Dün (23 Ekim) öğle saatlerinde Van’da meydana gelen depremin ardından yüzlerce insanımız yaşamını kaybetti. Binlerce insan enkaz altında. Kurtarılmayı bekliyor. Dün geç saatlere kadar Van-Erciş halkının, destek gelmediğine, enkazlardan yararlıları çıkartamadıklarına, binlerce insanın aç-susuz dondurucu soğukta kaldığına ve ihtiyaçlarının giderilmediğine ilişkin çığlıklarını hep birlikte duyduk. Acımız büyüktür. Ama yalnızca acıyı paylaşmıyoruz, bugün Van halkıyla dayanışma günüdür. Kardeşlik köprüsünü dayanışmayla kurma günüdür. Halkevleri bütün şubeleri ile birlikte ülkenin dört bir yanından destek toplamaya başlıyor, Halkevleri Genel Merkezi başta olmak üzere Halkevi yönetici ve üyeleri Van’a halkla dayanışmak için yola çıkmaktadır.
Medyanın iktidara yönelik tüm desteğine, sansüre; medya temsilcilerinin halkın çığlıklarına “sorunlar çözülüyor” diyerek iktidar adına cevap vermesine rağmen gözle görünür olan tek bir gerçek vardır: açıktır ki bu depremle de enkaz altında kalan iktidardır. Deprem bölgesinde yer aldığı bilinen Van’da en başta kamu kurumlarının, sağlık ocağının yıkılması; kamu hastanelerinin zarar görmesi; 3-4 bin evin ağır hasarlı olması; can kaybının bu denli büyümesi ve depremden saatler sonra dahi yardım ve kurtarma ekiplerinin bölgeye ulaşmaması ne “doğal afetle” ne de iktidarın yapmaya alışık olduğu gibi “kaderle” açıklanamaz.
İntikam çığlıkları bile binlerce askeri, helikopterleri, araçları bölgeye yığan; kendi topraklarında halkın talepleri için sokağa çıkması üzerine aynı bölgede binlerce polisle, gaz bombası ve panzerle halkın üzerine yürüyen bir iktidarın bugünkü gerçeklikte tek görüntüsü halk düşmalığıdır. AKP halka sağlıklı, insanca yaşayabileceği konutlarda barınma hakkı tanımamıştır. AKP yapı denetimi özelleştirmiştir. Türkiye’nin yapı envanterinin çıkarılması ve deprem önlemlerinin alınmasına ilişkin başta meslek odalarından gelen çağrıları yanıtsız bırakmıştır.
AKP’nin göz boyama şovları bugün yıkıntıya dönüşmüştür. AKP’nin seçim döneminde “Van’ın en büyük ve en kapsamlı hastanesi kurulacak” sözleriyle vaat ettiği ve seçimin ardından yapımına başladığı hastanenin inşaatı yerle bir olmuştur; Van Belediyesi’nin AKP’li olduğu dönemde yapılan TEDAŞ binası, 7 katlı öğrenci yurdu, iki katlı bir kahvehane ve bir imam hatip lisesi de depremde çökmüştür. AKP’ye soruyoruz 9 yıllık iktidarı boyunca; kendi düzenlemesiyle kalıcı vergi haline getirilen deprem vergileriyle toplanan para nereye harcanmıştır? Bu ülkede 9 yıldır kendi topraklarını bombalamak için, hapishaneler kurmak için harcadığı para ne kadardır? Peki deprem kuşağında olduğu bilinen bu ülkede depremden halkı korumak; denetim yapmak; gerekli yapısal düzenlemeleri hayata geçirmek ve herkesin sağlıklı insanca yaşayabileceği konutlarda barınması için ne kadar bütçe ayırmıştır? Kamu kurumlarının, sağlık ocağı ve yurtlar gibi kamu hizmeti üreten kurumların binalarını kim yapmaktadır? İhaleler kimlere verilmektedir? Van halkı da; Kocaeli depreminde kendilerine verilen konutlardan AKP kararıyla sürülmeye çalışılan, mücadele ettikleri için yargılanan Arızlı halkının yaşadıklarını yaşayacak mıdır? Van halkı da daha önce tüm depremlerde olduğu gibi iki gün sonra unutulacak mıdır? Evsiz, işsiz, yoksulluğuna yoksulluk katılmış olarak ortada mı bırakılacaktır? Kocaeli ve Yalova’da olduğu gibi TOKİ’nin yaptığı her yanı dökülen konutlarda üstelik borçlandırılarak mı yaşamaya mecbur bırakılacaklardır?
Evet; biliyoruz ki AKP Van halkının mağduriyetini de kendi yararına kullanmaya çalışacaktır. İslamcı vakıf ve derneklerin “fenerli” soygunlarını unutturmak için bölgeye yöneltileceğini biliyoruz. Ekranlar şimdiden yandaş sermaye gruplarının “yardım” reklamlarını yayınlamaya başladı. Ama AKP bu soruların cevabını vermek, acilen tüm gerekli destek faaliyetini kamu organizasyonunda yapmak; Van halkının tüm mağduriyetinin kamu güvencesiyle giderilmesini garanti altına almak zorundadır. Acının gözlerimizi kör etmesine izin vermiyoruz. AKP’nin attığı her adımın takipçisi olacağız.
Burdan halkımıza sesleniyoruz. Savaş ve acıyla geçen günlerde en değerli şey kardeşliği dayanışmayla yeniden kurmaktır. Güvenceğimiz yer AKP iktidarı değil halkların kardeşliği ve dayanışmasıdır. Dayanışmamız bu topraklarda umudu çoğaltacaktır.
Şimdi hep birlikte umudu çoğaltalım. Kardeşliğimizi hiçbirşeyin bozmayacağını gösterelim.
Halkevleri Şubelerinde desteklerimizi, ellerimizi buluşturalım Van’a kardeşlik köprüsünü kuralım.
HALKEVLERİ GENEL BAŞKANI
İLKNUR BİROL