Eğitim Hakkı Anasayfa

Eğitim hakkı mücadelesi yükseliyor: Her okula meclis, her yerde mücadele

Pa, 25/01/2015 - 18:39
  • Arttır
  • Eksilt
  • Normal

Ankara Eğitim Hakkı Meclisi, gelecek dönem gericiliğe karşı yürütülecek mücadele programının konuşulduğu forumda buluştu. Forumda bugüne kadar eğitimin gericileştirilmesine ve piyasalaştırılmasına karşı yürütülen mücadelede ortaya çıkan deneyimler ışığında, Eğitim Hakkı Meclisleri’nin adres olması, okullarda denetim mekanizmalarının kurulması ve okullarda amaçlanan gerici ve piyasacı uygulamaları uygulatmamak için her yerel dinamiğin seferber edilmesi gibi kararlar alındı

 

Ankara Eğitim Hakkı Meclisi’nin Ankara Barosu Eğitim Merkezi’nde gerçekleştirdiği laik ve bilimsel eğitim forumuna kentin dört bir yanından eğitim hakkı mücadelesi yürütenler katıldı. Forumda ilk olarak 19’uncu Milli Eğitim Şurası sonrasında iktidarın eğitim alanına dönük gerici söylemlerinden hazırlanan bir video gösterildi ve ardından ilk oturuma geçildi. KESK MYK üyesi İlhan Yiğit’in moderatörlüğünü yürüttüğü forumda Halkevleri Genel Sekreteri Nuri Günay, Ankara Üniversitesi’nden Ezgi Fındık ve yine Ankara Üniversitesi’nden Fevziye Sayılan birer sunum gerçekleştirdi.

İlk sunumu yapan Günay, Halkevleri’nin 1995 yılından beri yürüttüğü eğitim hakkı mücadelesinde belirlenen eşit, parasız, bilimsel, kamusal, anadilinde eğitim gibi ilkelerden bazılarının dönem dönem öne çıktığını belirtti. Günay özellikle son yıllarda artan gericilik karşısında da bilimsel ve laik eğitim mücadelesinin önemini vurguladı. 19’uncu Milli Eğitim Şurası ile birlikte de her AKP’li öğretmenin öğretmenden daha çok birer AKP misyoneri gibi tutum almasına karşı gerici kadrolaşmaya karşı durmanın da bu mücadelenin bir sorumluluğu olduğunu belirtti.

Günay’ın ardından Fındık, okul öncesi eğitimde değerler eğitimi adı altında din eğitimi verilmesi üzerinden erken çocukluk döneminde din gibi soyut kavramları çocukların algılamasının mümkün olmadığını, bunun pedagojik olarak çocuk gelişimini psikolojik ve sosyal olarak olumsuz etkilediğini ifade etti. Fındık, din eğitiminin olumsuz etkilerinden biri olarak dinlerin cinsiyet eşitsizliğinin de çocuk gelişimindeki zararlarından, bu tarz bir eğitimden geçen bireylerin cinsiyet algılarında ortaya çıkabilecek problemleri anlattı. Fındık son olarak laik bir eğitimin özellikle okul öncesinde bir zorunluluk olduğunun altını çizdi.İlk oturumun son konuşmacısı olan Sayılan, toplumsal cinsiyet ekseninde yaptığı sunumunda AKP’nin her söyleminde kadın ile erkeğin eşit olmadığını vurguladığını ve bunun bir tesadüf olmadığını aktardı. Sayılan, laik bir eğitim verilmediği taktirde toplumda da cinsiyetçi, kadın düşmanı algıların yayılacağı tehlikesine vurgu yaptı. Gericiliğin sadece din derslerinin sayısının arttırılmasında değil müfredatlarda ve ders içeriklerinde de göze çarptığını söyleyen Sayılan son olarak bilimsel ve laik bir eğitimin gerekliliğinin altını çizdi.

