Bu çağrı, mücadeleyi sokağın gücüyle değerlendirenlerin, tek yol sokak diyenlerin Hopa’dan seslenişidir. Bu yazı umudun ve isyanının yolunu gösteren Hopa’da, yeni bir yaşamı kurmak için atılan mütevazi ama bir o kadar iddialı adımları, sekiz yıllık bir emektarlığı anlatan çağrı yazısıdır.

Çağrımız “Hepimiz Hopalıyız, hepimiz eşkıyayız” diyenlere umudu ve isyanı birlikte büyütme çağrısıdır.

Hepimiz Hopalıyız, hepimiz eşkıyayız çünkü;

31 Mayıs 2011 günü, Erdoğan, Hopa halkı nezdinde, bu toprakların mücadelesine meydan okudu. Metin hocamızı elimizden aldı. Kaybettiğimizi sandı. Ama yanıldı. Biz kazanmıştık. Hopa halkı kazanmıştı. O gün kol kola, omuz omuza sokak aralarında, meydanlarda, Hopa’nın dört bir yanında direnişi umuda çeviren, Hopa’yı zalimin korkulu rüyasına dönüştüren Hopa halkı sadece Hopa’nın değil ülkenin daha yaşanabilir bir hal alması için bu topraklara binlerce tohum attı. Şimdi, o tohumları sulamalı, bu topraklara, baharın gelmesini sağlamalıyız. Şimdi, umut olma, mücadeleyi yükseltme, bu topraklara sahip çıkma zamanıdır!

Bu topraklar, yüzlerce EŞKIYA doğuran, onlarca efsaneyi kitaplara sokan, tarihin en kötü anlarında yaydığı ışıkla umut olan bir minerale sahiptir. Bu toprakların efsaneleşmesi, büyük devrimciler yaratmasından değil, her daim EŞKIYA’larını yaratmasındandır. 7 yaşındaki Mahir ile 70 yaşındaki Ayşe ninenin Eşkiyalarına aynı duyguyla sahip çıkmasından, evlerine almasından, dağlarına sigara çıkartmasındandır.

 Bu topraklar, artık beş para etmeyen çayda sarf ettiği emek için, derelerine yapılması planlanan HES projelerine karşı, METİN LOKUMCU öğretmeni için mücadeleye devam edenlerin yaşadığı yerdir.

 Bu topraklar, seçim sonrası, “Duvarlarınızı yıkın, bizden korkmayın” diyen Erdoğan’a “Yıkmıyoruz duvarlarımızı. O duvarlara yazacak daha çok sloganımız var” cevabını verenlerin memleketidir.

 Bu topraklar, verdiği hak mücadeleleriyle, ülkenin dört bir yanındaki halkları ayağa kaldırabilen Eşkıyalara sahiptir.

 O Eşkıyalar ki şimdi, 31 Mayıs’ta ülkenin dört bir yanında Hopa halkından yükselen seslenişe kulak veren herkesi, sokağa çıkanları, yazı yazanları, şarkı söyleyenleri, fotoğraf çekenleri, “ah şimdi Hopa’da olmak vardı” diyenleri Hopa Kemalpaşa’ya 8. Halk Festivalini birlikte örgütlemeye; dayanışmaya; Metin Lokumcu anısına düzenlenecek bu festivale katılmaya çağırıyor.

 Metin Lokumcu anısına 8. Halkevleri Kemalpaşa Halk Festivali

Genç bir kadının elinde tığıyla çeyizine koymak için işlediği dantel gibi örüldü Halkevleri Kemalpaşa Halk Festivali 8 yıl boyunca. Hani derler ya el emeği göz nuru. Çay toplarken, bellerine kadar ıslak, kan ter içinde kalan kadını, erkeği, genci yaşlısı halkın emeğiyle örüldü Kemalpaşa Halk Festivali. Hopa Kemalpaşa halkı ürettiklerini birleştirdiler, birleştirdiklerini paylaştılar son yılların en güzel oyasını çıkardılar ortaya el birliği ile. El birliği ile yapılan ince işçilik sekizinci yılına taşındı. Geçmişte çay tarlalarında, mısır bahçelerinde yaşayan imece kültürü, Kemalpaşa Halk Festivali ile yeniden vücut buldu. En nihayetinde tüm bir memleket festival emektarı oldu böylece.

