ve eğitim her yönüyle paralı hale geldi. AKP’nin çiçeği burnunda son Bakanı Nabi Avcı “Kayıt parası toplanabilir” diye alışılmışın dışında bir beyanda bulundu. İlk kez bu açıklıkla AKP’nin paralı eğitim uygulamasında büyük mesafe kaydettiğini, eğitim alanında istediği gibi at oynatacağını görmüş bulunuyoruz. 4+4+4 uygulaması, Kılık Kıyafet Yönetmeliği, okulların dönüştürülmesi (!) uygulamalarında, direnişler ayağına dolansa da, hedeflerine büyük oranda ulaştıkları bir gerçek. Artık halk düşmanlıklarını gizlemek ihtiyacı bile duymuyorlar. Ar damarları çatladı. İkiyüzlülükleri güçlerinden geliyor.

AKP, emperyalizmin yedeğinde asker, polis, bürokrasi, yargı gibi etkin ve vurucu güçleri ele geçirmekle kalmadı; sendika, vakıf, dernek v.b. örgütlenmelerle toplumdaki dengeyi lehine çevirdi. Dinsel gericiliğini, işbirlikçi politikalarını yaygınlaştırdığı bir gerçek olarak karşımıza çıkıyor. En akla gelmez, olmaz dediğimiz gelişmeler yaşanıyor. Okullar artık gerici üreten fabrikalara dönüştü.

Bütün bu gelişmelerden rahatsız olan kesimlere baktığımızda daha can sıkan bir manzara karşımıza çıkıyor. Toplumda sol muhalefetin önemli bir bölümü “Yapılacak bir şey yok. Çok güçlüler...” diyerek, kurbanlık kuzu gibi boynunu uzatmış bekliyor. Bir bölümü sınıfsal içerikten yoksun bugünü ifade etmeyen ve hiçbir olumsuzluğun önünü alamayan, AKP’nin ekmeğine yağ süren birtakım kavram ve mitlere sarılıyor. Diğer bir bölümü ise sermayeye çanak tutan sol liberaller ve siyasi İslam’ın her türlüsüyle oluşturduğu yürüyüş koluyla sorunlarını çözmeye çalışıyor.

Bu ülkede can sıkan bu manzaralar yanında umudun fidesini eken ve emeğiyle ona can suyu veren, doğru ve etkin bir mücadele yolunu seçen Halkevciler de var. Yürüttükleri halkın hakları mücadelesi içerisinde yaratıcılıklarıyla ortaya koydukları “Halkevleri Yaz Okulları” örneği, biraz olsun yüreğimize su serpiyor. Halkevciler 5 yıldan bu yana karanlığa karşı aydınlık bir geleceğin çağrısını yaptılar ve küçümsenmeyecek ölçüde mesafe kaydettiler. Çocuklarımızı, okullarımızı ve geleceğimizi sömürücülere, halk düşmanlarına ve yobazlara teslim etmemenin olanaklı olduğunu kanıtladılar. Bin bir zorluk ve engellemelere karşın 5 yılda, 4bin çocuğumuzun tarikatların ve mafyanın tuzağına düşmemelerini sağladılar, onlara insanca bir yaşamın güzelliğini tattırdılar. Birkaç bölgede, birkaç dersle başlayan Yaz Okulları 6. yılına girerken 50 ayrı noktada, 15 ders ve atölye çalışmalarıyla önemli bir büyüme yakaladı. Katlanarak ülkemizin kentlerine, mahalle ve sokaklarına yayılıyor. Yüreği halktan yana çarpanların omuz omuza vermesiyle kısa sürede toplumsal dengeleri altüst edecektir.

Peki, bizim gücümüz yok mu? En elverişsiz dönemlerde imkansızı başaranlar kimlerdir? İşbirlikçilerin ellerinde para, arkalarında emperyalizm varsa bizim dağarcığımızda da maymunu insanlaştıran, insanı uygarlaştıran ve uygarlaşan insanı toplumsallaştıran-devrimcileştiren bir mirasın deneyim, bilgi ve kültürü var. Emek ve demokrasi güçlerinin, son yıllarda su başlarında, işten atılanların kurdukları direniş çadırlarında, üniversitelerde, okul önlerinde, hastane kapılarında neoliberal yıkımlara karşı yürüttükleri mücadeleler bu eylem çizgisinin başarı şansı olduğunu gösteriyor. Biz, Halkevci emekliler olarak Halkevleri Yaz Okulları çalışmalarından büyük heyecan duyuyoruz. Öğrenmenin ve öğretmenin yaşı olmadığını düşünüyoruz ve bu düşüncelerle karanlığa karşı bir mum da biz yakıyoruz.  Çorbada bizim de tuzumuz olsun istiyoruz.

Halkevci emeklilerin bulundukları bölgelerde tüm emeklilerin bu çabaya katılımını sağlamaları, yaz okullarına katılacak öğrencilerin artması ve gönüllü ğretmen katılımının sağlanması için özel çaba göstermeleri, yaz okullarında günlük yaşamın ortaya çıkardığı insan akışı, yeme, içme, eğlenme gibi konulara sahip çıkmaları ve yaz okullarında yürütülen çalışma için gerekli araç-gerecin sağlanması konularında görev almalarını istiyoruz. Ayrıca tüm emeklileri Halkevleri Yaz Okulu’na katılmaya çağırıyoruz.

HALKEVLERİ EMEKLİ HAKLARI VE EMEKLİLİK HAKKI ATÖLYESİ