Başbakan’ın 26 Mayıs günü AKP Genel Merkez Kadın Kolları 3. Olağan Kongresi’nde “Her Kürtaj bir Uludere’dir” açıklaması her yerde kadınların tepkisiyle karşılaştı. Binlerce kadın kent meydanlarında yaşamına, bedenine, kararlarına müdahale eden AKP iktidarına karşı biriken öfkesini haykırdı. 11 yıllık iktidar AKP hükümeti başta Başbakan’ın söylemleriyle kadın düşmanı yüzünü her seferinde kadınlara saldırarak gösterdi.

Geçtiğimiz 4 ay içerisinde Başbakandan kuvvet alan erkek egemen iktidarın sözcüleri kadınları nasıl değersiz varlıklar olarak gördüklerini gösterdiler. Sağlık Bakanı Recep Akdağ, “tecavüz uğrayan doğursun, gerekirse devlet bakar” dedi. Hatırlatmak gerekir, sağlığı piyasalaştıran, sağlık ocaklarını kapatan, ebelik kurumunu ortadan kaldıran yüzlerce kadının sağlık hakkına ulaşmasını engelleyen aynı sağlık bakanıdır. Bu ülkede çocuklara bakılamadığı da ortadadır. Küçük yaşta tecavüze uğrayan çocukların tecavüzcüleri erkek yargı sistemi tarafından serbest bırakılmakta, çocuk gelin sayısı her gün artmakta üstelik 4+4+4 gibi uygulamalarla teşvik edilmektedir.

Sağlık Bakanı’ndan sonra Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek aynı utanmaz tavrı sürdürüp “tecavüze uğrayan kendini öldürsün, çocuğun ne suçu var” diyebilmiştir. Ancak Ankara sokaklarında kadınların attığı yumurtayla cevabını an be an almıştır.

4 ay boyunca AKP’li erkekler kadın düşmanlıklarını kusarken, AKP’li kadınlardan ses çıkmadı. Her zaman kadınların yanında olduğunu söyleyen ancak attığı her adımda AKP’nin kadın düşmanlığına hizmet eden Fatma Şahin bu konuda gerçekçi tek bir laf edememiş, kadınlar tarafından çoktan terk edilmiştir.

Kürtaj tartışmaları sürerken AKP sezaryen yasasını geçirdi. Bu süreçte riskli gebelik geçiren ancak normal doğuma zorlanan 2 kadın ve 3 bebek yaşamını yitirdi. Tecavüze uğrayan ve sonucunda hamile kalan kadınların kürtaj yaptıramayacağı tartışıldı. Haberlere yansımayan onlarca vaka daha var.

Kadınların kararları, yaşamları, bedenleri üzerinde her söz söyleyen karşısında binlerce kadını buldu. Kadınlardan cevap gecikmedi çünkü Başbakan bu sefer kendine yanlış düşman seçti.

Türkiye’nin dört bir yanında binlerce kadın kendi hayatında söz ve karar sahibi olduğunu sokağa çıkarak gösterdi. Militan, kitlesel eylemler ve mitinglerle meydan okuyan kadınların karşısında AKP iktidarı geri çekilmek zorunda kaldı. Kadınların kararlı ve haklı tepkileri kürtaj yasasını erteletti. Şimdi sırada bu yasayı meclisten geçirtmemek için mücadele etmek var.

Bugün meclis açılıyor. “Sözümüz söz” diyerek 11. yılını kutlayan AKP iktidarının bugüne kadar söyledikleri bu ülkenin kadınlarına, erkeklerine, çocuklarına, yaşlılarına, gençlerine, öğrencilerine yoksulluktan, baskı ve sömürüden başka bir şey getirmedi. Bugünden sonra da getirmeyecek ancak AKP’nin karşısında direnenler var. En başta da kadınlar.

Kürtajın fiili olarak yasaklanmasına ve kürtaj yasasının geçmesine izin vermeyeceğiz. Kürtaj hakkı mücadelesi eşitlik ve özgürlük mücadelesidir.

Halkevci Kadınlar