27 Mayıs günü Gezi Parkı’nda ağaçların kesildiğini farkeden birkaç kişinin müdahalesiyle başlayan ve dalga dalga ülkenin dört bir yanına yayılan AKP karşıtı direniş bugün 10. gününde. 30 ve 31 Mayıs’ta Taksim Dayanışma İnsiyatifi’yle Gezi Parkı’nda çadır kuran halk 2 gün üst üste sabaha karşı saat 05.00'de polis saldırısıyla uyandı.
3-4-5 Haziran
Gezi Parkı’na tam anlamıyla yerleşen halka İstanbul’un dört bir yanından yemek, su, battaniye, ilaç gibi temel ihtiyaçları giderecek yardımlar geldi. Gezi Parkı’na yemek standı, revir, veteriner çadırı, halk kütüphanesi kuruldu. Tüm herşey ücretsiz olarak dayanışma usulüyle devam ediyor. Halkevi dayanışma masasında yiyecek içecek, ilaç teminatı yapılıyor. Mahallelerden halkevci kadınlar yaptıkları yemeklerle desteğe geliyor. Halkevci kadınlar tüm alanı dolaşarak alandaki kadın direnişçilerle talep pankartı hazırladılar. Akşamları İşçi Filmleri Festivali gösterimleri yapılıyor.
Gezi Bostanı adı verilen ayrı bir alana fidanlar ve çiçekler ekildi. Tüm alana Gezi Parkı’nın kroki taslağı asılmış durumda. Kurulan Çapulcu Dershanesi’nde sınava hazırlanan öğrencilere dersler veriliyor. Alanın farklı bölgelerine satranç, tiyatro, stencil gibi çeşitli atölyeler kuruldu. Tam anlamıyla kolektif bir yaşam inşa eden direniş tüm coşkusuyla devam ediyor.
2 Haziran
Sabahın erken saatlerinde bütün Taksim direnişçiler tarafından temizlendi. Saat 14.00 da Taksim Dayanışması ve toplumsal muhalefetin belirlediği 4 taleple tüm İstanbul Taksim Meydanı’nda buluştu. Talepler:
*Türkiye çapında tüm eylemlerde gerçekleşen gözaltılar derhal serbest bırakılsın.
*Gezi Parkı’na saldıran, Gezi Parkı İstanbul direnişi başta olmak üzere ülkenin dört bir yanındaki direnişlere saldırı emrini veren, saldırıları yöneten, halkın demokratik hak kullanımını engelleyen ve yaralanmalara neden olanlar istifa etsin.
*Taksim ve İstiklal’deki eylem yasağına son verilsin.
*Taksim’de ne Topçu Kışlası’na ne de başka bir talan projesine izin vermeyeceğiz.
Yapılan mitingin ardından Gezi Parkı’na geçen kitle orada dayanışmanın, kolektif yaşamın, yardımlaşmanın öncelik olduğu yeni bir yaşam kurmaya başladı.
Beşiktaşta çatışmalar devam ederken, İstanbul’un tüm mahallelerinde her akşam tencere ve tavalarla halk sokağa çıkarak AKP faşazmine karşı öfkesini “hükümet istifa” sloganlarıyla dile getirmeye başladı.
1 Haziran
On binler yaniden Taksim Meydanı’na çıkmak için bir araya geldi. Gün boyu İstiklal Caddesi , Beşiktaş, Tarlabaşı, Sıraselviler,Harbiye’ den Gezi Parkı’na gitmek isteyen kitlelere polis yine saldırdı. Bu sırada Tüm Türkiye’de İstanbul’a destek için bir araya gelen insanlara polis saldırdı. Saat 16.00’ da polis geri çekilmek zorunda kaldı. Halk bütün kollardan Taksim Meydanı’na yürüdü. Meydanda demokratik kitle örgütlerinden, sendikalardan ve Taksim Dayanışma İnsiyatifinden temsilciler konuşmalar yaptı. Konuşmaların ardından Gezi Parkı nöbeti tekrar başladı. Gece boyu binlerce insan halaylar ve türkülerle sabahladı. Bu arada Beşiktaşta çatışmalar devam etti.
31 Mayıs
Çadırların polis tarafından yakılmasıyla 31 Mayıs günü DİSK’in çağrısıyla sosyal medya aracılığıyla örgütlenen on binlerce kişi Taksim Meydanı’ında basın açıklaması yapmak istedi. Polis meydanın dört bir tarafından kitleye toma ve biber gazlarıyla saldırdı. Gün boyu İstiklal Caddesi , Beşiktaş, Tarlabaşı, Sıraselviler,Harbiye’ den Gezi Parkı’na gitmek isteyen kitlelere polis saldırdı ve çatışmalar sabaha kadar sürdü. Taksim’in belirli noktalarına kurulan gönüllü doktorlardan oluşan revirlerde yaralılara ilk müdahale yapıldı.