Samsun’da 19 Şubat’ta yaşanan faşist provakasyon ve linç girişimine karşı devrimci, demokrat, ilerici kurumlar sendika ve meslek örgütleri “Karadeniz’de faşizme geçit vermeyeceğiz!” sloganıyla eylem gerçekleştirdi
Samsun’da bugün (2 Mart) saat 14.00’da devrimci, demokrat, ilerici kurumlar sendika ve meslek örgütleri “Karadenizde faşizme geçit vermeyeceğiz!” sloganıyla bir araya geldi. Kurumlar 19 Şubat günü Samsun’da yaşanan faşist provakasyon ve linç girişiminin adresi olan Halkevleri, Devrimci 78’liler, Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi ve TKP’nin bulunduğu Umur Apartmanı önünde bir protesto eylemi gerçekleştirdi. Yapılan eylemin basın açıklamasını kurumlar adına Samsun Halkevi yönetim kurulu üyesi Beste Katar okudu. Katar’ın ardından Halkevleri Genel Başkanı Oya Ersoy bir konuşma yaparak “Karadeniz’i ırkçı, linççi, faşistlere teslim etmeyeceğiz!”dedi.
Eyleme katılan kurumlar: KESK Şubeler Platformu, TMMOB, Emekli-Sen, Devrimci 78’liler, Samsun Halkevi, Pir Sultan Abdal Kültür Derneği, Halkların Demokratik Kongresi, Sosyalist Yeniden Kuruluş, Türkiye Gerçeği, DÖH, EMEP, ESP, ÖDP, SDP, Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi
“Saldırılar Karadeniz’de barış, demokrasi, insanca yaşam için mücadele edenleredir”
Eylemde basın açıklamasını Halkevleri Yönetim Kurulu üyesi Beste Katar okudu. Beste Katar Samsun’da yaşanan linç girişimi öncesi bölgede örgütlenen atmosferi şu sözlerle özetledi: “Barış sürecini halka anlatmak için toplantı ve ziyaretler düzenleme programı oluşturan HDK milletvekillerinin gerçekleştirecekleri halk toplantılarının Karadeniz ayağının başlangıcından haftalar önce “Türkçü ve Milliyetçi Cephe” adı altında bir araya gelen faşist gruplar ve kendini “taraftar grubu” olarak adlandıran ekipler; kentin ilerici, devrimci, demokrat kurumlarını yerel basın, “kapı altlarından” bırakılan bildiriler ve sosyal medya yoluyla tehdit etmeye başlamışlardır.”
Katar açıklamanın devamında Samsun’da yaşanan tehdit ve provokasyon karşından valilik ve Emniyet Müdürlüğü’nün nasıl sessiz kaldığını ve olayın gerçek sorumlularına şu sözleriyle dikkat çekti: “Gerek Valilik, gerek Emniyet Müdürlüğü gibi ‘asayişten’ sorumlu kurumlar sessiz kalmayı tercih etmişlerdir. Sonuç olarak AKP iktidarının valisi ve kaymakamlarının gözetimi altında ve emniyet güçlerinin gözleri önünde örgütlenen ırkçı, gerici, faşist çeteler, sözde ‘taraftar’ grupları 18 ve19 Şubat tarihlerinde Sinop ve Samsun’da devrimci demokrat ilerici insanlara linç girişiminde bulunmuştur.’’
Katar, bu yapılan saldırının ne sadece Halkların Demokratik Kongresi ve milletvekillerine, ne de Umur Apartmanı’nda bulunan Devrimci 78’liler Derneği, Halkevleri, Türkiye Komünist Partisi ve Yeşiller ve Sol Gelecek Partisine olduğunu söyleyerek saldırıların, Karadeniz’de barış için, demokrasi için, insanca bir yaşam için mücadele eden tüm devrimci, demokrat, ilerici kurumlara yapıldığını dile getirdi.