 Ne büyük firmalar, ne belediyeler ne de uluslararası fonlarla yapıldı bu festival. Çay üreticisi Hatice abla, bakkal Ramazan abi, lokantacı Fikret abi, çay taşıyıcılığı yapan Hopa ve Kemalpaşa gençleri ‘sponsor’ oldular bu festivale. Devasa tekellere sahip kapitalistlerin festivallerini de gördü bu memleketin çocukları. Hiçbiri Kemalpaşa Halk Festivali’nin yani ortaklaşa üretmenin, paylaşmanın tadını vermedi, gücünü yaratamadı. Gündüz saatlerinde akşam kendi çıkacağı sahneyi kurmaya emek harcayan sanatçı elbette ki bu toprakların değeri olmak zorundaydı, öyle de oldu. Yani Kemalpaşa halkı, festivalin sadece seyircisi değil aynı zamanda üreticisi oldu. Bu festivalin giderleri için kimi zaman çay bahçelerinde işçilik yaptık, kimi zaman bir çay ocağında içeceğimiz iki bardak çayı bire indirdik, kimi zaman da Hopa ve Kemalpaşa esnafının kapısını çaldık. Ama hep yüreğimizi, Hopa ve Kemalpaşa halkının gücünü yanımıza aldık.

 Bu sene 8’incisini Metin Lokumcu anısına düzenleyeceğimiz Halkevleri Kemalpaşa Halk Festivali’nin her zamankinden daha büyük, daha coşkulu, daha kitlesel bir hal almasını sağlamaya çalışıyoruz. Bu seneki festivale, ülkenin dört bir yanındaki müzik, şiir, tiyatro, halkoyunları vb. topluluklarını davet ediyoruz. Müzisyenleri, yazarları, çizerleri, şairleri, yönetmenleri, oyuncuları, akademisyenleri, gazetecileri davet ediyoruz. Yeni bir yaşamı sokakta mücadeleyle ama aynı zamanda fikirle, sanatla, kültürle inşa etmek için dayanışmayı büyütmeye çağırıyoruz. Sizi olanca misafirperverliğimizle, Hopalıların umuduyla karşılayacağız.

 Eşkıyalar sizi festivale çağırıyor

Yansak da dokunacağız diyen gazeteciler, yazarlar, şairler, çizerler, bu toprakların öykülerini anlatan yönetmenler, müzisyenler, oyuncular, bu festivale davetlisiniz.

 Hepimiz Hopalıyız diye Ankara’dan Diyarbakır’a Trabzon’dan Adana’ya, İzmir’den Konya’ya ülkenin dört bir yanında sokağa çıkan tüm dostlarımız, bu festivale davetlisiniz.

 Ülkenin dört bir yanında “su haktır satılamaz” diyerek direnenler; nükleere, termik santrallere, HES projelerine, siyanürlü madenciliğe karşı direnişi yükselten yaşam savunucuları bu festivale davetlisiniz.

 Bilimi halkın yararına kullanan bilim insanları bu festivale davetlisiniz.

 Yumurtadan, hayatı ve isyanı yaratanlar bu festivale davetlisiniz.

 Sokağın çocukları, bu festivale davetlisiniz.

 HES’lere, 3. Köprü’ye, kentsel dönüşüme mimar, mühendis, plancı olmayacağız diyenler bu festivale davetlisiniz.

 Evleri yıkılmak istenen Mamak, Dikmen halkı, bu festivale davetlisiniz.

 Bu topraklarda sınıf mücadelesi içinde dayanışmanın en önemli örneklerinden birini yaratan TEKEL işçileri, bu festivale davetlisiniz.

 YGS, LYS, KPSS, şifre mağdurları, bu festivale davetlisiniz.

 Atanamayan öğretmenler, bu festivale davetlisiniz.

 Güvencesiz çalışanlar, bu festivale davetlisiniz.

 Bu ülkenin ilerici emek ve meslek örgütleri bu festivale davetlisiniz.

 31 Mayıs günü Hopa’da yaşatılan zulmü yıllardır yaşayan ve destek mesajlarını bizlerden esirgemeyen Kürt halkı, bu festivale davetlisiniz.

 Şimdi bu daveti kabul edenleri büyük bir heyecanla bekliyoruz. Sizlerden gelecek her dayanışma haberi Hopa’nın umudunu ve heyecanını arttıracak!

 Umut 12 Ağustos’ta ülkenin dört bir yanından katılımla horona duracak. Metin Hoca için, tutsak alınan 33 arkadaşımızı geri almak için, demokratik bir ülke için, derelerin özgür akması için, mücadele için!

 12 Ağustos tarihinde Kemalpaşa Halkevi önünde görüşmek dileğiyle.

 * Gürkan Aydın – Kemalpaşa Halkevi üyesi

Not: Dayanışma ve Kemalpaşa festivaline katılım için Halkevleri şubelerine ulaşabilirsiniz

Hopa-Kemalpaşa Halkevleri festival bilgileri için:

Hopa Halkevi: Fatma Cihan 0545 791 02 40

Kemalpaşa Halkevi: Gürkan Aydın 0537 611 40 00