İlk oturuma salondan katkıların ardından bir ara verildi ve sonrasında forum biçimindeki ikinci oturuma geçildi. Bu oturumda ilk olarak Günay, İstanbul’daki deneyimler üzerinden gericiliğin üç biçimde eğitim alanında görünürleştiğini belirtti. İlk olarak eğitimin içeriğinin dinselleştirildiğini aktaran Günay, ikinci olarak eğitim mekanlarının gericileştirildiğini aktardı. Bunun da okulların imam hatipleştirilmesi ya da okullara mescit açılması gibi uygulamalarla yürütüldüğünü söyleyen Günay üçüncü aşamada eğitimdeki gerici kadrolaşmayı saydı. Günay, AKP’nin hayata geçirmeyi planladığı projelerde özellikle son dönemde saçmaladığını ve akıl dışı söylemler ürettiğini şu sözlerle anlattı:

Bu çağda mantıklı olan bizim eğitim biçimimiz. Akıllı da biziz, makul da biziz, insan olan da biziz. ABD’yi Müslümanların keşfettiğini iddia edip topluma kabul ettirmeye çalışırlarken biz kendimizi bilerek hareket etmeliyiz. Yönetmek için buna mecburlarsa, biz de kendimize güvenerek hareket edeceğiz. Ortada dini meseleler var diye sıkışmayacak, hırsızlığın gericilikle örtülmeye çalışılmasına karşı mücadele edeceğiz. AKP yeni bir sistem kuruyor, halbuki bizim insanlarımız dini inancını yaşayan ama Siyasal İslam’a da mesafeli yaklaşan, Selefiliğe mesafeli duran milyonlarca insan var.

Günay’ın konuşmasının ardından salondan çok sayıda deneyim ve bu deneyimlerden çıkarılan sonuçlar iletildi. Ege’de, Keçiören’de ve İlker’de ortaya çıkan gerek kadrolaşmaya, gerek din öğretmenlerinin akıl dışı söylemlerine karşı verilen mücadelelerden ortak bir takım sonuçlar çıkarılmaya çalışıldı. 

Forumda son olarak Halkevleri Genel Başkanı Oya Ersoy konuşma yaptı. Ersoy, AKP’nin pek çok alanda krizde olduğunu ve eğitimin de bu alanlardan biri olduğunu ifade ederek konuşmasını şöyle sonlandırdı:

Karşımızda devasa bir saldırı var ama kırılgan da bir AKP iktidarı var. Kocaman bir isyan yaşadık. İsyana giden süreç liselilerin şifre eylemleriydi, 4+4+4 süreciydi. Yeşilbahar’da 4-5 veli ve iki öğretmenle başlayan mücadele, bütün Kadıköy ahalisinin, tüm dayanışmaların ortak mücadelesine dönüştürüldü ve geri adım attırıldı. Bu bizim tüm mücadelelerimiz için örnek olsun. Ortadoğu’da, ekonomide, Kürt sorununda krizde olduğunu görüyoruz. Egemenlerin kendi içlerindeki iktidar krizi de ortaya çıktı. Buna ahlaki yozlaşma da eklendi. Biz tüm bu saldırıları tersine çevirebiliriz. Önümüzdeki dönemde bu politikaları tersine çevirme ve eğitim alanını nasıl kurucu bir alan olarak inşa edebiliriz diye düşünmek üzere hareket ediyoruz.

Forumdaki tartışmaların sonucunda bir takım kararlar alındı. Bu kararların başında alanın bilgisine sahip olmak adına meclislerin ulaşılabilen her okulda kurulması ve aralarında iletişim ağının oluşturulması yer aldı. Bunun yanı sıra 8 Şubat’ta Kadıköy’de gerçekleşecek olan eğitim mitingine de güçlü katılım, ardından Alevi örgütlerinin çağrısıyla yapılacak olan okul boykotunu da okul önlerinde örgütleme kararı alındı. Özellikle 8 Şubat ve boykot sonrasında, Eğitim Hakkı Meclisi’nin hazırladığı dosya ile bir denetim mekanizması kurma ve basınç merkezi oluşturmak için okul idarelerinin ziyaret edilmesi kararlaştırıldı. Bir yandan da kadrolaşmaya, imam hatipleştirmeye karşı yapılan eylemleri süreklileştirmenin zorunluluğu karara bağlandı. Son olarak da bilimsel eğitim atölyelerinin yapılması ve yıllardır Halkevleri’nin gerçekleştirdiği kış ve yaz okullarının alternatif bir eğitim biçimi olarak içeriğinin zenginleştirilmesi kararı alındı.


Halkevleri Genel Merkezi
Konur Sokak No:8/9 Kızılay, Ankara
Telefon: 312-4192717 Faks: 312-4193207 Eposta: [email protected]
Bağışlarınız için; İş Bankası (Ankara) Meşrutiyet Şubesi 785989 nolu hesap