Açıklamanın devamında Katar, Samsun’da yaşanlara seyirci kalmayacaklarını ve sorumluların derhal istifa etmesini, olaylara karışanların ve örgütleyen herkesin cezalandırılması gerektiğini şu sözlerle ifade etti: “Biz bu yaşananlara seyirci kalmayacağız. Kirli savaş politikalarının ülke genelinde uygulanmasına göz yummayacağız. Nasıl ülkede ve Karadeniz’de daha önce gerçekleşen faşist provokasyonları boşa çıkardıysak bundan sonra yaşanan provokasyonları da boşa çıkaracağız. Karadeniz’i faşizme teslim etmeyeceğiz.
Samsun’da ve Sinop’ta saatlerce süren faşist kuşatmaların önünü açan onlarca insanın hayatını hiçe sayan sorumlular derhal görevlerinden istifa etmeli bu olaylara karışan ve örgütleyen herkes cezalandırılmalıdır.”
“Samsun’da yaşananlar AKP ve faşistlerin ortak provokasyonudur”
Basın açıklamasının ardından söz alan Halkevleri Genel Başkanı Oya Ersoy Samsun’da yaşanan saldırıların Samsun halkına mal edilemeyeceğiniz söyleyerek sözlerine şu şekilde devam etti: “Vatandaş tepkisi’ adı altında örgütlenen bu saldırılar AKP ve faşistlerin ortak provokasyonudur. AKP emekçilerin, gençliğin, Kürt halkının, Alevilerin, aydınların taleplerini bastırmak için ırkçılığa, mezhepçiliğe sarılıyor. Sola saldırıyor! Halkevleri olarak bugüne kadar Karadeniz’de birçok provokasyonu boşa çıkardık. Bundan sonrada Samsun halkıyla birlikte mücadelemiz devam edecek Karadeniz’i ırkçı, linççi, faşistlere teslim etmeyeceğiz!”
Ersoy 10 yıllık siyasal iktidar döneminin en sıkışmış sürecinden geçen AKP’nin ülkedeki tüm ilerici, demokrat ve devrimci çevrelere saldırdığını, işçilerin, emekçilerin haklarını gasp ettiğini; doğayı talan ettiğini ve demokratik hak ve kimlikleri için sokağa çıkan Kürt halkına saldırdığını dile getirdi.
Ersoy, dış politikada sıfır sorun sloganıyla yola çıkan AKP iktidarının emperyalizmin aktif taşeronluğu gereği Ortadoğu’daki tüm halkları kendine düşman ettiğini ve bölgede savaş çığırtkanlığı görevine soyunduğunu dile getirdi. Suriye politikasının iflasıyla iyice sıkışan AKP iktidarınım bu sıkışmadan çıkış yolu olarak ve emperyalistlerle işbirliğinin görevi gereği ‘içerde ve dışarıda’ bir faşist saldırganlık siyaseti izlediğini belirten Ersoy, AKP’nin bu anlamdaki son icraatının da Karadeniz’de yaşanan faşist saldırganlık olduğunu söyledi.
“Şovenizme karşı halkların kardeşliği mücadelesinden asla taviz verilmeyecektir”
Yaşanan faşist saldırılara karşı “Karadeniz’i ırkçı ve linççi faşistlere teslim etmeyeceğiz” diyen Ersoy, konuşmasını şu sözlerle sonlandırdı: “Ancak bu ülkede ve Karadeniz bölgesinde faşizmin nasıl eli kanlı bir tarihi varsa, devrimcilerin eli kanlı saldırganlığa karşı anti faşist bir mücadele tarihi vardır. AKP iktidarının bu provokasyonları kararlı bir şekilde boşa çıkarılacak ve şovenizme karşı halkların kardeşliği mücadelesinden asla taviz verilmeyecektir.”
Halkevleri genel başkanı Oya Ersoy’un konuşmasından sonra eylem sona erdi.
Halkevleri Basın Merkezi