Meclise gidip, milletvekillerine sorunlarını ve taleplerini iletmek isteyen kadınların önü polis barikatıyla kesildi. Bunun üzerine kadınlardan 5 kişilik temsili bir heyet oluşturuldu. Meclisin Dikmen Kapısı’na giden 5 kişilik heyet, burada basın açıklamasını okuyarak milletvekillerine seslendiler.

Akay Kavşağı’nda heyetin dönmesini bekleyen kadınlar ise “Yetkililer sesimizi duysun, bu rezaleti görmezden gelmesinler. Oy isterken kapı kapı dolaşıyorlar. Şimdi neredeler?” diyerek duruma tepki gösterdiler.

Dikmen Vadisi kadınları adına basın açıklamasını Gülhan Yalnız okudu. Yalnız “Sırf birileri daha da zengin olsun, servetine servet katsın diye; evine ekmek dahi götürmeye zorlanan, yaşamda sahip olduğu yegâne değer bir göz yuva olan insanları, kendi kaderine terk edemezsiniz! Bizi yok sayamazsınız” diyerek milletvekillerine seslendi. Günlerdir taleplerini haykırdıklarını ama bunun görmezden gelindiğine dikkat çeken Yalnız, “Biz de varız, biz de bu memlekette yaşıyoruz. Biz halkız, şunu da aklınızdan çıkarmayın; evimizi yıkanı biz de yıkarız.” diyerek açıklamayı bitirdi. Akay Kavşağı’na geri döndükten sonra kadınlar Dikmen Vadisi Halkı’nın çıkardığı “Gerçek Ankara Bülteni” ni basına dağıttılar. Bülten, Melih Gökçek’in Vadi Halkını karalamalarına bir cevap içeriyor ve bültende Dikmen Vadisi’nde yaşananlar anlatılıyor. Bültenin dağıtımının ardından barınma haklarından vazgeçmeyeceklerini bir kez daha söyleyen kadınlar eylemlerini sonlandırdı.