Maraş Katliamı’nın üzerinden otuzbir yıl geçti. Gözleri oyulan insanlar, anne karnında, kundakta öldürülen bebekler, kurşuna dizilen bir halk… Maraş Katliamı’ndan hafızalarımızda kalan bu görüntüler.
19 Aralık 1978’de, Çiçek sinemasında anti komünist içerikli bir film olan “Güneş Ne Zaman Doğacak” filmi gösterilirken ülkücüler tarafından sinemaya koyulan ses bombasının patlamasının ardından “solcular sinemaya bomba attı” yalanıyla başlayan ve 25 Aralığa kadar süren olaylar insanlık tarihine kara bir sayfa gibi yazıldı. Resmi rakamlara göre olaylarda 111 kişi öldü binlercesi yaralandı, Aevi ve solculara ait ev ve işyerleri yakılıp yıkıldı, yağmalandı. Maraş’taki Alevi nüfusun yüzde sekseni sonrasında göç etmek zorunda kaldı.
CİA, MHP, Kontrgerilla tarafından tertiplenen katliam yıllarca alevi Sünni çatışması olarak gösterilerek unutturulmaya çalışıldı. Oysa bütün katliamlarda olduğu gibi faşizmin en iğrenç tertibiyle gerçekleşti katliam. Sünni halk yalanlarla katliama ortak edildi. 1980 öncesi yükselen anti faşist mücadeleyi terörle bastırmaya, halkı teslim almaya çalışan egemenlerce planlandı ve devreye sokuldu.
Halkın büyük bir kesiminin umut bağladığı Ecevit ve CHP hükümeti olayları sadece izledi. Hatta İçişleri bakanı solcuları suçlayan açıklamalar yaptı.
Maraş katliamı sıkıyönetime ve 12 Eylül’e giden sürecin en önemli aşamalarından biri oldu.
Daha sonra acı örneklerini Sivas’ta, 19 Aralık’ta yaşadığımız bu katliamcı anlayış, egemenlerin her dönem uygulamaya koymaktan asla çekinmeyecekleri bir politika olarak bilinçlere kazındı.
Halk ise ne Maraş’ı ne de diğer katliamları, katliamların nedenlerini unutmamalıdır.
Çünkü unutturmaya çalışıyorlar. Maraş’ın, Sivas’ın sorumluları bugün Alevi açılımı adı altında Alevileri AKP’lileştirmeye çalışıyor, Maraş’ın faillerini “açılım masası”na çağırıyor. Bunun için Maraş’ı unutturmaya çalışıyor. O yüzden Alevilere katilinizle aynı masada oturun diyebilecek kadar aymazlaşabiliyor.
Bizler unutmayacağız, unutturmayacağız. Egemenler bölmeye çalıştıkça birleşeceğiz. Hakların kardeşliğini, eşitliğini savunacağız, haklarımız için mücadele edeceğiz.
Oya Ersoy
Halkevleri Genel Sekreteri